Kanal D’nin bu yıl flaş projesi olarak sunulan ama beklediğini bir türlü bulamayan “Kayıp” için devam kararı alındı. Yarın yeni bölüm ekrana gelecek. 14 bölüm boyunca izleyicinin merak ettiği her şey ortaya çıkacak. Kerem’i kaçırma planını kimin yaptığı belli olacak.
Kanal D Ceo’su İrfan Şahin’e “Diziyi devam ettirecek misiniz?” diye sordum. “Devam” dedi. Her bölümde 3-4 olayın yaşanacağını ve 13 bölümün kendi içinde bir finali olduğunu belirtti. “Mesela pazartesi akşamı dizi final yapacak. İzleyici merak ettiği tüm soruların cevaplarını öğrenecek. Sonra yeni bir hikaye başlayacak” dedi. “Her 13 bölüme bir final” konseptini Şahin şöyle özetledi: “Normal 39 bölümün finali gibi düşünün, her 13 bölümü.” Şahin dizisinin arkasında.
Kanal D’nin diğer dizileri ne olacak?
Diğer dizileri de sordum. Mesela “Merhamet”in akıbeti ne olacak? “Zaten bitecekti. Bu kadar düşünülmüş bir proje” dedi.
Yeni dizilerden “İnadına Yaşamak”tan daha yüksek performans beklediğini ima etti. “Vicdan” için “Daha fazla reyting bekliyoruz“ dedi. Bana göre “Vicdan” şu an kanalın yeni sezon “Güneşi Beklerken”den sonraki en iyi işlerinden biri. Bu konuda ben kendisine moral verdim.
ASENA: “TÜRKİYE’NİN KONUŞACAĞI İLİŞKİLERİM OLDU”
ATV’de “Zahide ile Yetiş Hayata” programına katılan Asena, net açıklamalar yaptı.
“Beni ne mühendisler, ne doktorlar istedi gitmedim” mesajı verdi. “Hiç mi hayatımda trilyonları olan yakışıklı, kariyer sahibi, bütün Türkiye’nin bomba isim diye bahsedeceği ilişkilerim olmadı?” diye sordu ve onların kendisine nasıl bir hayat sunmayı teklif ettiklerinin ipuçlarını da verdi: “Herkesin imrendiği hayatın ta kendisini yaşardım. Özel uçakla gidip öğle yemeğini Paris’te yerdim, akşam yemeğini bir yerde. Böyle bir hayatım olurdu.”
“Bir yuva kursun diye; ‘evlenilecek kadın değilim’ dedim gönderdim”
Asena evliliği, “Dünyanın en zor ve kutsal mesleği” olarak görüyor. Böyle olunca hayatına girip evlenmek niyetinde olanları “Benim yapacak çok işim var, size engel olmayayım” diyerek gönderdiğini anlatmaya çalıştı. “Evlensem mesleği bırakmam (anlaşılan bırak diyenler olmuş) lazım, adam çocuk isteyecek, ben istemiyorum (çocuk yapalım diyeni de olmuş). Ben de diyorum ki bu adamın hayatını daha fazla mahvetmeyeyim, o bir yuva kursun mutlu olsun. Hep aradan çekilen ben oldum hep onlar için ayrıldım.”
EN ÇOK REKLAM (!) VEREN MARKA HANGİSİ?
2013 yılı ekranda reklamın durumuyla ilgili bilgiler yayınlandı. İlgimi çeken ayrıntı şuydu; “Sağlık Bakanlığı 631 saati bulan çeşitli kamu reklamlarıyla üçüncü sırada...”
Yani 2013 yılında ekranda en çok reklam dönen üçüncü ‘marka’ Sağlık Bakanlığı. Peki bu reklam mı? Hayır zorunlu yayınlanıyor. O kadar çok yayınlanıyor ki, reklam kuşağı içinde bir ‘reklam markası’ gibi algılanır oluyor.
Yayınlamazsan ceza var
İşin başka yönü de bu. Peki nasıl oluyor?
Neredeyse bütün bakanlıklar kanunlarına zorunlu yayınla ilgili bir madde iliştiriveriyorlarmış. “Zorunlu yayın” reklam değil ama reklamdan daha beter! Kanallar yayınlamak zorunda. Hem de en çok izlenen zaman diliminde. Kontrol RTÜK’ te. Yayınlamayan kanalı yakalarsa ceza var. RTÜK bundan pek memnun değil. Bu sene en çok bastıran Sağlık Bakanlığı olmuş anlaşılan. Neden 631 saatle ekranda en çok görülen “markalar” arasında yer aldığı anlışılıyor. (Kaynak: İnterpress Ajansı)