‘Çiğ Damlası’ şiirlerin üzerinde...
Çiğ damlalarının yolculuğu alacakaranlıkta başlar ve günün ilk ışıklarına dek devam eder... Jale Yıldırım da radyoculuğa alacakaranlıkta göz kırptı ve gecenin karanlığına şiirleriyle ışık tutarak yolculuğuna başladı. Ütü masasına koyduğu radyoyla yaptığı anonslarla, söylediği şarkılarla çocukluktan beri kurduğu hayallerini şimdi radyoda gerçekleştiriyor. İçinden taşanları mısralarla süslüyor, programında şiir ve müzik tutkusunu birleştiriyor. 98.2 frekansından yayın yapan Karadeniz FM’in programcısı Yıldırım dinleyicilerine ‘Çiğ Damlası’ programıyla sesleniyor. Yıldırım, 10 yıldır mikrofonun arkasında, radyo programının eşzamanlı Karadeniz TV’de yayımlanmasıyla, izleyicilerin de karşısına çıkıyor. Kendisi de Karadenizli olan Yıldırım sakin ve sessiz bir çocukluk döneminin ardından hayatını renklendirmek için radyocu oldu, bir konuşmaya başladı ki, artık susmak bilmiyor! “Karanlık insana cesaret kazandırır” diyor ve gecelerin sesi olmaya devam ediyor. Jale Yıldırım’ın programı Karadeniz FM ve Karadeniz TV’de haftasonu 21.30 - 24.00 saatleri arasında...
Karadeniz radyo 98.2
Radyoculuk nasıl başladı?
Sıkılgan bir çocuk olarak büyüdüm, müzik dinlemeyi severdim ve iyi bir müzik kulağına sahiptim. Sevdiğim radyocuların yanına giderek radyoculuğu öğrendim. Ütü masasının üzerine teybi koyar, mikrofona konuşur, kolondan da dinler, anons yapardım. Birçok radyoda çalıştım. Basamak basamak çıktım. Kasetlerden şarkı çalınan zor dönemlerde radyoculuğa başladım. Mikrofonu açtığım ilk gün “Günaydın Türkiye” dediğimi hatırlıyorum. O gün bu gündür hep konuşuyorum.
Ne tarz programlar yaptınız?
Farklı zamanlarda çeşitli programlar yaptım. Karadeniz FM’de gece saatleri olduğu için şiir formatlı yayınlarla dinleyicilerin karşısındaydım.
“Çiğ Damlası” nasıl bir program?
Yalnızca kendi şiirlerime yer veriyorum. Bir programcı olarak belki de, diğerlerinden tek farkım okuduklarımı kendim yazıyor olmam. Bu da ayrı bir renk katıyor programa... Çünkü; insan kendi yazdıklarını daha bir içli okuyor. Okurken ağladığım çok zaman olmuştur. Duygusal ve içten bir program.
Şiirle ilgili idealiniz radyo programıyla sınırlı mı?
Tek idealim, bir şiir albümü yapmak. Kendi şiirlerimi yorumladığım, türkülerle süslenmiş bir albüm hedefliyorum. Yıllardır şiir yazıyorum, okumayı, yazmayı çok seviyorum. Kendini aşka adamış insanlardanım, şiirlerimde aşk, aşkın içine giren her şey var.
Şiir kitabınızda radyoda okuduğunuz şiirler mi var?
Şiirlerim ‘Aşk Sen Demektir’ diye bir kitap haline geldi. Kitapta programımda okuduğum şiirler yer alıyor.
Şiir okuyan kadınlara pek raslanmıyor radyolarda?
Evet ben o boşluğu doldurmaya çalışıyorum. Gece yayınına kalmak çok zor, belki ondandır.
Şiirli programlar birbirine benzer. Sizin farkınız ne?
Kendimi bir formatla kısıtlamıyorum. Şiir okuma tarzım farklı. Fon müziğine göre tasarlayıp yazdığım şiirleri okuyorum, her fonun şiiri vardır.
Radyo programınız eşzamanlı Karadeniz TV’de de yayınlanıyor...
Orada da radyo programımı yapıyorum, ama televizyonda çok dikkatli olmak gerekiyor, her radyocu televizyoncu olamaz. Canlı canlı bir program oluyor, şiirlerin ve duygusallığın yanında içimdeki çocuğu dışarı çıkarıyorum. Karadeniz TV’de olmaktan mutluyum, bizi sadece Karadenizliler izlemiyor. Türkiye’nin her bölgesinden izleniyoruz.
Radyoda mı, televizyonda mı kendinizi daha rahat hisediyorsunuz?
Radyoda rahat ve gizlisiniz, kendi halinizdesiniz, çok üzüldüğünüz ya da sevindiğiniz zamanlarda sesinizle bunu çok iyi anlatmayabilirsiniz ama televizyonda bunu çok iyi yansıtabiliyorsunuz.
Televizyonu şoförlük gibi değerlendiriyorum. Her şeyi kontrol etmeniz gerekiyor. Televizyon benim için büyük bir sınav oldu. Hayatım boyunca bu kadar terlememiştim.
Dinleyicilerle aranız nasıl?
Karadeniz FM dinleyicisi çok sadık. Bazı radyocular programa başlamadan önce kendilerine minik minik not kağıtları hazırlar dinleyiciden gelmiş gibi, yayında okurlar. Bizim böyle bir şeye ihtiyacımız yok. İlgi büyük. Radyo dinleyicisi samimiyet ister. Çok özellerini paylaşırlar. Kimi zaman onlardan gelen mesajlardan çok etkileniyor ve hüzünleniyorum.
Türkiye’nin tek radyo dergisi çıktı!
Türkiye’nin en büyük radyo diyalog ortamı Radyocuyuz.com 4. yılına bir dergiyle giriyor. Radyocuyuz.com, özgün içerikli, “Radyocuyuz Dergi”yi, radyo camiası ile buluşturuyor. 36 sayfalık ilk sayısıyla Temmuz ayında, radyo ve televizyon kuruluşları, reklam ajansları, müzik şirketleri, sektör çözüm ortakları ve birçok kurum ve kuruluşa ücretsiz olarak ulaştırılacak. Dergide, radyo röportajları, radyocu bilgi kartları, sektöre ait firma röportajları, il radyo frekansları, sektörel makaleler, analiz ve istatistikler, köşe yazıları ve güncel radyo haberleri yer alıyor.