Bir damla düşer yere, binlerce hayat veririm, Bir nehir olup akarım. Yeraltında gizli hazineler taşırım, Bir yaşam kaynağıyım.
Su
Sonsuz bir serüvende, her an yeni bir yol açarım. Kimi zaman gizemliyim, kimi zaman açık seçik.
Yıldız
Yolda giderim, izim peşimden gelir, Çok hızlı giderim, kimse beni geçemez, Hep ilerlerim, asla durmam.
Zaman
Gündüzleri uyurum, geceleri avlanırım, kuyruğumla yüzerim, denizlerde gezerim.
Yunus
Bir bakarsın tahta, içinde delik deşik, ne koyarsan koy içine, dayanmaz, dökülür hepsine.
Elek
Kocaman beyaz bir perde. Bilsen neler var içinde. Hikayeler masallar. O perdede oynarlar.
SİNEMA
İçi dolu pamuk. Arkanı yaslan, onu doldurduk.
YASTIK
Yer altındadır evi, yersen bitmez lezzeti.
PANCAR
Bir bağım var, uzundur uzun.
SENE
Kara tavuk dalda yatar, dal kırılır yerde yatar.
ZEYTİN
Küçük küçük dişleri var, ne de büyük işleri var.
TARAK
Dört ayağı var canı yok, ayağını kessen kanı yok.
MASA
Bahçede bağlı bohça.
LAHANA
Kıştan kaçmaz, yaprağı uçmaz.
ÇAM AĞACI
Çarşıdan aldım kapkara, evde kırmızılaştı maskara.
KÖMÜR
Karnı yer, sırtı atar.
RENDE
El eker dil biçer
YAZI
12 oğlu var, 4 kızı var
YIL
Kara kediyi kuyruğundan asarlar.
TAVA
Yazın bahçede, kışın küpte
TURŞU
Bir ağacı oymuşlar, içine sesleri koymuşlar. Yanlış söyleyince kucağını sıkmışlar.
SAZ
Ha dört gözlü, ha iki gözlü. Oynasan karşısında sazlı sözlü. Göremez seni sözün özü.
OCAK
Çarşısı yok pazarı yok geleni var gideni yok
MEZARLIK
Dereden karşıya gölgesiz geçer
NEFES
Altı göl, üstü gül
GAZ LAMBASI
Uzaktan baktım ak taş gibi, yanına vardım sütlaç gibi
MANTAR
Açarsam dünya olur. Yakarsam kül olur.
ATLAS
Sarıdır sallanır, dalında ballanır.
PORTAKAL
Akşam baktım çok idi, sabah baktım yok idi.
YILDIZ
Gözle görürsün, elinle tutamazsın.
KIRAĞI
Yer altında keşkek kaynar. Keşkeğin özü yok, sahibinin gözü yok.
DOLU
Dört ayaklı bir ayıdır, üstündeki kabadayıdır.
SANDALYE
Ağaçtaki gizli sandık.
CEVİZ
Yol üstünde kilitli sandık.
MEZAR
Bir çocuğum var şapkalı.
ÇİVİ
Yazın yersin yaşını kışın yersin başını
SOĞAN
Konuşurum ama dilim yok, duyulurum ama bedenim yok, Bir düşünce kadar hafif, bir fikir kadar derinim.
Rüya
Gün doğduğunda açar, geceleri tekrar solarım. Kuşlar uçar üstümden, bulutlar geçer üzerimden.
Gökyüzü
Göklerde uçar, denizlerde yüzer, kuyruğunda fener, geceyi aydınlatır.
Deniz feneri
Görmeden geçemem, her yeri izlerim, gece gündüz çalışırım, asla dinlenmem.
Kamera
İçime koydukların anı olur, duvardayken şık durur. Çiviyi görünce yaklaştır, ikimiz bir bütün olur.
ÇERÇEVE
Sesi kesilmez rüzgarda, içine giren serinler. Çünkü biraz ferah da…
DENİZ
Uzadıkça kesilir, kesildikçe uzatılır.
SAÇ
Bir kalaylı tas, al duvara as.
AYNA
Rafta kabak, suda zambak. Al yanak, biraz dudak. Ben öpeyim, sen bak!
ŞEFTALİ
İncecik beli, elimin eli.
ÇATAL
Dereler tepeler, şık şık küpeler.
KİRAZ
Ağzı var konuşmaz, yatağı var uyumaz.
AKARSU
İki camlı pencere, bakıp durur her yere.
GÖZLÜK
İnci gibi dişlerim, odunları dişlerim.
TESTERE
Başında saç yok, içinde tat çok.
BAL KABAĞI
Yerin altında sarı benek.
ALTIN
İçi bitli, dışı kilitli.
İNCİR
Kaya düşmüş yere, bul onu her yerde.
TAŞ
Gece çalışır, gündüz uyur.
YATAK
Ben giderim, o gider; ben dururum, o gider.
ZAMAN
Kara tavuk dalda yatarmış. Dal kırılmış yerde kalmış.
ZEYTİN
Bazen yücelir, bazen cücelir
GÖLGE
Demiri talaştan nasıl ayırırız?
MIKNATISLA
Burada bağırsak, orada duysak.
TELEFON
Çarşıdan aldım kapkara, evde kırmızılaştı maskara.
KÖMÜR
Benim adım beş hece kuzeyde görünürüm her gece
KUTUP YILDIZI
Yazın giyinir, kışın soyunur.
AĞAÇ
Bir ağacı oymuşlar içine dünyayı koymuşlar
TELEVİZYON
Yavaş gider izi yok, hızlı gider tozu yok.
GÖLGE
Cevabını bulması zor, azıcık beynini yor.
BİLMECE
Yazın sönmüyor, kışın görülmüyor.
GÜNEŞ
Zilim var, kapım yok.
TELEFON
Yeraltındaki kırmızı su
LAV
Adını söylerim, yok olur.
SESSİZLİK
Üzüm yenmeyen bağ, uzar uzar boylu boyunca…
AYAKKABI BAĞI