08.10.2024 - 13:58 | Son Güncellenme:
Mevlana’nın şehri, sevgi ve hoşgörü merkezi olarak bilinen Konya Nasreddin Hoca’nın da yaşamına tanıklık etmiş, zengin tarihi ve kültürü ile mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri. Sadece kültür turizmi için değil inanç turizmi için de her yıl binlerce yerli ve yabancı turist Konya'ya giderek oranın mistik havasını soluyor. Konya'ya seyahat planlayanlar nereleri görmeli?
1- Mevlana Müzesi
Mevlana Celaleddin Rumi Türk ve İslam kültüründe yeri olan biri. Günümüze kadar korunarak gelmiş ve müzeye çevrilmiş olan Mevlevi Dergahı Konya'da en çok ziyaret edilen yerlerden bir tanesiymiş. 1926 yılından beri aktif olan bu müzede en çok ilgiyi Mevlana Celaleddin Rumi’nin türbesi, Kubbe-i Harda yani Yeşil Kubbe çekiyormuş. Mevlana Türbesi ve Müzesini haftanın her günü gidip ücretsiz bir şekilde ziyaret edebilirsiniz.
2- Konya Atatürk Evi Müzesi
Atatürk’ün Konya’ya geldiğinde kaldığı ev olan iki katlı tarihi bina 1928 yılında Konyalıların Mustafa Kemal Atatürk’ün adına bir teşekkür olarak verilmiş. Bu bina 1940 – 1963 yılları arasında Vali Konağı olarak kullanılmış ve 17 Aralık 1964 tarihinde Atatürk Evi ve Kültür Müzesi olarak ziyarete açılmış. Atatürk Müzesi’e Kurtuluş Savaşı dönemine, Atatürk’ün Konya ziyaretlerine ve Konyalılara ait belge ve fotoğrafları görmek için gidebilirsiniz.
3- Kyoto Japon Parkı
Konya'nın kültürel olarak çok zengin bir yer olduğunu söylemiştik. Şehrin göbeğinde bulunan Kyoto Japon Parkı da bu yerlerden biri. Türkiye’nin en büyük Japon Bahçesi olan Konya Japon Parkı, yemyeşil doğası ve güzel manzarası ile ziyaretçileri büyülüyor. Konya ile Kyoto arasındaki kardeşlik ilişkilerinin geliştirilmesi amacıyla 2010 yılında hizmete açılan park, her gün 08.00-23.00 saatleri arasında gezilebiliyor.
4- I. Selimiye Camii
Sultan Selim Camii olarak da bilinen Selimiye Camii, Sultan II. Selim tarafından yaptırılmış. Yapımına 1558 yılında başlanan Selimiye Camii’nin inşası 1570 yılında tamamlanmış. Mevlana Türbesi’nin hemen yanında yer alan cami klasik Osmanlı mimarisinin Konya’daki en güzel örneklerinden biri olarak kabul ediliyormuş.
5- Beyşehir Gölü
Türkiye’nin en büyük tatlı su gölü olan Beyşehir Gölü, kalkerli bir arazi içinde yer alıyor ve yer altı suları ile besleniyormuş. Göl üzerinde Hacı Akif, İğdeli, Kızkulesi, Akburun, Mada, Yılanlı, Külbent gibi büyüklü küçüklü 23 ada bulunuyormuş. Beyşehir Gölü Milli Parkı'na yolunuz düşerse burada muhteşem doğal güzellikler arasında yürüyüş yapabilir, göl kıyısında gün batımını izleyebilir, bisiklete binebilir ya da bol bol fotoğraf çekebilirsiniz.
6- Çatalhöyük Neolitik Antik Kenti
İnsanlığın ilk yerleşim yerlerinden biri olarak bilinen, M.Ö 7400 yıllarına tarihlenen ve 1958 yılında arkeolog James Mellaart tarafından keşfedilen Çatalhöyük Neolitik Antik Kenti, doğu ve batı yönlerinde yan yana olan iki höyükten oluşuyormuş. 2012 senesinde UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınan antik kentte başlayan yerleşimin izleri günümüzden 9 bin yıl öncesine kadar uzanıyor. Bu alandan yerleşik hayata geçiş dönemine ışık tutan birçok arkeolojik veri elde ediliyor ve eğer yolunuz düşerse bu antik kentte çok fazla şey öğrenebilirsiniz.