Diziler art arda setlerini iptal etmeye başladı. Yedeği olanlar şimdilik idare ediyor. Ama virüsle mücadele süresi uzadıkça durum ne olacak? Konuştuğum büyük yapım şirket yetkilileri özetle şunu söylüyor: “1.5 ay çekim yapılmadığı takdirde, sezon finali yapar diziler.” Yine de “Daha o aşamada değiliz” diyorlar. Bir kanal yöneticisi, “Bu gidişle zaten nasıl sete dönülür bilemiyoruz” diyor. Bir de sektörün kendisi var. Ortalama bir dizinin set ekibi 120 kişi... Yani sektöre bakınca 2 ila 3 bin kişiden bahsediyoruz ortalama. Setlerde çalışanlar ücretlerini haftalık alıyorlar. Sigortaları, çalıştıkları süreyle sınırlı. Duyduğum kadarıyla hayli tedirginler... Kulağıma bir başka bilgi daha geldi. ABD’de birçok dizi, setlerini iptal etti. Büyük kanallar zararı karşılamak için ‘faturaları yollayın’ diyormuş...
Gerçeğin şovu koronavirüs olunca...
Sat 1 kanalı ‘Big Brother’ın Alman versiyonunu yayınlıyor. Yeni bölüm 6 Şubat’ta Köln’deki stüdyoda başladı.
14 yarışmacı koronavirüs testinden geçirildi ve sonuçları negatif çıktı. Yarışma başlayınca da dünyadan koptular. Bazı konuların içeride konuşulması yasaktı. Onlardan biri de bu virüstü. Onlar içeride kafalarına göre takılırken, dış dünyada işler kötüye gitmeye başladı. Stüdyonun bulunduğu Köln en çok vakanın görüldüğü bölgelerden biriydi, hasta sayısı bin 500’e ulaşmıştı. Sonunda yönetim yarışmacıları bu konuda bilgilendirme kararı aldı. Peki bunu nasıl yaptı? Canlı yayında. Niye? Eee, reyting meselesi! Sunucu ve bir doktor camın arkasında bir araya gelen yarışmacalara ‘gerçeği’ anlatmaya başladılar. “Koronavirüs diye bir hastalık var dünyada hızla yayılıyor” dediler. Sonra ‘dünyanın halini anlatan’ görüntüler gösterdiler. Yarışmacılar şoktaydı. Ağlayanlar oldu. “Benim annem 55 yaşında ve kronik akciğer hastası” diyordu biri... Sonra aile ve arkadaşlarının video’ları gösterildi. Sorun yoktu. Fakat tartışma başladı... Bunu onlara anlatmak için böyle bir canlı yayına gerek var mıydı? Eee adı ‘gerçeğin şovu’. Gerçek, ‘gerçeği’ ile yüzleşince işler karıştı aslında.