Dijital platformda ‘Pele’ filmi yeni çıktı. Filmin özetini Fernando Henrique Cardoso (1995-2003 Brezilya Devlet Başkanı) veriyordu: “Pele’nin başarıları ulusal iftiharda özdeşleşti. Diktatörlük de bundan kâr eder, demokrasi de.” Film yürüteç ile boş bir salonun ortasında duran iskemleye gelen Pele ile başlıyor.
Bir ülke gibi...
Filmden notlarımda bir cümle, belki de onu dünyaya tanıttı. Pele anlatıyor: “İsveçli çocuklar bana dokunuyordu. Boyalı mıyım diye. Hiç siyahi görmemişler...”
1958 Dünya Kupası İsveç... O günden sonra onu çok iyi tanıyacaklardı. Filmde Pele’nin ötesinde bir ulusun kendisi vardı. ‘Brezilya’nın kurtuluşunun sembolü’, ‘yoksul ve siyah olarak en ilham verici imaja sahipti...’
Yapım güzel günlerin Brezilya’sından birden karanlık tünele giriyor. Pele’nin hayatında sadece futbol yoktu.
Demokrasi ebediyen sürmedi
“Demokrasinin ebediyen süreceğini sanıyorduk” filmden bir cümle. Yapımın tümünde takım arkadaşları, gazeteciler, müzisyenler (Gilberto Gil mesela) ve siyasiler bir resmi geçit sundular Pele’nin hikayesinin üstüne. Askeri dönem şöyle özetleniyordu: Brezilya güya komünistler tarafından ele geçiriliyordu. Ülkenin komünist olma ihtimali yoktu. Bir Amerikan projesiydi.
Proje uzun sürdü. Tam 21 yıl. Ve Pele işte bu 21 yılın içindeydi. Film onu sordu, “Diktatörlük sizin için bir şey değiştirdi mi?” “Hayır, futbol aynı şekilde devam etti” cevap. “Yaşanan işkencelerden haberiniz var mıydı?” sorusuna Pele’nin cevabı, “Hiçbir şey duymadım desem yalan olur. Ama neyin doğru, neyin yanlış olduğundan emin değildik” oldu.
Neden çekindi?
Arkadaşı gazeteci Juca Koufouri, “Muhammed Ali’nin farklı davrandığını söyleyebilirsiniz. Doğru, alkışlarım. Askere gitmediğinde tutuklanacağını biliyordu. Ama işkence görme riskiyle karşı karşıya değildi. Pele’nin böyle bir güvencesi yoktu” diyor. Ünlü Paulo Cesar farklı düşünüyor: “Pele’yi severim ama her şeyi kabul eden, karşılık vermeyen ve eleştirmeyen itaatkâr bir siyahi gibiydi.”
Pele bizim gibi
Film ‘kahraman’ payesini olağanüstü futbolu ile veriyor ama sahanın dışındaki Pele’yi de anlatıyor. Pele, “Evlendim ama başka ilişkiler de yaşadım. Çocuklarım oldu. Varlıklarını daha sonra öğrendim” sözleriyle özel hayatının penceresini de açıyor. Brezilya-İtalya maçının karlı görüntüsünü hatırlarım... Bir de sadece dinleyenler ve okuyanlar var. Proje hepimize Pele’yi anlatmak için büyük çaba göstermiş.