Bu konu sadece bu filmi ve kanalı bağlamıyor. Yerli yapımlarda kanalların eğilimi genellikle, komedi filmlerinde... Böyle olunca ortak sorun başlıyor; bol buzlu ve bipli bir görsel şölen! Argosu bol işlerde bir de ‘Aman RTÜK ne der?’ de eklenince, ortaya izlenmese de olur film resmi geçidi çıkıyor. Öte yandan böyle bir gösterinin film niyetine sunulması ve zorlanması ise ayrı bir kara mizah.
‘Abi ne zorun var, koyma izletme’ demek durumunda kalıyorsunuz. Bu ayrı üzücü bir durum. Orası buzlu, burası bipli bir ucube sizlere eşlik ediyor. En son ‘Hayalet Dayım’a ev ahalisi takıldı. ‘Standart Türk komedi’ sınırlarını zorlayan bir proje. Dediğim gibi, engebeli bir ortamda yorulduk, dur kalk belediye otobüsü gibi olmuş. Mesela Settar abimiz (Tanrıöğen) Hayalet Dayı olarak Caner ve Ozan Kardeşler’e nasıl öldüğünü anlatıyor: ‘80’lerin sonunda ben sahte... işine girdiydim. İşe bak, kendi yaptığım sahte ...kendimi zehirledim mortladım.” Yani rakı bu niye buzlanır. ‘Sahte rakı’ diyeceksin iki defa. Özendirecek tarafı da yok. Adam sahte rakıdan gitmiş. Yok ‘Aman bir şey derler’... Tabii böyle olunca, keyif kalmıyor. Filmi bırakıp, başka işlere kafa yormaya başlıyorsun. Amaç eğlenceli zaman geçirmekken birden, ciddi bir hal alıyor. ‘Gecenin bir saati işim gücüm mü yok?’ diyorsun ve de kapatıp doğru yatağa gidiyorsun.
PEMBE PANTER GİBİ
‘Afili Aşk’ta Samet karakteri (Ozan Dağgez) son zamanlarda ev ahalisinin favori oyuncularından. Son bölümdeki performansıyla ‘Peter Sellers gibi oynuyor’ dedirtti bizimkilere... Bir önceki rolü gerilim dizisi ‘Halka’da Eren Karabulut karakteriyle şöyle bir göründü. ‘Afili Aşk’ta Samet olarak şimdiden unutulmazlar arasına girdi. ‘Afili Aşk’ın Samet’i’ dedin mi, köşedeki manav hemen evini tarif edecek, o durum yani.