Sabah vaktinde uyandınız, gözünüzden uyku akıyor, ne yaptıysanız uykunuzu açamadınız, peki radyo dinlemeyi denediniz mi? Show Radyo’yu açın Ezgi ve Serdar sizin uykunuzu açsın, iyi müzik ve yüksek bir enerjiyle bol kahkahalı, bol didişmeli ve eğlenceli bir şekilde... Kendi seslendirdikleri rap tarzındaki cıngıllarında dedikleri gibi: “Bu programda geyik yok, dar alanda kısa paslaşmalar var, gülme efekti yok, kahkahanın hakikisi var, sansür yok, dikkat var, düzen yok, ezberi bozmak var...” Ezgi Çetinkaya, uzun bir süre hayalini kurduktan sonda üniversite 3. sınıftayken okulun radyosundaki mülakatı geçip eğitimini de alarak radyo dünyasının kapılarını aralıyor, Serdar Sağlam ise ilkokulda katıldığı bir gezide ilk kez mikrofonla tanışıyor ve hayatının en büyük heyecanını yaşadığını hissederek mikrofon büyüsüne kapılıyor ve yıllar sonra radyocu oluyor... Ezgi ve Serdar’la nasıl ikili olduklarını, kimin programda daha çok sivrildiğini ve dinleyicilerin nasıl uykusunu kaçırdıklarını, kısacası “Sabahçılar”ı konuştuk. Ezgi ve Serdar ile ‘Sabahçılar’ı 07.00’dan itibaren Show Radyo’dan dinleyebilirsiniz...
İki zıt karakter, ortak bir radyo programında her sabah dinleyicilerin uykusunu kaçırıyor. Serdar, hep frene basan taraf ve programda Ezgi’yle nasıl baş edeceğini düşünürken endişeleniyor. Ezgi ise, mikrofon başında tam bir cadaloz olduğunu söyleyerek Serdar’a gözdağı veriyor!
Beraber program yapma fikri nasıl ortaya çıktı?
Serdar Sağlam : 1 yıldır Show Radyo ekibiyle birlikte çalışıyorum. Harika bir takım var burada. Ekiple bir araya geldiğimizde Ezgi’yle durmadan atıştığımızı fark ettim. O kadar ilginç konular ve atışmalar ortaya çıkmaya başladı ki bunu yayına aktarma konusunda öneriler almaya başladık. Bunun ilk zamanlar mümkün bile olamayacağını düşünürken bir proje haline geldi ve şimdi iki zıt insan tek bir radyo programında her sabah atışıyor. Aslında memnunum ancak Ezgi’yle nasıl baş edeceğimi düşünmek beni hâlâ endişelendiriyor!
Ezgi Çetinkaya: Yaklaşık 5 senedir Show Radyo’dayım. Yayın yapmadığım tek saat dilimi 07.00-10.00 arasıydı. Baktım Serdar 1 senedir kazık çaktı oraya bir yere gideceği yok, o zaman ben de kay azıcık kenara dedim ve yanına iliştim, iyi de oldu. Serdar’dan başkasıyla program yapamazdım!
Sürekli bir atışma halindesiniz, programlarınız nasıl geçiyor?
Serdar: İlk saatinde hava tahminleri ve günün en güncel haberlerini ve olaylarını aktarıyoruz. Sosyal medyanın en çok konuşulan konularını inceliyor ve trafiğe göz atıyoruz. Gündeme damgasını vuran haberlere göz atıyor ve saat ortasında gazete manşetlerini aktarmak için haber merkezinden Kerem Dindar ve Esin Anvari konuğumuz oluyor.
Ara ara yayınımıza farklı konularla alakalı konuklar dahil ediyoruz. Son saatte daha çok magazin, mizah ve ofis çalışanlarına yönelik konularla yüksek enerjiyle programı tamamlıyoruz. Sabahçılar 2 kat daha canlı, 2 kat daha eğlenceli ve neşeli...
İki kişi program yapmanın zorlukları var mı?
Serdar: Biz iki zıt insan olduğumuz için bazı konularda anlaşmamız uzun zaman alıyor. Artıları da var. Ezgi’nin bitmek bilmeyen neşesi benim de enerjimi yükseltiyor. Sabahın ilk saatlerinde yüksek enerji sunmak bu sayede kolaylaşıyor.
Ezgi: Yakındır, ayağını kaydıracağım, şaka bir yana daha zorluklarının farkında değilim, program akıp gidiyor. Diyalog halinde olmak, söylediğine anında karşılık bulmak, lafın lafı açması zorluktan öte avantaja dönüşüyor. Ama yine de 2 ay sonra tekrar röportaj yapalım belki mahkemelik olmuş oluruz Serdar’la (gülüyor.)
Bazı iki kişiyle birlikte hazırlanan programlarda bir taraf daha çok sivrilebiliyor, bu konuda siz ne düşünüyorsunuz, frene kim basıyor?
Serdar: Sivrilen kesinlikle Ezgi. Onu frenleyen de kesinlikle benim.
Ezgi: Mikrofon başında tam bir cadaloz oluyorum. Serdar özgüveni yüksek bir karakter olduğu için tüm hücumlarıma sağlam defanslarla karşılık veriyor. Birbirimize karşı sonsuz bir krediyle yayın yapıyoruz.
Dinleyicilerle iletişiminiz nasıl, sizi nasıl buldular, sevdiler mi?
Serdar: Bana göre ikimizin de enerji konusunda hiç sorunu yoktu ve dinleyicilerimiz de bundan her zaman memnundu. İkimizin bir arada yayın yapacak olması takipçilerimizi çok heyecanlandırdı. Beklenen ilgiyi de bulduk ve zaman geçtikçe dinleyicilerimizle daha çok zaman geçirmenin yollarını arayacağız.
Sabah program yapmanın zorlukları var mı?
Serdar: 5 yıldır sabah yayını yapıyorum, artık zorlanmıyorum. Erken kalkmak, kahvaltıya zaman ayıramamak, ayılmak için hiç zamanımızın olmaması bana göre bu işin en zor yanları.
Ezgi: Yayında sürekli “Uykum var, karnım aç” diye söyleniyorum zaten ama en büyük zorluk kalkana kadar. Bir de sabah yayını riskli olduğu için zor. Çünkü insanlar uyuklarken enerji dozunu fazla abartmadan uykularını açıp güne hazırlamak gerekiyor.
Her gün aynı enerjiyi yakalayabiliyor musunuz?
Serdar: Elbette her gün aynı enerjiyi yakalamak mümkün değil. Zihinsel sorunları yayına yansıtmıyor olsak bile bazen sağlık problemleri yansıyabiliyor. Bu durumda iki kişi olmanın avantajlarını kullanıyoruz.
Ezgi: Her gün aynı enerjiyi yakalamaya çalışmak yerine dalgalanıp duran ruh halimizin enerjisini yaymak daha samimi oluyor. Daha çok malzeme çıkıyor.
Program cıngılını da rap olarak
birlikte hazırlayıp ve seslendirdiniz...
Serdar: Uzun zamandır kendi çapımda rap müzik yaptığımı tüm yakın çevrem bilir. Harika bir şarkı ortaya çıktı. Şarkı sözlerini Ezgi’yle birlikte yazdık. Yorumlama kısmında benim konuya daha çok hâkim olduğum düşünüldü ve Ezgi sadece arka vokal olarak eşlik etmek istedi ve harika bir iş çıktı.
Ezgi: Serdar’a prodüktörlerden teklif bekliyoruz!