“Bilgi ve enformasyon toplumu” diyorlar... Arte kanalında ‘nokta atışı’ bir belgesel yayınlandı. Bilmem bizimkiler alır mı? Mesela Exxen veya TRT Belgesel alır mı? ‘Herkes Gözetleniyor-7 Milyar Şüpheli’ belgeselinin ana fikri şu sözlerde: “50 yıl gerekiyordu. Yapay zekanın yönetenlere emsalsiz bir güç vermesi için. Her şeyi görmek, her şeyi duymak, her yerde ve her zaman.” İşte bizde “Mutlu olalım” diyerek ‘bilgi’, ‘enformasyon’ ve ‘dijital çağ’ gibi süslü kelimeler ile bezenmiş kartvizitler dağıtılıyor. Soyut tasvirlerden oluşan konferanslar veriliyor, kitaplar yayınlanıyor. Belgesel bu vesile ile bir totaliter dünya oluşturulduğunun resmini çiziyor.
Çin’deki ‘sosyal kredi sistemi’ üzerine bir bölüm var. Uygur Türkleri’nin yaşadığı Urumçi’deki kameralar, alıcılar ve dinleme aplikasyonları bu belgeselde konu edilmiş. İsrail enteresan bir yer... Ülkede bir şirket var: Anyvision. ‘Yapay zeka sayesinde dünyayı daha güvenli kılmak’ sloganları çıkıyor açınca web sayfalarını. Belgeselde şöyle tarif edilmiş: “İsrail’in yüz tanımı girişimi. Filistin sokaklarını ya da Nice’teki yılbaşı karnavalını izleyebiliyorlar.”
Yeni silahlar...
‘21. yüzyıl savaşı bu yüzyılın silahları ile olacak’, ‘Sosyal iletişimi mahveden paranoyak bir toplum modeli’, ‘Bu korku pazarının ağırlığı 40 milyar dolar’... Yapımın bazı satır başları... Belgesel, dünyada 500 milyon kameranın olduğunu söylüyor. Çok çarpıcı bir emniyet örneği vermiş: “FBI’ın ülkenin yüzde 50’sini sadece bir fotoğraf ile tespit etmesi mümkün.”
Örneği alın istediğiniz yere koyun. ‘Güvenlik kameraları’ diyoruz. Haber bültenlerinin büyük bölümü bu görüntülerden oluşmaya başladı. Rus bilişim grubu Kaspersky’ye bağlı InfoWatch’un başkanı Natalya Kasperskaya, çeşitli platformların akıllı telefon ve bilgisayarlar aracılığıyla kullanıcıların internetteki her davranışını, okuduğu her makaleyi, beğendiği her paylaşımı kayıt altına aldığını, hatta akıllı televizyonların odalarda ses kaydı yaptığını söyledi.