12.07.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
Türkiye ve Suudi Arabistan’daki yargılamayı kıyaslayan Callamard, “(Türkiye’deki dava) daha önce de belirttiğim gibi Suudi Arabistan’da görülenden daha adil bir dava. Başlangıç olarak, bu bir kamu davası ve medyanın buna erişimi var. Benim gibi insanlar bunu gözlemleyebiliyor, uluslararası sivil toplum kuruluşları da bunu izleyebiliyor” dedi.
Callamard, “Raporumda da belirttiğim gibi (Türkiye) Kaşıkçı’nın öldürülmesini bence çok ciddi şekilde soruşturdu. Soruşturmayı doğru bir şekilde yapmadıklarına dair hiçbir kanıtım yok” diye konuştu.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman’ın, Kaşıkçı cinayetindeki rolüne ilişkin tartışmalara da açıklık getiren Callamard, “Bence, cinayet emrini kimin verdiği veya teşvik ettiğini belirlemek açısından ‘baş şüpheli’ konumunda. Kesinlikle fotoğrafın içinde” dedi. Callamard, Selman’ın cinayeti azmettirdiğine dair elinde delil olmadığını, bununla birlikte bu tür bir cinayetin onun “katkısı olmadan” gerçekleşmeyeceğine dair “ikinci derecede delillere” sahip olduğu bilgisini paylaştı.
CIA’nın elinde Selman’ın rolüne ilişkin bilgiler olabileceğine inandığını vurgulayan Callamard, belki Türk makamlarının da duruşmaların bir noktasında kamuoyuna bu yönde bir bilgi açıklayabileceğini söyledi. Callamard, sabırlı olunması çağrısında bulundu ve adaletin er veya geç sağlanayacağına olan inancını dile getirdi.