‘Öyle bir Geçer Zaman Ki’ dizisindeki tecavüz sahnesiyle ilgili yazıma eleştiriler geldi. Dikkatimi çeken psikologların yazdıklarıydı. Yorumsuz veriyorum. Hatta bu konuyu devam ettirelim. Bu yazılanlara da cevap gelebilir. Bu köşede yer vereceğim. İşte bu örnekler:
“İnanın o sahneler o kadar gerçek ki”
Aylin Kula: “Ben bir psikoloğum, uzun yıllardır istismar ve aile içi şiddet konularında çalışıyorum” demiş. Ve diziyle ilgili görüşlerini şöyle aktarmış: “Aylar önce bir şekilde diziye denk geldim. Ve ilk izlediğim günden itibaren, ‘Of, ne kadar da gerçek anlatıyor’ dedim içimden. Çünkü, ben günde ortalama buna benzer 3-4 hikaye dinliyorum danışanlarımdan. Ve inanın o gördüğünüz tecavüz sahnesi, verilen hisler o kadar gerçekçi ki. Bir kadının yaşadığı çaresizlik, bir adamın bir kadını sahiplenmesi ve her konuda hak iddia etmesi, kendini sahibi gibi görmesi çok çarpıcı bir şekilde anlatılıyor bize bu konuda. Ve inanır mısınız bilmem, ama bu diziyle birlikte bana gelip ‘Aylin Hanım şu Ali’yi, Osman’ı izleyince eşim biraz olsun değişti’ diyor kadın.”
“Kendinizi Ali Kaptan gibi mi görüyorsunuz?”
Sakine Gül isimli okur da psikolog. “Dizilerdeki görüntütler, siz neden bu kadar rahatsız etti?” diye sormuş Ve devam etmiş:
“Estetik görünmüyor. Haklısınız. Lakin gerçek bu. 20 yıldır mesleğini yapan bir uzman psikolog olarak gerçeğin çok daha çirkin olduğunu söyleyebilirim. Hatta kendimce espirili özdeyişler bile ürettiğim olmuştur. ‘Medeniyet ne tecavüzlere perde olmuştur’ gibi.. Kaç erkek acaba Ali Kaptan da kendini görüyor? Sizin de gördüğünüz oldu mu?”
‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’ ile ilgili tüyolar
Selmi Bağkesici ise “Allah Dostoyevski’den razı olsun” demiş ve dizinin internet sitelerinde dolaşan ‘Gelecekte ne olacak?’ başlığına yer vermiş;
“Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizisinde Ali Kaptan’ın badoslama daldığı balıkçının yuvasında, yere düşen ‘Ezilenler’ kitabını görünce, hemen bende bir merak uyandı, ertesi gün kitabı aldım ve okumaya başladım. ‘Allah razı olsun’ diyelim Dostoyevski’den, konu sıkıntısı çektirmeden senaristlere büyük ilham veriyor. Ama Cemile ve çocukları bundan sonra daha fazla ‘ezilecekse’ buna ‘ezilmek’ değil, ‘ezilip büzülmek’ denir. Küçük Emrah’ın filmi ‘Boynu Bükükler’ gibi oldular artık. Gelen tüyolarda ise Cemile hamile kalacakmış, balıkçı çocuğa sahip çıkacakmış, Aylin intihara teşebbüs edebilirmiş. Ne kadar doğru bilmiyoruz tabii ki...”
ŞARKI BİTİYOR
Bergüzar Korel ve Bülent İnal’ın başrolünü üstlendiği ‘Bitmeyen Şarkı’ bitiyor. Önümüzdeki salı finali yapıyor. Bazı sitelerde küçük bir tur attım, “Bu final için ne diyorlar?” diye. Çoğunluk “Bergüzar Korel için izliyorduk” diyor. Eh, o da buraya kadar getirdi işte.
REHBERiM
CANSU DERE ANLATIYOR
En popüler, en çok iş yapan oyunculardan biri kuşkusuz Cansu Dere. Gözlerin fazla üzerinde olduğu isimlerin konuşmaları genelde ‘pek inandırıcı’ olmaz. Bunda haklıdırlar. Her sözün gideceği yeri düşünmek zorundadırlar. Ama bir de güvendikleri, onları anlayabilecek isimler olursa biraz daha rahatlar ve konuşular. Bloomberg HT kanalında ‘İkonoskop’ böyle bir program. Televizyonun havasını suyunu bilen Faruk Bayhan’la Cansu Dere sohbeti böyle geçecek diye umuyorum. (23.25)
GERİLİM, İŞTE İDARE EDER
D-Smart Movie Plus’ta ‘İntikam’ gerilim biraz korku. Danny Dyer ve Gillian Anderson hayranlarına. (23.05)
OLAY ADAM İLYAS SALMAN
İçmeyi fazlasıyla sevdiği görüntülerde görülüyor. Esra Harmada’nın programı ‘Hadi Konuşalım’a konuk olacak. Bakalım “Nedir bu içkinin sırrı?” sorusuna yanıt verecek mi? (KANAL A / 14.00)