22.10.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:
Aynı TMSF'nin Kral TV'yi de bünyesinde bulunduran Uzan Grubu'na el koyduğu tarih ise Şubat 2004...Star TV'yi 2005'in ekim ayında satan TMSF, Kral TV'yi Ekim 2005'te 45 milyon dolara ihale edip, sonra da "Tek firma girdi, rekabet oluşmadı" diye geri aldı.atv ve Sabah'ı sekiz ayda satan TMSF, Kral TV'yi ise nedense çok sevdi, 44 aydır elinde tutuyor, bir türlü ihaleye çıkarıp satmıyor. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) atv ve Sabah'a el koyalı yedi ay oldu. Son anda bir değişiklik olmazsa atv ve Sabah'ı aralık ayında, yani bir yıl bile elinde tutmadan satacak. Kral TV'nin yönetimi Nisan 2004'ten bu yana TMSF'de...Kral TV, Kral Magazin, Kral FM gibi medya kuruluşlarını araziye uydurup unutturma konusunda müthiş bir başarı sergileyen TMSF, aynı başarıyı bu kurumlara yönetici seçmede gösteremiyor.Kral TV'de habire yönetim değişiyor.Her gelen yönetim, kendisinden önce yapılanları değiştiriyor.Kral TV'nin nasıl bir yaz-boz tahtasına döndüğünü aslında yayınlarına bakarak anlamak mümkün...Ama benim yazacaklarım Kral TV'nin ekranında değil, ekran arkasında alınan ilginç kararlara ilişkin ayrıntılar...Daha önce Kral TV'de neler olup bittiğine dair birçok yazı yazdığımdan olsa gerek bu kez de elime müthiş belge ve bilgiler geçti...İster inanın, ister inanmayın Kral Medya Grubu'nun İcra Kurulu Toplantı Tutanakları bile var elimde...Günlerdir o tutanakları ve o kararlara dair yazışmaları inceliyorum...Kanalda müthiş bir yeniden yapılanma ve buna bağlı olarak da sirkülasyon var."Tasarruf" gerekçesiyle bir kapıdan patır patır insan çıkarıyorlar, sonra da "İhtiyaç var" deyip öteki kapıdan habire eleman alıyorlar.Aslında bunu şöyle de okumak mümkün.Her yeni yönetim eski yönetimin getirdiklerini gönderip, kendi ekibini oluşturmanın gayreti içinde...Örneğin; Yüksel Evsen kanalın başına Genel Müdür olarak getirildiğinde Rana Elik'le Özge Özsağman'ı ana haber spikeri olarak transfer etti.Şimdi Kral TV'nin başında Alp Tanır var.Tanır ve ekibinin gönlündeki haber spikerleri ise bambaşka...Bunu da nereden mi çıkarıyorum?Orhan Seyfi Güner, Alp Tanır, Enver Yılmaz, Sinan Sakarya, Aslı Uçman, Gökhan Ateştürk, Faruk Çelebi, Naim Burak Elçi, Mehmet Akbay, Nazlı Gözde Yolcu, Zafer Sendiç ve Mehmet Doğan'ın katıldığı 26 Eylül 2007 tarihindeki İcra Kurulu Toplantı Kararları'ndan... Şöyle yazıyor o kararda:"Yeni yayın döneminde görevlendirilmek üzere haber bülteninin sunucusu olması amacıyla Bahar Feyzan, Pelin Çift, Tuluhan Tekelioğlu ve Ece Özbek ile görüşme yapılmasına..." Yine Orhan Seyfi Güner başkanlığında 3 Ekim 2007 tarihinde yapılan İcra Kurulu toplantısında -ki buna Hakan Özbek de iştirak ediyor- ise bu karar kısmen revizyon görüyor. O toplantıdaki kararda, "Yeni yayın döneminde 'Güncel' adıyla yayımlanacak olan haber kuşağında spikerlik yapmak üzere Bahar Feyzan, Tuluhan Tekelioğlu ve Pelin Çift ile görüşme yapılmasına" deniliyor.Haber bültenini yerini "Güncel" adlı haber kuşağı alıyor, görüşülmesi gerekenler listesinden de Ece Özbek'in adı çıkarılıyor.Yeni yayın dönemini 29 Ekim'de Hilton Oteli'nde tanıtacak Kral TV'nin sürprizleri sadece haber spikeri değişikliğiyle sınırlı değil.Mevcut yönetim, önceki yönetim zamanında yapılan programları 'tasarruf' gerekçesiyle bitirdi.Şimdi kendileri yeni programlarla Kral TV ekranını zenginleştirmenin peşinde...atv'deki ömrünü dolduran "Sarı Sıcak"ın iki yıldızı Hüsnü Şenlendirici ile Ferhan Göçer'in Kral TV'de bu kez ayrı ayrı program yapması söz konusu...Başka?Kubat...Daha başka?Funda Arar...O belgelerde daha ne sürprizler var?"Az sonra"... TMSF'nin kamu olacakları adına el koyduÇu Kral TV'deki bu tür operasyonların "kamu adına" mı, yoksa insanların "kendi adına" mı yapıldığının takipçisi olmaya devam edeceğim. "Beyaz Show"un bu sezonki en büyük yeniliği "gizli kamera"sı olacak.Evinin salonunda otururken birdenbire kendini izlediği kanalın canlı yayınında hem de "ev haliyle" gören "şaka kurbanı"nın bu işe ne tepki vereceği, Beyaz'la arasında nasıl bir diyalog geçeceğini şimdiden kestirmek zor. Fikir güzel, proje ilginç, ama bir o kadar da riskli. Çünkü bu tür "şaka"lar her an "kaka" olabiliyor...Bu satırlar 10 Ekim 2007 tarihinde yayımlanan "Dikkat! Beyaz 'gizli kamera' ile dönüyor" başlıklı yazımdan...Bunları bir temenni olarak yazmadım... Beyaz'ın en zor gecesi Amacım bu tür gizli kamera şakalarına dayalı canlı yayınların içinde barındırdıkları risklere dikkat çekmekti.İlk haftayı kazasız atlatan Beyaz, ikinci hafta bombanın elinde patlamasına engel olamadı.Aslında ilk bombayı Beyaz patlattı, ikinciyi gizli kamera yerleştirilen evdekiler demek daha doğru...Beyaz, konuğu Gökhan Özen'le TV dizilerinde oynayan Gökhan'lar üzerine sohbet ederken hani bir elin yumruk yapılıp, diğer elin onun üzerine vurulduğu o meşhur hareketi yaparken yakalandı kameralara...Beyaz, şovundaki bu ilk bombanın etkisini üzerinden atamadan ikinci bomba, gizli kamera konulan eve canlı bağlantı yapıldığında patladı.Beyaz, canlı baÇlantıdan önce laf attıÇı o evde neler konuşulduÇunun da ekrana getirilmesini istedi.İşte ne olduysa o anda oldu.Evdekilerden biri kendi sahasında Yunanistan'a bir golle mağlup olup Avrupa Şampiyonası'nı riske atan milli futbolculara saydırmaya başladı.Beyaz, "O bandın yayınını kesin" diye çırpınmaya başladı, ardından da "O bandı temizleyin de öyle yayına verelim" ama nafile...Olan oldu bir kere... aeyuboglu@milliyet.com.tr