Milyon dolardan sıfırlara gelen bir değer oldu, radyodan maç yayınları. Hürriyet’ten Cengiz Semercioğlu yazdı, “Lig maçları radyodan yayınlanmıyor, bunun nedeni Futbol Federasyonu’nun istediği parayı hiçbir kuruluşun vermeye yanaşmaması. İstenen para 2.5 milyon dolar” diye.
Peki fiyat yüksek mi?
3.5 milyon dolarla başlamıştı
Süper Lig maçlarının TV yayın haklarıyla birlikte radyodan yayın hakları da ‘paralı’ olunca, aslında yeni bir dönem başladı. TRT’den dinlediğimiz maç yayınları artık kıymetliydi. Lig TV Radyo, maçları 2007-2008 ve 2008-2009 yıllarında yayınlamaya başladı. Federasyonla yapılan anlaşmaya göre ödenen para 3.5 milyon dolardı.
Tabii reklam olayı da işin içine girdi. Bu durumda işin rengi değişti. Radyo maç yayınlarının reklam gelirleri de fena gitmiyordu. Federasyon yayın hakkını 4.5 milyon dolara çıkardı. Bu parayı kimse vermedi. Sonra TRT, 2.5 milyon dolara radyo yayın hakkını aldı. NTV Radyo, bu yayınların yarısını TRT’den kiraladı. İki radyo yayınlamaya başladı.
Reklam gelirleri düştü, iş bitti!
Maç yayınlarının radyodan yayınlanması da ‘özelleşince’ gelir kapısı reklam oldu. Saniyesi 5 lira civarında olan reklam geliri, saniyesi 1 liranın altına düşünce işler ters gitmeye başladı. Yani reklam değeri düştü, gelirler düştü, federasyonun istediği bu parayı vermek imkansız hale geldi.
Hikaye reklam gelirleriyle Futbol Federasyonu’nun istediği bu parayı karşılamanın mümkün olmamasından kaynaklanıyor.
Hiçbir yayın kuruluşu, maçların radyo yayınlarına yanaşmıyor. 3.5 milyon dolarlık bir değerden bugün, “Bedava al yayınla” haline geldi iş. Artık Federasyon mu, yayıncı kuruluşlar mı bilemem oturup düşünsünler, kapitalizmi bilmemenin sonucudur yaşanan aslında!
Dinleyici açısından durum
Radyo özellikle büyük kentlerde çok önemli. Trafikte geçen uzun sürenin paylaşımıdır radyo ve maç yayınları. Dinleyici açısından büyük değeri olan bir yayındır. Geleneği vardır ve bugün de geçerlidir. Radyodan maç dinlemenin insan tarafında değeri gerçekten çok yüksektir.
Bu iş tabii ki bitmedi. Maçlar radyodan yayınlanacak. Bana kalırsa, TRT’yle Futbol Federasyonu anlaşsın. Bir de reklam gelirleri tekrar gözden geçirilsin. Sıfırdan başlanacak, bu işin kaçarı yok!
REHBERiM
İFFET SEZON FİNALİNE BAŞLIYOR
Şimdi yapımcı firma bu lafa kızacak. “Daha yeni sezon başlamadan diziyi bitirdin yahu” diyecekler. Ama gerçek böyle. Yeni gününde ‘İffet’, takipçileriyle final yapacak bu sezon. ‘İffet’, bir gerçeği daha gösteriyor; dizi 17 Eylül 2011’de başladı. Bu bir dizi için kısa bir süre. Devam edemez miydi? Edebilirdi. Oyuncuların yetenekleri ve izlenirliğiyle ekranın ‘reyting getirecek’ kapasitede bir dizisi. Benimde içim bayılıyor. O ayrı. Zaten yayınlananan benzer dizilerin içeriği de öyle değil mi? İşte benzerleri içinde diyeyim bunu başarmış bir dizi. Peki niye final? Çünkü yeni diziler var başlayacak. Onlara yer açmak lazım. Yoksa ‘İffet’ bu haliyle iki yıl daha devam edebilirdi. STAR/22.00
İZLENMESİ GEREKEN FİLMLERDEN
‘Biutiful’, ‘Babel’ filmiyle izlediğimiz ünlü Meksikalı yönetmen Alejandro Gonzales Inarritu’nun, göçmen işçilerin yaşamına ışık tuttuğu son çalışması. İzlenmesi gereken 1001 filmden biri. SİNEMA TV 1001/22.00
BİR BAŞYAPIT
‘Kan Dökülecek’ için kısaca başyapıt demek yeterli. Filmin derdi, Amerika’yı Amerika yapan değerler sisteminin temelindeki bireysel çabanın aslında ne olduğunu anlatmak. CNBC-E/22.00
SERİNİN SON FİLMİ
‘Cehennem Silahı 4’... Seri bu filmle bitti. En iyisi olduğu söylendi. Hayranları için, finali bir kere daha izlemek hoş olabilir, Sting eşliğinde... KANALTÜRK/19.50