‘Dinleyici iyi müzik istiyor’
Birçok radyonun kuruluşuna öncülük eden, yıllardır radyo ve müzik dünyasındaki isimlerden biri olan Şafak Karaman, 4 yıl sonra tekrar Radyo Tatlıses’in başında ve slow şarkılarıyla iddialı olan SlowTime’ın da Genel Yayın Yönetmeni. Bıraktığı yerden işine devam ettiğini söyleyen Şafak Karaman, yeniden aynı radyoyla buluşmasını “Her zaman tekrar bir araya gelebileceğimizi konuşarak ayrılmıştım, yeniden aynı gruptayım ve Genel Yayın Yönetmeni olarak işimi en iyi şekilde yapmak için buradayım” cümlesiyle anlatıyor. Yabancılık çekmediği, tanıdığı ortamda bulunduğu için keyfinin yerinde olduğunu da sözlerine ekleyen Karaman, Radyo Tatlıses’te mevcut kadroyu değiştirmeyerek üzerine yeni birkaç ismi daha katarak dinleyiciyle buluşturdu. Karaman çok yakında henüz ismini açıklamadığı ‘Türkiye’nin saygın kişilerinden biri” diye anlattığı sürpriz bir ismi daha Radyo Tatlıses ailesine katmayı hedefliyor. Ayrıca Radyo Tatlıses’te habere önem vererek haber kadrosuna 2 yeni ismi de dahil ettiklerini söyleyen Karaman, Türkçe aşk şarkıları çalan Slow Time Radyo için ise “Slow müzik çalıyorsanız radyo olarak dinamikleriniz kısıtlıdır. Bu durumda yapılabilecek en iyi şey herkesten daha iyi çalmak. Ben, Slow Time’ın radyo dünyasında son yükselen bir değer olacağına inanıyorum” yorumunu yaptı.
Şafak Karaman yeni radyolarında oldukça ddialı...
Bir zamanlar başında olduğunuz radyoya döndünüz kendinizi nasıl hissediyorsunuz?
Bıraktığımız yerden işimize devam ediyoruz sadece... 4 yıl önce Saran radyolarından ayrılırken çalışan ve işveren olarak olumlu izlenimlerle ayrılık yaşanmıştı. Her zaman yeniden bir araya gelebileceğimizi karşılıklı paylaşarak ayrılmıştım. İşte bu düşünceler bugün karşılığını bulmuş oldu. Yeniden aynı gruptayım ve Genel Yayın Yönetmeni olarak işimi en iyi şekilde yapmak için buradayım.
Yabancısı olmadığım ve iyi bildiğim bir çalışma ortamında olduğum için keyfim yerinde. Sadettin Saran çok sevdiğim ve her zaman çalışmaktan memnuniyet duyduğum bir patrondur.
Çizgisini bildiğimiz tanıdığımız Radyo Tatlıses ile ilgili keskin değişiklikler olacak mı, neler yapmayı düşünüyorsunuz?
Radyo Tatlıses geçen süreç içinde farklı yönetim ve yayın anlayışına sahip yayın yönetmenleriyle birlikte çalıştı. Son dört yılda 4 ayrı yönetici... Dolayısıyla her yönetici kendi doğrusuna göre bir yayın standartı oluşturmaya çalıştı. Her yeni yapılanma dinleyici üzerinde artılar ya da eksiler oluşturdu. Aslında bu durumun yaşanmaması gerekiyor.
Radyo yayıncılığında yayında devamlılık esastır. Çok fazla yap-boz yaparsanız darbe yersiniz. Bugünün radyo dinleyicisi önce iyi müzik istiyor. Sonra da kendine samimi gelen yayıncıları duymak istiyor. Bu nedenle Radyo Tatlıses’te keskin değişiklikler yapmadım. Şu anda Radyo Tatlıses’i açıp dinleyen kim olursa olsun, ‘Bu radyo gerçekten Türkçe popüler müziğin en iyi örneklerini’ çalıyor, yayıncıları samimi ve içeriksel olarak zengin yayınlar yapıyor’ diyecektir.
Programcılarla ilgili bazı değişiklikler oldu... Yeni katılacak isimler var mı?
Mevcut kadroyu koruduk. Onları en verimli şekilde değerlendirme yoluna gittik. Bu kadroya sadece 3 takviye yaptık. Habere önem verdik ve haber kadrosuna 2 yeni isim dahil oldu. Görüşmeleri devam eden ve olumlu gelişen bir projemiz var. Bu proje ile Radyo Tatlıses ailesine Türkiye’nin saygın isimlerinden birini katmayı çok arzu ediyoruz.
Radyonun müzikal akışları da sizden sorulur diyebilir miyiz?
Her zaman öyle olmuştur. Görev yaptığım tüm radyoların müzik akışları benim kontrolüm altındadır. Radyo Tatlıses ve Slow Time’ın müzik akışlarını da bizzat kendim yapıyorum.
Dinleyiciler sizin gelişinizle birlikte radyoda yaşanan değişikliklerle ilgili yorum yaptı m?
Dinleyiciye böyle bir soru sormadık. Dolayısı ile ne derler onu bilemiyorum. Ancak son araştırma raporu, radyonun dinlenme süresinin kayda değer şekilde arttığını söylüyor.Bir radyonun dinlenme süresinde eğer artış varsa dinleyici mevcut durumdan memnun ki uzun süre dinlemeyi tercih ediyor demektir.
Slow Time ile ilgili neler yapmak istiyorsunuz, daha çok müzik ağırlıklı bir radyo mu planlıyorsunuz?
Slow Time, Türkçe aşk şarkıları çalan bir radyo... Bu alan daha bakir, ulusal radyo kapsamında bizimle birlikte sadece 3 radyoyuz. Slow müzik çalıyorsanız radyo olarak dinamikleriniz kısıtlıdır.
Bu durumda yapılabilecek en iyi şey herkesten daha iyi çalmak ve 100 kişiden 90 kişiyi memnun edecek bir yayın ortaya koymaktır. Ben, Slow Time’ın radyo dünyasında son derece ciddi bir yükselen değer olacağına inanıyor ve bunu görüyorum.
İki radyo ile ilgili en önemli iddianız nedir?
Radyo Tatlıses’in marka değerine yakışır bir sıralamada yer almasını sağlamak. Slow Time’ı ise Türkiye’nin en iyi radyo markalarından yapmak.
Radyo yöneticiliği dışında video klip yönetmenliği yapan, prodüktör olarak albümlere imza atan Şafak Karaman’ın en büyük tutkularından biri de motor kullanmak ve motorla uzun yolculuklar yapmak...
‘RADYO DÜNYASINDA AYAKTA KALMAK KOLAY DEĞİL!’
Yıllardır radyo sektöründeki önemli isimlerden birisiniz, son yıllardaki radyo dünyasındaki hareketliliği siz nasıl yorumluyorsunuz?
Radyo dünyasında ayakta kalmak artık eskisi gibi kolay değil. Son derece ciddi ve agresif bir rekabet ortamı var. Bu durum sektör açısından olumlu... Herkes elinden gelenin en iyisine yapmak zorunda. Aksi takdirde kaybeden oluyorsun.