Hekimoğlu karakteriyle büyük beğeni toplayan Timuçin Esen, koronavirüse karşı alınacak önlemlerin anlatıldığı kamu spotunda yer aldı. Sağlık Bakanı’nın kendisi Karga 7 Turkey yapım şirketini aramış ve hemen spotu çeken ajansıyla çekimler yapılmış. Esen, herhangi bir ücret almamış. Aynı şekilde ‘Mucize Doktor’daki Taner Ölmez de benzer sosyal sorumluluğa imza attı. Peki ne zaman aramış Sağlık Bakanı? Geçtiğimiz hafta... Daha vakalar çoğalmadan önce.
Ekran eskisi gibi olmayacak
Korona bir salgın virüs olmanın ötesinde tüm yaşam felsefesini, siyasi ve ekonomik ‘bildik’ söylemleri değiştirdi. Mesela ‘sosyal devlet’in, inadına daha önemli bir hale geldiğini gördük. Ekran da artık ‘eskisi’ gibi olmayacak. Bu konuda K7 Media (İngiltere merkezli medya araştırmaları yapan sektörün ciddi kuruluşlarından) Strateji Uzmanı Girts Licis imzalı ‘COVID-19’s Impact on the Global TV Business’ başlıklı yorum dikkatimi çekti. Bir anda temelden değişen bir ekran bizi bekliyor. Peki neler oldu ve olacak?
Bulut teknolojisiyle yayın
‘Cloud Produce and Broadcast; böyle bir yayıncılık yapılıyor. Bulut teknolojisi diyorlar buna. Bilgisayarlar ve diğer cihazlar için, istendiği zaman kullanılabilen ve kullanıcılar arasında paylaşılan bilgisayar kaynakları sağlayan, internet tabanlı bilişim hizmetlerinin genel adı. Çin, Kore ve İtalya’da şu an başvurulan yöntem. Şov ve bilgi yarışması karışımı programlar Skype ile bağlanıyor ülkenin farklı bölgelerinden yarışmacılara... Hem son gelişmeleri paylaşıyorlar hem de yarışıyorlar. Muhabbeti ünlüler yapıyor. Nereden? Kendi evlerinden. Mesela öğle saati yemek hazırlıyorlar izleyiciler için.
Stüdyosuz şarkı yarışması
Çin de Huan TV stüdyoda yapılan ‘Singer 2020’ yarışmasını ‘koronavirüs’ şartlarına uyarladı. Yarışmacılar bulundukları şehirden ‘bulut teknolojisi’ (via Cloud) aracılığıyla katılıyorlar. İtalya’da seyircisiz yayınlar yapılıyor. 1976 yılından bu yana RAI’de kesintisiz yayınlanan ‘Domenica In’ şov programı ilk defa yayından kaldırıldı. Yarışmalar seyircisiz. Bütün bunlar bazı yeni eğilimlerin de işareti oldu.
Küçük bütçeli yapımlar
Büyük şaşaalı pahalı stüdyolar yerini daha ‘şatafatsız’ mekanlara bırakacak. İçeriklerde ‘düşünmeye dayalı eğlence’ kavramı öncelik alacak. Mesela ‘factual entertainement’ diye bir kavramdan söz ediliyor. İzleyici için kendini iyi hissettiren, toplumu iyileştirici formatlar ön plana çıkacak.