Sefa Karahasan

Sefa Karahasan

sefakarahasan@gmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Işın (Funda) Karaca, Kıbrıslı bir Türk ailenin kızı. İngiltere’de başlayan yaşamı, Kıbrıs’ın ardından Türkiye’de devam ediyor. TV8’de Hülya Avşar’ın konuğu olunca, dikkatlice dinledim kendisini. Kıbrıs’ta uzun yıllardır görev yapan biri olarak, ‘yaşadıklarını’ anlamak zor olmadı. Kıbrıs, zor bir ülkedir. Başarı için diğer ülkelere oranla iki kat daha fazla mücadele etmek zorundasınız. Karaca, ‘ünlü olmak’ için değil, sanatçı olmak için mücadele etti. Önüne konulan engelleri tek tek aşarak.
Işın Karaca’nın kendine has bir stili de var. Bunu genç yaştan itibaren hissettirdi. Mesela elbise giydiği zaman ayağına ‘asker botunu’ çeker, sokağa atardı kendisini. Okulda tekvando takımında oynadı. Kardeşi Akın’a yan bakan olursa, karşısında Işın’ı buldu. Zamanında Kıbrıs’ın en ünlü oteli Dome’de, dört yıl sahneye çıktı. O zaman ülkenin popüler simaları Işın’ı
dinlemeye gidiyordu. Bir gün mutlaka Türkiye’de sahne alacaktı. Şeniz Hanım, Işın’daki sanat aşkını görünce, soluğu Orhan Gencebay’ın yanında aldı. “Bir dinle lütfen Işın’ı. Eğer gelecek vaat ediyorsa sonuna kadar destek olayım. Yoksa bu sevdadan vazgeçsin” dedi.
Orhan Bey, stüdyoya sokmadı Işın’ı. Çıplak sesiyle dinledi ve Işın’ın sesi karşısında şu cümleler döküldü:
“Şok oldum. Sesi çok güzel...”

Kurtların sofrası
Ardından 3 - 4 ay Orhan Bey’in yanında kaldı. Bir akşam Ataköy - Marina’da bir bara gitti. Sahnedeki kızın sesi güzeldi ama bir an “ben ondan daha iyi söylüyorum” diye düşündü. Bar sahibinin yanına gitti ve “Ben daha iyi söylerim” dedi. Bar sahibi, “Görelim o zaman.
Gelecek hafta ikiniz sahne alın” dedi. Sonra haftanın yedi günü sahneye çıktı barda. Annesi, bar sahibiyle mukavele imzalanmasını istedi. Orhan Gencebay, mukavele imzalanırken Işın’a aynen şunları söyledi; “Bugünden itibaren kurtlarla yemek yemeğe başlayacaksın. Kurtlarla yemek yemeği öğrenmeden, kurtların sofrasına oturma...”
Yıl 1992’yi gösteriyordu. Şeniz Hanım, Orhan Bey’in Işın Karaca’ya desteğini, “Orhan Gencebay, Işın’ı kanatlarının altına aldı” şeklinde açıkladı.
Orhan Bey’in Işın Hanım’a, “Koca bebeğim” dediğini söylüyor. Hülya Avşar’ın Işın Karaca’yı ilk kez dinlediğini anlatırken söylediği; “Muazzam bir sesin vardı” sözünün ne kadar dolu olduğunun örneğidir Karaca. Şu soruyla bitirelim, KKTC hükümetleri Karaca gibi isimleri ‘onurlandırmak’ için ne yapıyor?