İki bacaklı, tüylü bir kavga ustası, Sabahları horul horul öter, kimdir bu savaşçı?
Horoz
Geceyi aydınlatır, rüyalarda dosttur. Uykuya dalmak için, en yakın dosttur.
Yastık
Bir dalda iki meyve. Birisi gelir birisi gider eve.
Terazi
Her gün yeniden doğar, ama hiç büyümez.
Güneş
Havada uçar, kanadı yok. Damda oturur, evi yok.
Kar
Dereler tepeler, şık şık küpeler
Kiraz
Herkese başka numara, seninki aynı bu arada. Deri mi süet mi bilmem, giyersem onu kışın üşümem.
AYAKKABI
İçi kırmızı, dışı yeşil. Onu yerim, sanırsın ben bir fil. İçindeki siyah noktalar, beni yerken oyalar.
KARPUZ
Beyazı görünce açılır, yazılar ona yayılır.
KARA TAHTA
İçinde lezzet saklar, ısınınca elin yanar.
TENCERE
Ateşe girse yanmaz, suya girse ıslanmaz.
GÜNEŞ
Ağzı var odun yutar, bacası var duman tüter.
SOBA
Altında dört teker, üstünde yük çeker.
ARABA
Çocukların yuvası, bilgi doludur orası.
OKUL
Bitişik odada, yemek pişer orada.
MUTFAK
Çantam var omuzumda, haberlerim var çantada.
POSTACI
Yemeğin başı, hastanın aşı.
ÇORBA
Açarsam dünya olur, yakarsam kül olur.
HARİTA
Alçacık dalı, yemesi ballı.
ÇİLEK
Bir sapı var, yüz topu var.
ÜZÜM
Kulaktan kulağa, değişir zamanla.
DEDİKODU
Mavi örtü, herkesi içine soktu.
DENİZ
Hiç pili bitmez, bizi hiç unutmaz.
ANNE
Ben giderim o gider, içimde tık tık eder.
KALP
Manto giymiş pencere, üşümüş gecelerce.
PERDE
Deniz üstünde beyaz, yufka açar olunca ayaz.
DALGA
İncecik beli, elimin eli
ÇATAL
Ben giderim o gider yanımda dum dum eder
DAVUL
Yol alır ama yolda da bırakır
TEKERLEK
Ellerinle tutarsın ama gözlerinle göremezsin?
KULAKLARIN
Bir kuyum var, iki türlü suyum var
YUMURTA
Çıt der, ateş çıkar.
KİBRİT
Bir küçük fıçıcık, içi dolu turşucuk.
LİMON
Uzun oluk, tepesi delik.
BACA
Yaşı yok başı yok adam olmuş söz keser.
NOKTA
Bir kapaklı çok yapraklı, içinde bilgi saklı
KİTAP
İz eder dizi dizi, alır götürür bizi
AYAK
Kuyruğu var at değil, kanadı var kuş değil.
UÇAK
Elimi elimden kaydırır, mikropları arındırır.
SABUN
Havada uçar kanadı yok, kocaman ama ağırlığı yok, beyaz ama rengi yok.
BULUT
Bağlarsam yürür, çözersem durur.
AYAKKABI
İki camlı pencere, bakıp durur her yere.
GÖZLÜK
Yemekleri taşırım sırtımda, ağlarım siz aç kalınca.
MASA
Yanar, tutuşur her an, Alevler içinde kalır insan. Gelirler hızla, söndürürler yangını, Kahramanlar onlar, kimdir bu canlar?
İtfaiye
Yemyeşil örtü, doğanın özeti, Altında binbir renk, cıvıl cıvıl özeti.
Orman
İnce beli var, kara yolu bilir. Sırtında taşır, yuvasını bilir.
Karınca
İçi kara dışı kara, dayanılmaz kara kara.
Zeytin
Dağdan gelir, taştan gelir, kırk kişiye taştan gelir.
Su
Parmağında gözüm var, daireyim köşem yok. Parlak ya da mat, beni takar damat.
YÜZÜK
Bilgileri saklar, içinde depolar. Sorduğun soruları hemen de anlar.
BİLGİSAYAR
İçi yumuşak pamuk gibi, dışı renkli şeker gibi. Konulduğu yerde yatar, uyuklayan adam gibi…
YASTIK
Fal taşı gibi gözleri, pamuktandır elleri. Oynamayı çok sever, iki yanda uzanır örgüleri.
BEZ BEBEK
Akşam sayamazsın, sabah bulamazsın.
YILDIZ
Zili var, kapısı yok; rehberi var, konuşan bol.
TELEFON
Yattım yumuşacık, uyudum sıcak sıcak.
YATAK
Elde yapılır, kulağa asılır.
KÜPE
Beyazdır kağıt değil, havada gezer uçak değil.
BULUT
Beyaz bir örtü, her tarafı örttü.
KAR
İncecik beli, elimin eli.
ÇATAL
Dal üstünde al yanak, inanmazsan ye de bak.
ELMA
Altında dört teker, üstünde yük çeker.
ARABA
Ağzı var dili yok; karnı var, bağırsağı yok.
ŞİŞE
İki fener, gündüz yanar, gece söner.
GÖZLER
Ağaç üstünde kilitli sandık
CEVİZ
Yürür yürür iz etmez, gider durur toz etmez.
GEMİ
Ayağı içerde, kafası dışarda.
ÇİVİ
İki bacaklı, keskin bıçaklı.
MAKAS
Sözü keser, her şey orada biter.
NOKTA
İçimde akrep var, durmadan birini arar.
SAAT
Kağıt üzerinde dans eder, silgi hatalarını siler
KALEM
Kat kat sefer tası, içinde insan sesi
APARTMAN
Ye ye bitmez, mideye gitmez.
SAKIZ
Sabah alınır, akşam yayılır?
YORGAN
Her gün yeniden doğar, dünyaya haber yayar.
GAZETE
Bir oğlum var, kat kat gömleği var
SOĞAN
Yeşil mantolu, kırmızı entarili, siyah düğmeli.
KARPUZ
Kolu var, eli yok, karnı yarık karnı yok
CEKET
Bir küçücük arpacık, başında var tablacık.
ÇİVİ
İki yuvarlak biri büyük biri küçük onlar olmasa bize dünya kapkara.
GÖZ VE GÖZ BEBEĞİ
Elde yapılır, kulağa asılır.
KÜPE
Et içine, hep içine, oda girmiş ta içine…
KULAK
Yer altında dikili minare… Turuncudur, yetişir yerde.
HAVUÇ
Bakması güzel, dikeni üzer.
GÜL
Mini mini bir kutu, içi insan dolu.
TELEVİZYON
Duruşu ömür, gözleri kömür. Soğuk dondurur, sıcak öldürür.
KARDAN ADAM