Hızlı konuşmak, bol cümle kurmak ve bunları mantık silsilesi içinde, izleyiciye sunmak, kolay işler değil. CNN Türk’ün deneyimli muhabiri Seçil Özer’e denk geldim. Başbakan ile Bahçeli’nin ‘sürpriz görüşmesi’ni Nevşin Mengü’nün haber kuşağında yorumladı; “Biz de onların Anadolu’ya çıkmasını beklerken, onlar Ankara’da bir araya gelecekler” diyerek girdi konuya. Şimdi biz şu soruyu soruyoruz, “Ne konuşuyor olabilirler?” Sorunun cevabı geliyordu, “Kampanya konuşmazlar tabii ki.” Pek çok dedikodu dolaşıyor kulislerde (...) Cumhurbaşkanı bir maddeyi değiştirip gönderebilir mi? Mesela böyle bir dedikodudan bahsediliyordu. Ama çok gerçekçi olduğu söylenemez bunun. Bir başka dedikodu....” diye devam ediyor Özer; “Hükümetle ilgili bir anlaşma yapılabilir mi?” Dedikodusu cümle içinde hayli bol bir yorumdu. Biraz da dağılma söz konusuydu.
‘DOĞAL OLARAK DOĞAL OLMAK’
TRT Spor’da ‘Spor Bahane’de İlknur Özzengin, konuğu Şoray Uzun’a;
“Doğal olarak, doğaldınız” diyordu. Sorduğu sorunun özeleştirisi gibi...
ARASIZ OLMAZ!
Bloomberg’te Hande Berktan ‘İş Dünyası’ programına esprili bir ara verdi; “Hadi kısa bir ara diyelim. Yeniden araya giriyoruz. Arasız olmaz. İş dünyasında konut gayrimenkul sektörüne kaldığımız yerden devam etcez, (Kendisi edeceğiz diyemedi) öncesinde minik bir ara.” Tamam hoş olmuş da, fazla uzamış.
İKİ HAFTA KISA MI?
Habertürk’te Benan Kepsutlu, ‘Ajanda’ programında, “Efendim, kısa bir aradan sonra, iki hafta...” diye giriş yaptı. Kısa bir ara mı? Hele bu devirde. Bir Afganistan haberi vardı. “Şimdi sizleri taa Afganistan’a götüreceğiz” dedi. Deneyimli sunucumuzdan daha hoş bir cümle beklenir. “O ülkeyi hep terörün görüntülerinde izledik. Ama şimdi ekrana getireceğimiz haberin fotoğraflarında umuda pedal çeviren gençler var” gibi bir cümle olabilirdi.
AYŞE ERSAYIN’A SAYGI
Televizyon sektörü, gerçekten ‘emekçi’ birini kaybetti. TRT’de yetişip, özel televizyon günlerinin parlak döneminin en verimli isimlerinden. Sonrasında sayısız klibe imza atan, yakından tanıdığım Ayşe Ersayın. “Bugüne kadar 53 konser çektim” dediğinde yıl 1995’ti. “Nazım Hikmet’in bir şiirine klip çekmek isterim” demişti 90’lı yıllarda... Sanırım bu dileğini gerçekleştiremedi. Nur içinde yatsın.