'Beyaz Filler Yürüyüşü’ (The March of the White Elephants) 2015 yapımı
bir Güney Afrika belgeseli. TRT Belgesel’de yayınlandı. Brezilya’da düzenlenen son dünya kupasının aslında ne olduğunun çarpıcı yüzü gözler önüne serildi.
Ekonomi büyük ama...
“Dünyanın yedinci büyük ekonomisi ve ülkenin yarısında kanalizasyon yok” diyordu belgesel. Okumuştuk, büyük gösteriler olmuştu dünya kupası öncesi bu ülkede.
“Eğitime, sağlığa, açlığa, para, stada değil” diye haykırıyordu insanlar. “100 bin kişilik sekiz stada iki katı fazla para harcadık. FIFA buna zorladı. Futbol kültürü olmayan şehirlere bu statlar yapıldı. Brezilya için değil, dünya için yapıldı tüm bunlar” cümleleri duyuluyordu belgeselde... “En büyük yedinci ekonomi ve ülkenin yarısında kanalizasyon yok. Yılda 50 bin cinayetin işlendiği bir ülke...” Ev ahalisi söylendi; “Ekonomik büyüme hikaye demek...”
FIFA gerçeği
Futbolu yöneten FIFA’nın Dünya Kupası gerçeği de ekrana yansıdı; “FIFA televizyon gelirini paylaşmıyor. Güney Afrika’daki Dünya Kupası’ndan dört milyar dolar kazandılar. Brezilya’dan bundan daha fazlası bekleniyor ve bu geliri paylaşmıyor.”
Tüm yapılan statlara “Beyaz Fil” diyordu belgesel.
Ronaldo rüyada yaşıyor
Yeşil sahaların efsaneleri de konuşuyordu yapımda... Ronaldo: “Sağlık alanında ciddi paralar harcandı. Bizim amacımız Dünya Kupası düzenlemek. Hastanelerle Dünya Kupası düzenleyemezsiniz.” Belgesel, şöhretli
futbolcuların ülkelerine çok uzak kaldığını
ve Ronaldo’nun buna en çarpıcı örnek
olduğunu belirtiyor.
Pele kim oluyor?
“Bütün bu gösterileri unutmalıyız. Milli takımın bizim kanımız olduğunu düşünmeliyiz. Onları yuhalamayalım. Destek olalım.”
Böyle söylemiş Pele... Belgeselde; “Pele kim ki insanlara protesto için sokaklara dökülmeyin diyebiliyor” gibi eleştiriler geliyor.
Brezilya futbol ülkesi
Biz futbolla yatıp, futbolla kalkan ülke diye biliriz Brezilya’yı. Belgesel öyle olmadığını da anlatıyor: “43 bin kişilik stat yaptılar Cuiyaba’da, bugün orada birkaç yüz taraftar maçları takip ediyor. Brezilya’da ortalama seyirci bini geçmiyor. Amazon Bölgesi’nde Manaos’ta yapılan 40 bin kişilik stat en saçma olanı.
Şehrin en büyük kulübünün maçına 3 bin kişi gelirse sevinçten havalara uçabilir. Natal şehrinde 40 bin kişilik stat inşa ettiler, ortalama bin kişi maça gidiyor. En düşük maç bilet fiyatı 80 real (yaklaşık 80 TL). Halkın bu parayı
verecek gücü yok.”
Dünya Kupası izlenir mi?
Dünya Kupaları’nın statları birer beton hayalet olarak kendi yalnızlıklarında tükenip gidiyorlar. Harcında adaletsizlik, acı ve isyan bırakarak... Bu belgesel aslında sadece Brezilya’nın değil, tüm Dünya Kupaları’nın da bir belgesiydi.