Mesajları ayrıntılarda bulunur; ‘Sadakatsiz’. Dizi, Kore’den uyarlama. Kimden olursa olsun, kopya da çekilmiş olsun, her ülkede durum benzerdir. ‘Asya aslında Eyşan, dizide inandırıcı oynamıyorlar, senaryo uyarlaması olmamış’ ne söylerseniz söyleyin, bir gerçeğin altını o yemek sahnesi ayrıntılı anlattı.
Kadının isyanı, erkeğin sistem içinde egemen olma isteği iş ve ilişki ağında, bir başka kadının düzen içindeki erkekle birlikteliğinin çıkmazı, zenginliğin bir anda yaldızlarının dökülmesi... Toplum tutuculuk girdabında yuvarlandıkça kadınının ‘her kötülüğün sebebi’ olarak gösterilme kat sayısı artıyor. Eğitimsizlik, parasızlık sosları ile erkeklik gurur kendini, dayakta, silahta, şiddette buluyor. Her karakterin kırıntılarından bir bütün çıkıyor. Bunca tantanadan sonra sanki bir şey olmamış gibi yeni baştan başlayan bir dizi mi olacak?
Fotoğrafa biraz da içeriden bakmak lazım. ‘Sadakatsiz’ karakterleri ve konuşmaları ile ortaya hiç de boş olmayan bir çerçeve çıkarıyor. Konusu dağılıyor ya da daha ne kadar gider meselesi ayrı. Ama her an bir dokundurma, bir kendi kendimizi öz eleştiri yapma fırsatı veren bir proje...
Evlilik dışı ilişkiye özendirmiyor, neler olduğunu anlatıyor dizi!
BİR YAPIM KENDİSİ İLE NASIL KAFA BULUR?
‘Yasak Elma’da Yıldız (Eda Ece) yalıdan kovuldu. Bir şekilde girmesi gerekiyor kapıdan mümkün değil; iskelede bir balıkçının kayığını ayarlıyor. Ve balıkçı kürekleri çekiyor, Yıldız hikayesini anlatıyor; “Bursa’da doğdum. Biz fakirdik, garsonluk yapıyordum. Holding sahibi bir adamla tanıştım. Evlendik, başıma gelmeyen kalmadı. Ondan bir oğlum var. Şimdi o beni bıraktı, eski karısı ile evlendi. Ondan önce, eski karısı ile evlenmişti ayrılmıştı. Benimle evlendi tekrar, ona döndü. Bunlar çok değişik bir aile”... Balıkçı şokta.
İzleyicide ‘sabun köpüğü dizi’ olup kendisi ile kafa bulan ender işlerden biri ‘Yasak Elma’. Anlattığına kendisi de inanmıyor dizisi. Seviyoruz bu halini...