6 yaşında bir radyo... Kütahya Dumlupınar Üniversitesi’nin radyosu, Radyo Dumlupınar... Radyoyu açtığınızda içinden genç sesler yükseliyor, öğrenciler bir yandan vizeler, finaller derken bir yandan da radyonun büyüsüne kapılıyor, fikir yarıştırıyor, şehirlerindeki müzik radyolarının aksine de bol bol konuşuyorlar... Radyonun eğlenceli, kıpır kıpır öğrencilerden oluşan ekibi, programlarını da farklı fikirlerle donatarak dinleyiciye sunuyor. Radyo Dumlupınar, Türk pop müziği, rock ve günün belli saatlerinde yabancı popüler müzik, Türk sanat müziğine özel programlarla yayın akışını renklendiriyor. Ayrıca nostalji popüler veTürk Halk Müziği gibi seçkin eserleri de dinleyicileriyle buluşturuyor. Dumlupınar Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği’nden mezun olan ve Makine Mühendisliği’ne devam eden, Radyo Kulübü Başkanı Mustafa Murat Aydın’la Radyo Dumlupınar’ı konuştuk... Ortaokul yıllarından beri Kütahya’daki yerel radyoları dinleyerek aklına radyoculuğu koyan Aydın, hayaline kavuşmasını şu sözlerle anlatıyor: “Radyo Dumlupınar’dan her seslenişimde en büyük hayalimi gerçekleştirmenin verdiği mutluluğu yaşadım. Radyoculuk benim vazgeçemediğim bir tutku... Radyo Kulübü olarak amaçlarının üniversitenin sesi olmak, üniversite gençliğinin de sesini duyurmak olduğunu vurgulayan Aydın, “Genç beyinlerin toplumla paylaşacağı ve beraber başaracağı çok şey var. Bunu biliyoruz ve bu yüzden konuşuyoruz, yani konuşan radyoyuz” dedi. Radyoyu www.radyodumlupinar.com’dan dinleyebilirsiniz...
Radyo Dumlupınar’ın programcısı Aydın, “Yerleşkede olmamız büyük avantaj. Yerel radyolardan daha fazla ciddiye alınıyoruz. Ağırlığı olan bir medya organıyız” dedi
Biraz zorlu bir yolculuktan sonra radyonuz ses vermeye başlamış...
Evet, aslında bir İletişim Fakültemiz yok. Önceki rektörümüz Prof. Dr. Güner Önce, üniversitenin gelişimi bilimsel, sosyal, kültürel etkinliklerin halka duyurulmasının, üniversite-şehir işbirliği ve kaynaşması için radyonun önemli olduğunu düşünmüş, öğrencilerin talepleri üzerine radyo kurma hedefine yönelmiş. İletişim Fakültesi olmadan RTÜK yeni frekans tahsis etmediği için, bir üniversitenin radyo kurması neredeyse imkânsız... Rektörümüzün bu hedefini duyan Kütahyalı işadamı Ergun Erez, sahibi olduğu radyo frekansını üniversiteye hibe etmiş, stüdyolar hazırlanmış. Şimdi çoğu ulusal ve bölgesel radyoda olmayan teknik alt yapı ve sımsıcak bir ortama sahibiz.
Radyonuzda öğrencilere nasıl bir eğitim veriliyor?
Tüm ekibimiz bu işin eğitimini almayan ama alaylı birer radyocu. Genel Yayın Yönetmenimiz Arş. Gör. Özlem Soyer Zeyrek üniversitemiz tarih bölümünde akademisyen ve öğrencilik yılarından eski bir radyocu. Bizim yetişmemiz için en büyük eğitimi sağlıyor ve tecrübelerini bizimle paylaşarak veriyor.
Radyo programı yapmak isteyenler pratikle başlamış oluyor, öyle mi?
Öğrencilerimiz hiçbir teorik bilgiye sahip olmadan hemen pratikle başlıyor. Özlem Hanım, fikir veriyor, hayallerindeki program konusundaöğrencileri yönlendiriyor. Demo verirken ilk canlı yayın deneyimlerini kazanıyor ve hemen sonrasında mikrofon başına geçiyorlar.
Dinleyicilerinize neler hazırlıyorsunuz?
Sadece öğrencilerden oluşan 17 programcımız var. Şov, türkü, yabancı müzik, şiir, tartışma, söyleşi, haber programlarımız var. Üniversitemiz Tıp Fakültesi öğretim üyelerince hazırlanan sağlık programımız da bulunuyor. Sosyal sorumluluk projesi kapsamında hazırlamış olduğumuz 2 programımız var.
Biri yeşil dünya programı “Can Erik” diğeri ise RTÜK’ten doğru ve ‘Düzgün Türkçe Kullanımı’ ödülünü almış olan ve tamamen ilköğretim okulu öğrencileri tarafından hazırlanan “Çocuk Saati.” Ayrıca RTÜK’ün televizyonlarda başlatmış olduğu “Haydi Çocuklar Uykuya” projesini biz de radyomuza taşıdık. Her akşam saat 22.00’da programcılarımız minikler için bir masal seslendiriyor. Benim ve ekibin de kahkalarla dinlediği “Ömer Çınar’la Tepetaklak Show” da iddialı programlarımız arasında... Ben de her cuma 22.00-01.00 saatleri nde “Nüans Programı”yla hayatın her alanındaki ince farklara değinmekteyim. Radyomuz ayrıca bir ilki gerçekleştirmiş, sadece rap müzik dünyasından haberlerin yer aldığı, amatör ve profesyonel rap çalışmalarının en güzel örneklerinin dinleyiciye sunulduğu ilk radyo rap programına da sahiptir.
Sizce üniversite radyosunun avantajları nelerdir?
Üniversite radyosu olduğumuzdan dolayı şehrimizdeki yerel radyolardan daha fazla ciddiye alınıyor ve ağırlığı olan bir medya organı oluyoruz. Yerleşkede olmamız en büyük avantajımız. Çünkü üniversitedeki tüm etkinlikleri yakından takip edip duyurup hatta birebir canlı yayınlama imkânına sahibiz.
Beyaz’a Radyo Dumlupınar’dan çağrı var!
Her yıl radyomuzun yaş günü etkinlerini gerçekleştiriyoruz. Ünlü isimler katılıyor. 7.yaş günümüze de eski bir radyocu olan ve kendisine sürpriz bir ödül hazırladığımız Beyazıt Öztürk’ü sizin aracılığınız ile davet etmek ve 7. yaş günümüzü de onunla kutlamak istiyoruz. Ayrıca bir konu daha var ki, bizim en iddialı olduğumuz nokta reklam departmanımız. Kütahya’nın sanayileşmemiş bir şehir olması ve esnafın reklama çok yönelmemesi bizi üzüyor. Aslında sıra dışı reklam hazırlayan bir ekibiz, çok farklı şeyler, çok eğlenceli senaryolar çıkartabiliyoruz ama bu yeteneğimizi yeterince sergileyemiyoruz.