Sina Koloğlu

Sina Koloğlu

s.kologlu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

‘Blackout’ dizisi acayip bir proje... Önemli Faslı yönetmen Nabil Ayouch çekmiş. Olay, Ceuta’da geçiyor. Neresi burası? İspanya’nın Kuzey Afrika’daki toprağı... Nedir özelliği? Göçmen akının yoğun olması ve önlem olarak altı metre yükseklikte elektrikli tel örgülerle çevrelenmesi. Peki yapım neyi anlatıyor? Bir ‘ya birgün böye olursa’ hikayesini... Bu kentte elektrikler kesiliyor birden ve yüzbinlerce göçmen şehri işgal ediyor. Aslında Avrupa kıtasının ‘korktuğu’ olayın kurgulanması belki... Bizde yok mu bu sorun? “Beş yıl sonra 100 kişiden 5’i, 50 yıl sonra ise dört kişiden biri Suriyeli olacak” diyor haberlerde... Mesela bizde böyle bir dizi çekseler, içimizi acıtan, yaşadığımız bu gerçeği bizleri rahatsız edici (rahatsızlık burada kızmak anlamında değil, düşünmeye sevk etmek) gerçekleri gösterebilseler. Yok biz çitleyelim. Tamam da çitle çitle, bunun bir sonu yok mu kardeşim? Senarist, yönetmen, oyuncular, TV kanalları, yöneticile ve yapım sahipleri bu toplumun bireyleri yazıp çizsinler ve oynasınlar izleyelim. Dizilerimizin bu yüzleşmesi, elbet olacak. Kaçarı yok beş ya da 10 sene sonra ama olacak. Bak Netflix pek seviyor böyle işleri!

Brezilyalının iyisini yapıyoruz!
The Mandela Effect’, ‘Irkçlığın hâlâ hüküm sürdüğü bir Afrika ülkesinde Mandela yenide doğabilir mi?’yi soran bir bilim kurgu dizisi. Yine bir Finlandiya dizisi ‘Transports’, gıda kaçakçılığı üzerine bir hikayeyi anlatıyor ‘Uyuşturucudan sonra, en kazançlı kaçakçılık’ olarak niteleniyor. Yaşadıklarımız ve bulunduğumuz coğrafya, bize yukarıdaki işlerin alasını yapmamız için bir menba. Her gün haber içerikleri ‘distopyalarımız’la dolup taşıyor. “Bu diziler bizde tutmaz, projelerimiz dünyada izleniyor” diziyoruz. Hani ezber bozmayı çok severiz ya... Alın size ezber bozan; Türk dizileri eşittir, ‘telenovelas turca’dır yurt dışı pazarlarda. ‘En İyi Telenovela’ kategorisinde yarışır mesela. ‘En İyi Dizi’de hâlâ yokuz. Ekranı ‘sabun köpüğü yapımlarla zengin ve fakirin hikayeleriyle doldurmanın ötesinde ne var özetle? Hadi açık kanalda gösterilemeyecek ‘kalitede’ki işler ne alemde? Çok iyi ‘polisiyeler’ çektik, şimdilik o kadar!