25.02.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:
Aşkın, "birine karşı yoğun çekim hissedildiğinde, beyindeki birtakım kimyasalların salgısı" olarak tanımlandığı yazıda birçok ilginç bilgi var. İşte bazı bilimsel aşk soruları ve cevapları: Bilim ve Teknik dergisi, 'aşk'ı masaya yatırdı. Derginin ocak ayı sayısında yer alan "Aşk" başlıklı çalışmada, "Aşk bir duygu mu?", "Aşkın fizyolojik açıklaması var mı?" ve "Aşk ve beyin ilişkisi nedir?" gibi sorulara yanıt verildi. Sadakatsizlik daha çok erkeklerde rastlanan bir durum. Araştırmacılar, bunu 'kısa süreli ilişkilerin erkeklerin soyunun devamına daha fazla katkıda bulunduğu' fikriyle açıklıyor. Her ne kadar amaç, her partnerden bir çocuk elde etmek olmasa da bilinçaltında bu gerçeklik yatıyor. Ancak farklı eşlerle ilişkiye girmek, kadınlara bu anlamda bir avantaj sağlamıyor. Bu nedenle de kadınların niçin kısa süreli ilişkilerde bulunduğu, 'var olandan daha iyi niteliklere sahip bir eş bulabilme ümidi taşımaları' ile açıklanıyor. Erkekler neden aldatır? Kıskançlık, eşi başka birine kaptırma tehlikesi ortaya çıkar çıkmaz başlıyor. Anne çocuğun kendisine ait olup olmadığından yüzde 100 emin olabiliyorken, bu durum erkek için her zaman şüpheli. Erkeğin, babanın kendisi olup olmadığına dair kaygı taşıyor olması doğal. Bu nedenle de erkekler eşlerinin cinsel yönden sadık oluşuna daha fazla önem veriyor. Kıskançlığın nedeni ne? 1960'lı yıllarda Stanley Schachter tarafından ortaya konulan fizyolojik uyarılmışlık çalışmalarına göre tutkuyu tetikleyen 'epinefrin hormonu' sempatik sinir sistemi tepkileriyle yakından bağlantılı. Tehlike durumları, tutku hissini kuvvetlendiriyor. Kaçan balık niye kıymetli? Uzmanlar, çocukluğunda anneyle kurulan bağlılığın ileride romantik ilişkilerdeki tutumlarla örtüştüğünü de düşünüyor. Eşine güvenle bağlanan bireylerin kendilerine olan güvenleri de yüksek oluyor ve aşkı bir saplantı haline getirmeden sağlıklı yaşıyorlar. Kaçınmacı bağlanma türünde ise gerek kendilerine olan güvenleri, gerekse ilişkideki tutku ve adanmışlık düzeyleri düşük oluyor. Aşkı bir saplantı haline getirmiyorlar. Eşe kaygılı bir şekilde bağlanan aşıklarsa çelişkili grup. Çelişkiyle bağlanan bireylerin aşka adanmışlıkları düşük oluyor. Anneye bağlılık etkiliyor