Sina Koloğlu

Sina Koloğlu

s.kologlu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

CNN TÜRK’te 10 yaşındaki Atakan Kayalar’la yapılan söyleşiyi şöyle ortalık biraz durulduktan sonra izlemiş oldum. Çocuk, kendi yaşıtlarının sınırlarını zorlamış hatta, aşmış. Özellikle anne bunun farkında olup, bu ‘özel çocuğu’ nereye koyacağını bilememiş. Sorular, ‘10 yaşındaki bir çocukla, özel bir çocuk arasında gidip gelmelerde’... “İlgiye ne diyorsun?” ve “Heyecanlı mısın?” sorularına yanıtı şöyle oluyor: “Değilim, neden olayım?” ya da devamında, “Gündem ezmesi olacak. Yani bir olay daha çıkacak beni ört bas edecek.” 10 yaşındaki bir çocuk böyle bir ‘felsefi’ cevap veriyorsa, bu nasıl ‘kurgu’ olabilir? “Atakan iletişim kuramıyor, çocukluğunu yaşamıyor” denecek bir durum yok.
Soru; “Bu konuda biraz canın mı yandı?” Yanıt, “Canım yanmadı. Onlar bana bir şeyleri dikte ederek, değişik değişik şeyler yaptıramazlar. Pedagojik açıdan ters olabilir. Bir çocuğun bu kadar bilgi bilmesi iyi olmayabilir. Ama burada söz konusu benim. Ve söz hakkı da benim.” Daha ne desin? Atakan “Kendini anlat biraz” sorularının çocuğu değil. Çok okuyan, beyni, felsefe ve sanat sayfalarıyla dolu... Düzgün yönlendirildiği takdirde, ünlü bir bilim insanı tersi, sosyopat olma durumu mevcut, ince çizgide... “Hangi müziği dinliyorsun?” sorusuna, “Uzun İnce Bir Yoldayım” cevabı, belki de Atakan’ın geleceğine bir mesaj. Atakan, kitap okumaya devam etsin, onu yargılayanlara inat...

Haberin Devamı

DORUKTA BİR BÖLÜM

‘Hekimoğlu’nun son bölümünde ‘Bir oyuncu, karakterin içine nasıl girebilir?’ gösterildi. Timuçin Esen, Okan Yalabık ve Ebru Özkan “Zaten biz iyi arkadaşız” der gibi bir seçim olmuş. Sette işler bitince, hep beraber lokantada muhabbete devam edeceklermiş gibi oynuyorlar. Dikkat çeken bir başka ayrıntı; bir babayla yıllardır görmediği oğlunun buluşması... Dizilerimizin temalarından biridir. Hatta gündüz kuşağı programlarının tercih edilen konu başlıklarındandır. ‘Reyting’ yapar. Emre’yle babasının karşı karşıya gelmelerindeki her türlü duygu iniş-çıkışları, öyle bir yaşatıldı ki, son zamanların tartışmasız en gerçekçi ve ev ahalisinin gözlerini nemlendiren sahne olmayı başardı. Seyirciye bir güzel aksettirdi.

Haberin Devamı

Türkan ve Şevket Hoca

Dizinin gönderme yaptığı bilim insanları da vardı. Türkan Saylan Hoca’mızı andık. Bir de parkinson ve huzursuz bacaklar sendromu arasındaki bağlantıyı keşfeden rahmetli Prof. Dr. Şevket Akpınar Hoca’yı...