Aleyna Tilki, 14 yaşında ‘Yetenek Sizsiniz’de keşfedilmişti. Şimdi “Ama içkili yerlerde kızı çıkarıyorlar?” diye söyleniyorlar. Bir şarkı yaptı, aynı ablaları gibi patladı ve gitti. Plak şirketi marka, demek bildiği bir şey var. Görüyorum gece kulüplerimiz müşterilerini
‘O Ses Türkiye’ yarışmacısı diye çekiyor. Tilki, 16 yaşında ve çoktan ünlü oldu.
Sistem böyle.
Ailesiyle geldi, almadılar
Unutmuyorum, çıktığımız bir mekanın önünde aynı yaşlarda bir genç kız, yanında annesi ve babasıyla bizi dinlemek için Kocaeli’nden gelmişlerdi. Kız ağlıyor, anne baba yalvarıyor: “İçki içmeye değil, sadece şarkıları dinlemeye ve bizimle birlikte” diye...
Aynı sahnede Aleyna çıkıp şarkı söylemiş!
KENDİ BAŞINA İZLESEN YETER
Son zamanlarda dizilerin kendilerinden çok bazı sahneleriyle ilgilenmeye başladığımı fark ettim. ‘Hayat Şarkısı’nda Bayram’la (Ahmet Mümtaz Taylan) Aysel (Serap Önder) sahneleri mesela. Meraklı Aysel ve onu kendi meşrebinde dizginlemeye çalışan Bayram’ın muhabbetleri tek başına izlenir. Onları bırak konuşsunlar bir beş dakika. Son bölüm Kaya’yla (Deniz Şen Hamzaoğlu) Mahir’in (Olgun Toker) kafeteryanın önünde aşklarını konuştukları anlar. ‘Saf ve temiz aşk duyguları’ dedikleri neyse
tarifi budur dedirten bir sahneydi.
“Melek ile evlenecektik. Bahar’ın babası olacaktım. Kamyonet bile aldım, Bahar’ı bindirecektim” cümlesiyle. “Şu kadar küçücük bir yüzük ne vardı bu kadar kızacak?” Mahir’in terk eden sevgiliye isyan cümlesi etkileyiciydi. Bu sahne yaklaşık dört dakika sürdü. Hani bir dört dakika sürseydi diye düşündüm.