09.07.2008 - 01:00 | Son Güncellenme:
BORA BAĞCIBAŞI
Lara Şengül Surol 22 yaşında... Bugüne kadar daha çok yurtdışında podyuma çıkan Surol, dünyada top modellerin boy göstermek için yarıştığı en prestijli iç giyim defilesi olan Victoria’s Secret’ta podyuma çıkacak. Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu olan Surol, Türk mankenlerden ise yeterince destek görmediğini anlatıyor. Bir de vücudunu sigortalattırmayı düşünüyor.
Çok önemli bir defileye çıkacaksınız, heyecanlı mısınız?
Heyecanlanmamak mümkün mü? Heyecandan kilo bile verdim. Bu benim için çok önemli dünya çapında büyük bir defileye çıkıyorum. Yaklaşık iki kilo verdim , onu almam lazım. Bu iki ay içinde hiç kilo alıp vermemem lazım. O iki kiloyu tekrar alacağım. Hayatım boyunca spor yaptım, hâlâ da spor yapıyorum. Günde üç saat... Yorucu oluyor ama yapmak zorundayım. Yediklerime dikkat ediyorum, gece hayatım yok, alkol ve sigara kullanmıyorum. Bu hayat bazen yorucu ve sıkıcı olabiliyor ama işim gereği bunlara katlanıyorum.
Sizce neden sizi beğendiler?
Boyum 1.78... Ölçülerim 90, 54, 90... Bu zaten Victoria’s Secret’ın istediği ölçüler.. Victoria’s Secret’s keskin vücut hatları istiyor. Kadınsı hatlarım olduğu için beni istiyorlar. Bana “Çok değişik bir tipin var, seksi hatlara sahipsin. Bizim için idealsin” dediler.
Vücudunuzu sigortalamak istediğiniz oldu mu ?
Bazen sigortalatmak aklıma geliyor. Tabii ki, vücudumun bir yerine bir şey olur diye korkuyorum. En ufak leke en ufak iz bile anlaşmanın iptaline neden olabiliyor.
Aslen nerelisiniz, kaç dil biliyorsunuz?
Aslen Eskişehirliyim. İngilizce, Almanca ve Rusça biliyorum. Rusya öğrenmemim sebebi, yeri gelince Rusya’da Moda Haftası’nda çıkmam. Yeri geliyor Fransa’ya, yeri geliyor İtalya’ya gidiyorum. O yüzden bu dillerin olması gerekiyor.
Yurtdışında birçok defileye katılan bir manken olarak sizce yabancı mankenlerle Türk mankenler arasındaki farklar neler?
Yurtdışında daha profesyonel çalışıyorlar. Modeller daha ince ve daha zayıf oluyor. Burada ilk çalışmaya başladığımda manken arkadaşlar ‘Ay ne kadar zayıfsın’ dediler. Fakat yurtdışında böyle zayıf olmak gerekiyor. Yurtdışında modeller her anlamıyla daha profesyoneller, podyumda her şeyinle çok iyi olmak gerekiyor. Sadece uzun olmak, zayıf olmak da yetmiyor. Yürüyüşünüz, duruşunuz da çok önemli ve verdiğiniz elektrik de tabii...
Türkiye’deki mankenlerin size bakışı nasıl, destek gördünüz mü?
Hepsinden destek görmedim. Birkaç arkadaşımdan destek gördüm. Onların haricinde pek destek görmüyorum. Benim tek isteğim beni rakip olarak görmemeleri... Çünkü kimsenin işini elinden almaya gelmedim. Sonuçta hepimiz aynı camiadayız. Bir tek model değil, birkaç çok iyi model lazım. Polemik yaşamak istemiyorum. Birkaç arkadaş polemik yaratmaya çalışıyorlar. Ben sadece işimi yapmak istiyorum. Üstelik özel hayatım ön planda olmadan işimi yapmak istiyorum.
Çoğu model arkadaşlar bana diş bileyeme başladı. “Bu nereden çıktı durup dururken” diye söyleniyorlar. Ben zaten uzun zamandır modellik yapıyordum. Hak ettiğim bir şeydi bu... Türkiye’de yapmıyordum da yurtdışında yapıyordum.
İyi yerlerde çalıştım. Mesela şuanda Marca Galliano’nun 2008 yüzüyüm. Marka ilk kez bir Türk ile çalıştı. Şu an da hak ettiğim yerdeyim.
Profesyonel biriyim, benim kurallarım yok
Surol, “Sizi seçmelerinde ne etkili oldu?” sorumuza şu yanıtı veriyor:?“İlk söylediklerinde kabul etmeyeceğimi düşünmüşler. Fakat ajansımla iki yıldır bütün defilelere çıkıyorum. Teklif yapıldıktan sonra deneme çekimi oldu. Deneme çekimlerinde onların ürünlerini kullandık. Ben profesyonelim sonuçta, benim kurallarım yok. Çok açık olmadığı sürece tabii ki, her defileye çıkarım. Bu da dünyaca ünlü iç çamaşırı defilesi... O yüzden kabul ettim. Umarım bir problem çıkmaz.