23.05.2023 - 23:53 | Son Güncellenme:
Merve Barut / Milliyet.com.tr - Yönetmen koltuğunda Eda Teksöz’ün oturduğu, senaryosunu Sevgi Yılmaz ve Nilüfer Özçelik’in kaleme aldığı, oyuncu kadrosunda; Reha Özcan, İclal Aydın, Berker Güven, Özgü Kaya, Almila Ada, Melisa Berberoğlu, Veda Yurtsever, Tayfun Eraslan, Benian Dönmez, Nazlı Senem Ünal, Murat Çidamlı, Vural Şahanoğlu, Hakan Atalay, Emre Kıvılcım, Eren Ören, Ayça İnci, Güldestan Yüce gibi birbirinden başarılı isimlerin yer aldığı Üç Kız Kardeş' yeni bölümüyle izleyicilere hem duygusal anlar yaşattı, hem de temposu yüksek sahneleri ile bir kez daha dikkat çekti.
'ÜÇ KIZ KARDEŞ' SON BÖLÜM...
'Üç Kız Kardeş'in son bölümünde; Fuar için İzmir'e giden Türkan, Kartal ile arızalanan asansörde kilitli kaldı. Türkan, Kartal'a, ''Siz Kartal Köksal mısınız?'' diye sordu ama o sırada telefonu çalınca Kartal cevap veremedi.
Türkan, Rüçhan'ı arayıp, ''Kartal Köksal'dan randevu almaya çalışıyordunuz. Ben size 'aradığınız Kartal Köksal bu otelde kalıyor' desem. İsterseniz konuşabilirim'' dedi. Rüçhan da, ''Sen bunu Somer'e söyle. Oradaki durumu anlat. Biz de kısa sürede geliriz Özer Bey ile'' dedi. Rüçhan ile Özer'in otele gitmesi şart oldu.
''TÜRKAN'A GERÇEĞİ İTİRAF EDECEĞİM''
Rüçhan, Özer'e ''Türkan'la konuşup gerçeği itiraf edeceğim. Fotoğraflar konusunda Somer'in masum olduğunu bilsin. Türkan, Somer'in masum olduğunu öğrenince hatasından vazgeçecektir. Ben bundan eminim'' dedi. Rüçhan, Türkan'ın fotoğraflarının çekildiğinden nasıl haberdar olduğunu düşünürken, Nezahat'in yaptığını anladı.
TÜRKAN İLE SOMER KAVGAYA TUTUŞTU
Türkan, Kartal Köksal ile ilgili konuşmak için Somer'in yanına gitti ve durumu anlattı. ''Eğer o fotoğraflar olmasaydı evimize geri dönecek miydin? Ben bu sorunun cevabını çok merak ediyorum. Benim için önemli. Bir şey söyle. Bizim evliliğimiz bitti. Senin için hiç mi önemi yok?'' diye sordu. Türkan da Somer'e istediği cevabı vermedi ve tartışmaya başladılar. Türkan, ''Ne duymak istiyorsun? Hala kendini aklamaya çalışıyorsun'' diye çıkıştı. Türkan ile Somer arasındaki gerilim yükseldi ve Somer bağırmaya başladı.
SOMER İLE KARTAL BİRBİRİNE GİRDİ
Somer ile Türkan tartışırken Kartal geldi ve Somer'i, ''Rica ediyorum sizden. Biraz sakinleşin'' diye uyardı. Somer, Türkan'ın kolundan tutup götürmeye çalışırken Kartal araya girdi. Daha sonra Somer, Kartal'a, Kartal da Somer'e vurdu. Otelin güvenlik görevlileri gelip ikisini ayırdı.
Somer kaldığı otelin Kartal'ın olduğunu öğrendi. Otel çalışanı, Somer'e, Kartal'ın yakın zamanda geçirdiği trafik kazasında eşini ve sekiz yaşındaki kızını kaybettiğinden bahsetti. Kartal da odasına dönüp kızından kalan oyuncağıyla sakinleşmeye çalıştı.
SOMER PİŞMAN OLDU
Somer daha sonra Türkan'ın kaldığı odanın kapısına gitti ancak Türkan kapıyı açmadı. Somer pişman olduğunu dile getirdi. Gözyaşları içinde Türkan'a, ''Ben belki de kendime bir teselli arıyorum sığınacak. Evet biliyorum muhtemelen vereceğin cevap bizim sonumuzu değiştirmeyecek. Ben içimdeki sesi susturmanın başka yolunu bulamıyorum. Sana dönmen için yalvaran, geceleri beni uykusuz bırakan bu cevapsız sorularla baş edemiyorum ben'' dedi. Türkan da ''Biz bu soruların cevaplarını defalarca kez verdik birbirimize'' demekle yetindi ve kapının ardında sessizce gözyaşı döktü.
DÖNÜŞ, EVLATLIK OLDUĞUNU ÖĞRENDİ
RÜHÇAN, NESRİNLERE GİTTİ
Rüçhan, Türkan’ın bulduğu fotoğraflar konusundaki gerçeği fark ettiğinde soluğu Nesrinlerde aldı. Rüçhan ile Nezahat saç saça baş başa kavgaya tutuştu. Fatih araya girip ikisini zor ayırdı.
''SİZ BİR YUVAYI YIKTINIZ''
Rüçhan, ''O çocukların yuvasını sen yıktın'' diye Nezahat'i suçladı. Somer'in masum olduğunu Nesrin ve Nezahat'e itiraf etti:
Somer masum, onun hiçbir suçu yok. Ben yaptım. Türkan'a çok kızmıştım. O fotoğrafların çekilmesi için talimat verdim. Ama sonra sinirim geçti. Ben onları yok edecektim, fırsat vermediniz. Keşke gelip bana sorsaydın. Siz o kızı hamile hamile dul bıraktınız. Yine o kıza ben baktım, bağrıma bastım. Vicdansızlar, yazıklar olsun. Siz bir yuvayı yıktınız. İki cihanda da bunun hesabını veremeyeceksiniz. Daha beteri gelecek başınıza.
Tüm bunlar olurken, yaptığından pişman olan Somer, Kartal'ın yanına gidip bir kahve içme teklifinde bulundu ve sohbet ettiler. Somer, Kartal'a, ''Senin yerinde olsam ben de aynı şeyi yapardım'' dedi. Kartal da Somer'e bir tavsiye vererek, ''Biriyle tartışacak noktaya geldiğinde, kalbini kırmadan önce bir nefes al. Söyleyeceğini ona göre biç tart. Belki de onunla son görüşmen olacak, bilemezsin. İşte o kıymetli an, son bakış, son cümle olabilir. Bunu bir düşün muhakkak'' dedi.
KARTAL, TÜRKAN VE SOMER'E SÜRPRİZ YAPTI
Özer ve Rüçhan, İzmir'e fuara gitti. Otele giriş yaparken Kartal ile karşılaştılar ve tanıştılar. İş konuşmak için ertesi güne randevulaştılar. Kartal, Türkan ve Somer için bir sürpriz hazırladı. İkili akşam yemeğinde mecburen aynı masaya oturdular. Somer, Kartal'ın kendisiyle yaptığı konuşmadan Türkan'a bahsetti. O sırada Özer ile Rüçhan, Somer ve Türkan'ın birlikte yemek yediğini gördü ancak yanlarına gitmediler.
SEVİLAY, MUSTAFA'YI UYARDI
Sevilay, Mustafa'yı arayıp Derya konusunda uyardı. Oğluna, ''Bu kızın amcası galiba sizin evlendiğinizi biliyor. Yarın öbür gün annesi babası karşına dikilrse benden bilme. Kesin bu adam gidip söyleyecek'' dedi. Mustafa da, ''Ben o işi hallettim'' dedi ancak annesine nasıl hallettiği konusunda detay vermeyip telefonu kapattı.
''ÇOK ÖZÜR DİLERİM TÜRKAN''
Türkan birden kendini kötü hissetti ve odaya döndü. Somer de ona sıcak su torbası getirdi ve ilgilendi. O sırada Türkan, Somer'i öptü. Ancak Somer’in Türkan’a yaptığı bir itiraf, onları geri dönülmez bir yola soktu.
Somer, ''Çok özür dilerim Türkan. Ben her şeyi mahvettim. Senden çıkıp gittiğim o gün ben aramızdaki her şeyi kirlettim. Kendimi berbat hissediyorum'' dedi. Duydukları karşısında şoke olan Türkan, Somer'i odadan kovdu. Gözyaşlarına boğulan Türkan artık yolunu sadece bebeğiyle birlikte yürüyüp, mücadelesini de tek başına verme kararı aldı.
DERYA'NIN YURTTAN ATILDIĞINI SADIK ÖĞRENDİ
Derya'nın atıldığı yurttan Sadık'a telefon açıp yurtla ilişiğinin kesildiğini ve kendisine bir evrak gönderdiklerini söylediler. Sadık henüz kendisine ulaşmayan evrağı bulmak için harekete geçti. Derya'yı aradı ama ulaşamadı. İrfan mesaj atıp Derya'ya Sadık'ın yurttan atıldığını öğrendiğini söyledi. Derya ise ne yapacağını şaşırdı.
Derya ağlama rolü yaparak babasını aradı ve ''Beni yurttan attılar doğru. Ama benim bir suçum yok. Vallahi yalan söylemiyorum. Kızlar üstüme üstüme geldiler, damarıma bastılar. Ben seni arayacaktım ama o kadar ağladım ki. Sınıftan kızların yanında kaldım bir süre. Serdar bana çok yardımcı oldu bu süreçte. Annemin haberi var mı? O hasta ya, üzülmesin. Sen dikkatli gel. Sana çok ihtiyacım var. İyi ki aradın'' dedi. Babasına yalan söylediği ve onu üzdüğü için vicdanı rahat etmeyen Derya daha sonra ise gerçekten ağlamaya başladı. Derya'yı arkadaşları sakinleştirmeye çalıştılar.
RÜHÇAN FOTOĞRAF GERÇEĞİNİ TÜRKAN'A AÇIKLADI
Rüçhan, Türkan'la bir konuşma yaptı ve boşanma kararlarından vazgeçebileceklerini söyledi. Bunu bir düşünmelerini söyledi. Türkan da boşandığını kabul etmesini söyledi. Rüçhan, fotoğraflarla ilgili gerçeği Türkan'a itiraf etti:
Somer'e o çok kızdığın fotoğraflar var ya, ben yaptım Türkan. Sana çok kızmıştım. Biliyorsun. Hatta avukat için para bile vermiştim. Sonra her şey değişti, birbirimizi anladık. Anne - kız bile olduk. O fotoğraflar kasada kilitliyi, eve yakmak için getirdim. Halan o gün gelip kapıdan yalan yanlış bir şeyler duydu. Sonra bütün fotoğrafları kucağına bıraktı. Sen halanın başı yanmasın diye 'Onları ben aldım' demedin mi? Eski Rüçhan'ın saçmalıklarıydı bunlar. Ama Somer masum. Onun hiçbir suçu yok. Sen bu fotoğraflar yüzünden yıkmadın mı yuvanı?
''SOMER, MİNE'Yİ HALA UNUTAMADI''
Türkan da Somer'i çok sevdiğini ve savaştığını ama bir daha asla olmayacağını söyledi. ''Dün gece sabaha kadar düşündüm. Evlendiğim günü düşündüm. Bir hafta tek başıma dağın başında evde aç kaldım. Somer duvağımı bile kaldırmadan Mine'ye gitti. Benim yaşadığım eve Mine'yi getirdi. Ben hamile kaldım, Mine benim bebeğimin katili oldu. Somer şikayetini geri çekip Mine'yi kurtardı. Somer her seferinde soluğu Mine'nin yanında aldı. Son tartışmamızda da soluğu Mine'nin yanında aldı. Kiraz bahaneydi. Somer, Mine'yi hala unutmadı. Aramızda temiz kalmış ne varsa Mine'ye giderek kirletti Somer. Bana kendisi itiraf etti'' dedi.
RÜÇHAN, MİNE'NİN KATİL OLDUĞUNU İSPATLAMAK İÇİN HAREKETE GEÇTİ
Rüçhan, Türkan'dan duyduklarından sonra soluğu Somer'in yanında aldı. Somer, Mine'nin kendisini anladığını söyledi. Annesine, ''Her şeye rağmen beni yargılamıyor. Olduğum gibi kabul ediyor. Katil falan değil. O da Kiraz'ı kaybetme korkusundan suçlamaları kabul etti. Ben Mine'yi biliyorum, gözü karadır. Beni kaybetmemek için çok fazla şey yaptı ama katil değil. O kadar uzun boylu değil'' diyerek Mine'yi savundu. Rüçhan, Türkan’ın doğmamış bebeğinin katilinin Mine olduğunu Somer’e ispatlamak için harekete geçti.
NESRİN, DERYA İLE MUSTAFA'NIN EVLENDİĞİNİ ÖĞRENDİ
Sevilay, Nesrin'in evine geldi ve her şeyi anlattı. Nesrin'e, Mustafa ile Derya'nın evlendiğini söyleyerek, ''Ben sizi tanıdığımda çok saygı duymuştum. Ama insan işin içine girince anlamıyor. Derya gitmiş oğlumun aklına girmiş, başını yakmış edepsiz. Kızınız oğlumu kandırmış, gizli gizli nikah masasına oturtmuş. Evlenmişler'' dedi. Nesrin hayatının en büyük şoklarından birini yaşadı.
RÜÇHAN İLE SOMER, MİNE'YE OYUN OYNADI
Oğluna gerçeği ispat etmek için plan yapan Rüçhan hediyeleriyle birlikte Mine'nin evine gitti. Çantasını kapıda unuttuğunu bahane ederek Somer'i gizlice içeri aldı. Rüçhan, Mine ile bir konuşma yapıp ona, ''Fuara gitmiştik ya ben orada ak kedi kim, kara kedi kim anladım. Türkan'ın pasifliğini görünce, senin Somer'e gerçekten çok aşık olduğuna emin oldum. Sen Somer için hepimizi yaktın. Somer'i çok sevdiğin için hepimizi yaktın. Yöntemin yanlış bile olsa sen Somer'i ölesiye sevdin. En büyük kusurun sabırsızlığın. Biraz sakin olsaydın bu hatalara düşmeyecektin. Kim bilir ne kadar acı çekmişsindir sen. Zor günlerdi, çok arada kaldım. Ama neyse ki Somer'in bebeği düşürenin sen olduğuna inanmıyor. Yoksa senin yüzüne bakmazdı. Neyse ki Somer sana inandı. Boş ver, geçti gitti. Somer'in gerçeği öğrenmesinin hiçbir anlamı yok'' dedi.
''DOĞMAMIŞ BEBEĞE YAPMAYACAKTIM BUNU''
Mine de Rüçhan'a gördüğü kabuslardan bahsetti ve ''Ben delirmiştim artık. Benim o kadar canım yanardı ki. Türkan nispet yapar gibi hamile kaldı. Ama çok uğraştım Somer'i ikna etmek için biliyorsunuz. Türkan damarıma basmasaydı asla itiraf etmezdim bunu. Ben o günden sonra çok pişman oldum. Ben doğmamış bir bebeğe bunu yapmayacaktım. Benim bu hayattaki tek pişmanlığım, tek vicdan azabım o bebeğin canına kıymaktı. Ben kendimi hiç affedemiyorum. Bazı geceler bebek ağlaması sesi ile uyanıyorum. Annesinin karnında bir bebeğin canına kıymak korkunç. Ben bunu yaptım. Ben her gece kabus görüyorum. Bir bebek ağlıyor sürekli. Bir gölge geliyor, Kiraz'a uzanacak oluyor. Soluksuz, çığlık atmaya çalışırken uyanıyorum'' dedi. Rüçhan ile Mine'nin konuşmalarını duyan Somer, Kiraz'ı da alıp gitti.
Aile ve kardeşlik bağlarını anlatan, samimi ve sıcak aile öyküsü ile izleyicinin büyük beğenisini kazanan 'Üç Kız Kardeş', yeni bölümleri ile her salı akşamı Kanal D’de...