Yaktın beni vestiyer!

Evli bir iş adamı eğlenmek için gittiği mekanın vestiyerine paltosunu bırakır. Ancak evli olduğu belli olmasın alyansını paltonun iç cebine koyar. İlerleyen saatlerde o palto yanlışlıkla başka birisine verilir. Adam çıldırır ama yapacağı bir şeyi yoktur. Eve döndüğünde parmağında alyansı göremeyen eşi ortalığı birbirine katar.

İşte Mert Vidinli'nin Günaydın'daki köşesinde kaleme aldığı yazının o bölümü:

Haftanın bir başka dikkat çeken konusu ise şuydu: Sosyetik bir abimiz, İstanbul'un popüler mekanlarından birine eğlenmeye gider. İçeriye girerken de ceketini girişteki askıya asar. Gecenin sonunda mekandan çıkan bir başka müşteri, sosyetik abimizin ceketini kendisininki sanır ve alıp gider. Ceketin ceplerini kontrol edince, cebinden çıkan yüzük ve kişisel eşyalarla kime ait olduğunu anlar ancak teslim etmek için sabahı bekler. Gecenin sonunda ceketsiz eve dönen sosyetik abinin evlilik yüzüğü de kaybolunca, evde ufak çaplı bir terör eser. Doğruyu anlatamayan sosyetik abimiz eşinin gönlünü alsa da dedikodusu hızla yayılır. Aman hanımlar, yüzüğe dikkat!