Karı - koca göbek attırıyorlar

Canınız sıkkın, moraliniz bozuk, bu aralar dersleriniz kötü ya da patronunuzla tartıştınız evde de işler yolunda değil, bir türlü havanızı bulamadınız, o halde sizi 24 saat havaya sokacak yeni bir frekans var. Adından da anlaşılacağı gibi yerinizde duramayacağınız bir radyo olan “Mastika” dinleyicilerine “merhaba” dedi. Bu radyoda hüzün yok, slow şarkı yok, darbuka seslerine bağlama sesleri karışıyor, kaşık sesleri de onlara eşlik ediyor. Radyo Mastika, İç Anadolu’dan aşk acısını bile kendine has eğlenceli üslubuyla yorumladığı şarkılara yer veren, eğlenceli bir radyo istasyonu. Kadrosunda da tecrübeli isimler olan radyonun Yönetim Kurulu Başkanı Volkan Kantaş, Başkan Yardımcısı Murat Kaya, prodüksiyon müdürü Murat Siydam, haber editörleri Ecem İkikardeş, Hande Papakçı, Kaan Tükenmez. Programcıları ise Rotasız Kaptan”, “Volkanca”, “Doktor yayında” “Pınar’ın Dünyası” “Derman Dayı” ve “Turgay Kadan.” Biz de bu ekipten karı koca olan Pınar ve Derman’la konuştuk. Eş olup da aynı mesleği yapmanın zorluklarını, Radyo Mastika gibi eğlenceli bir radyoda oynamadan durabiliyorlar mı, hangi radyoda aşka yakalandıklarını öğrendik. Radyo Mastika’yı İstanbul 89.4 frekansından ve www.radyomastika.com adresinden dinleyebilirsiniz.

Radyo hayaliniz miydi ?
Pınar: Tek hayalim ve idealimdi. İlköğretim yıllarımda yerel radyolarda reklam okumalarıyla ilk adımlarımı attım.
Bu güne kadar yerel, bölgesel ve ulusal birçok radyoda gerek yayın, gerekse müzik direktörlüğü yaparak tam da idealimdeki yerlere ulaştım.
Derman: 1995 yılında İstanbul’da yaz mevsimini geçirmek maksadıyla başlamıştım. Sonra bütün meslektaşlarım gibi anlatma aşkı beni de sardı, kopamadım. Sadece yayın değil, reklam departmanında, prodüksiyonda seslendirme, dublaj derken uzun yıllar birçok radyoda yerel, bölgesel, ulusal olmak üzere görev yaptım.

Ortak hikâyeniz nasıl başladı?
Pınar: Aynı medya kuruluşunda uzun süreli çalışma sonrasında gelişen güzel arkadaşlık hayatımızı paylaşmaya karar vermemizle devam etti. Derman da, ben de zor kişiliklere sahibiz. Çekişmelerimiz bizi daha da çok yakınlaştırdı.
Derman: Bilirsiniz aynı işyerinde çalıştığımız için çok kişi arkamızdan da yüzümüze iyi bir ikili olduğumuzu sürekli söylüyordu. Biz de onları haksız çıkarmamaya karar verdik. (Gülüyorlar.)

Aynı radyoda program yapmanın zorlukları var mı?
Pınar : Aslında zorluk denemez. Mutlaka birbirimiz hakkında ciddi eleştirilerimiz ve tatlı çekişmelerimiz oluyor. Fakat önemli olan bunlardan olumlu beslenebilmek.
Derman: Evet, hem de çok... İkimiz de daima başarılı olmak zorundayız ve sürekli kendimizle yarış halindeyiz. Başarıyı tetikleyen, başarıya götüren yolda biraz zorluk olacak. Anadolu’da eskilerin bir sözü var; “At, adımına göre değil, adamına göre yürür.” Biz de beraber göğüslüyoruz.

Birbirinize mesleki katkılarda bulunuyor musunuz?
Derman: Evet, Pınar belki meslekte benden yeni ama benim de ondan öğrendiğim ve öğreneceğim çok şey var. Sonuçta öğrenmenin yaşı yok. Evimizde bir stüdyomuz var ve zaman zaman kendimize paket programlar hazırlıyoruz. Çoğu zaman birbirimizi daha kaliteli yayınlar yapabilmek için birbirimizi deli gibi acımasızca eleştirebiliyoruz.

Radyodan sadece birbirinize özel mesajlar verdiğiniz oldu mu?
Pınar: Flört zamanlarımızda fazlasıyla ama evlilik işin içine girince artık özel mesajlara pek gerek kalmadı.

Peş peşe saatlerde program yapıyorsunuz. Programlarınızdan bahseder misiniz?
Pınar: Pınar’ın Dünyası’nda hafta içi hergün 14.00 - 17.00 saatleri arasında mesainin bitmek bilmediği dakikalarda yayında ve programda neşe, kahkaha, huzur ve enerji var.
Her ne olursa olsun günlük sıkıntılardan uzaklaşabilme ve Radyo Mastika’nın müzik tarzıyla da daha çok anı yaşama fikrini, andan keyif almayı mümkün hale getirmeyi amaçlayan bir program... Programda en önem verdiğimse dinleyiciyle etkileşimler. Amaç her daim tebessüm.
Derman: Hafta içi her akşam 17.00-20.00 saatleri arasında İstanbul’da tam da trafiğin alevlendiği ve çığ gibi büyüdüğü saatte trafik yol durumu bilgileri, gündemden haberlerin biraz makarası, biraz ciddiyeti arasında kalan malum konuları işleyip eksikleri dile getirdiğim ağırlıklı olarak oyun havaları, İç Anadolu’nun seçkin üstadlarından uzun havalar, bozlaklar ve Ankara havalarına tam 3 saat boyunca elimden geldiğince ağırlık veriyorum.

Sürekli oyun havaları çalan bir radyodasınız, canınızın sıkkın olduğu anlarda zorluk çekiyor musunuz?
Pınar: “Evet” diyebilirdim belki ama programım başladıktan 10 dakika sonra gerek şarkılarla gerekse dinleyicilerin gönderdiği samimi mesajlarla o ruh halinden uzaklaşabilmek mümkün oluyor. Stüdyo başka bir hayat...
Derman: İşin açıkçası zor bir soru ama şöyle diyebilirim ben stüdyonun kapısından içeri girdikten sonra artık benim görevim dinleyenleri eğlendirmek bin türlü hayat şartları ile yorgun düşen insanları gülümsetmek. Hatta bazen yayın bittiği zaman yorgunluktan ayakta duramıyoruz ama yayındayken nedense hiç yorulmuyorum.

Radyonun arka planında neler oluyor sürekli eğlenme oynama halleri var mı?
Pınar: İnsan sevdiği işi yaparken zaten eğlenir ve Radyo Mastika’nın müzik tarzıyla bunu daha da fazla yaşayabiliyoruz. Bütün ekibin oynadığını hayal edebilmeniz mümkün. Çok oynatmamaya gayret gösteriyorum çünkü havaların ısınmasıyla beraber gerçekleştiriceğimiz düğünümüze saklasınlar kendilerini...
Derman: İşin açıkçası çoğu zaman misket, fidayda eşliğinde bütün kadro oynuyoruz. Yönetim bize her türlü imkânı sundu. İşin arka planında güven var.
Saygı var, sevgi var ve büyük bir yatırım var. Dinleyenler işin arka planını hemen anlıyor. Çünkü çok doğalız. Yani halk arasında geçen bütün muhabbetleri bizim yayınlarımızda duyabilir.
Dinleyenlerimiz bizi belki de kendilerine bu sebepten yakın görüyorlar ve biz dinleyicilerimizden aldığımız güçle yolumuza devam ediyoruz.