Sefa Karahasan

Sefa Karahasan

sefakarahasan@gmail.com

Tüm Yazıları

“Kuzey Kıbrıs, doğası, huzuru ve güvenliği nedeniyle Türkiye’nin ünlü simalarının da tercih ülkesi oldu. Turizm şehri Girne ilgi odağı haline gelmiş durumda.” Bu sözler gayrimenkul uzmanı Aylin Pelin Onar’a ait. İyi bir yaşam ortamı isteyenler; Kuzey Kıbrıs’ta bunun olabileceğini düşünüyor. Aylin Hanım’la yaptığım sohbette de bunu anladım. Ada’ya son dönemde o kadar yoğun ilgi var ki, arz ve talep yükselmesi yaşanıyor. Kuzey Kıbrıs, büyüklüğü bakımından da dünyanın en güvenli ülkesi. 17 üniversite, 85 bin öğrenci var. Aldığınız gayrimenkul geri dönüşü 8-10 yıl arasında değişiyor. Kısa bir sürede bile kâr oranınız yüzde 50’lerden yüzde 150’lere kadar çıkabiliyor. Onlar da, ‘Kıbrıs’ta son dönemde nitelikli ve kaliteli gayrimenkullerin yükseldiğini’ söylüyor. Ülkenin doyum noktasında olmadığını anlatıyor.

Haberin Devamı

Sanatçılara uyarılar

Gayrimenkul alındığı zaman ‘fiyat oranına bakılmaksızın’ oturma izni alınıyor. Kıbrıs’ta oturma ve vatandaşlık konusu en çok tartışılan alan. Aylin Hanım’ın Kıbrıs’tan gayrimenkul almak isteyenlere yaptığı uyarı önemli: Kurumsal firmalarla hareket edilmesi şart. Emlakçılar birliğine üyeliğine dikkat edilmeli. Aldığınız gayrimenkullerin satış öncesi ve sonrasında ‘sıkıntı yaşamamak’ için dikkatli olmak gerekir. Gayrimenkul uzmanı Berin Engin’in sözleri ile tamamlayalım: “Kıbrıs, sağlıklı bir yaşam kalitesi için tercih edilmeli...”

ATİNA’DAN KUZEY KIBRIS’A TARİH DERSİ

Kuzey Kıbrıs’ta son dönemde müzeler ve tarihi mekanların kullanımlarına yönelik eleştiriler var. Hem biletleme hem de hizmet konusunda. Tarihi bir mekanı ziyaret edecekseniz, bilet alacak birini bulamazsınız. Bilet alacaksanız da, turiste hitap eden bir yaklaşım ve hizmet yoktur. Buna tanıklık eden biri olarak yazıyorum. Önceki gün Atina’da tarihi mekanların önünde oluşan kuyrukları görünce bunları yazmak istedim. Turistik alanlarda bisikletlerle gezen polisler, hizmet için sırada bekleyen görevliler, sağlıktan tutun da tüm ihtiyaçlara hizmet verecek bir anlayışı var.

Eksikliklerimiz neler?

Haberin Devamı

Acropolis’in büyüleyici atmosferi arasında kaybolurken, Kuzey Kıbrıs’ta buna benzer onlarca yerin bırakın turistlere, kendi vatandaşlarımıza tanıtılmadığını anımsadım.Otello Kalesi, Salamis Harabeleri, Apostolos Andreas Manastırı sadece birkaç örnek. Buralara yüzbinlerce turisti çekebiliriz. Sadece Hz. İsa’nın havarilerinden Apostolos Andreas’a yılda bir milyon turist gelir.

Tarihin değeri

Bunu yapmak zor değil ama Kuzey’deki ‘iç siyaset’ anlayışı dünyanın hiçbir yerinde olmadığı için zor! Sonra ise “Biz sadece kumar ülkesi olarak anılmak istemiyoruz” diyoruz. Böyle giderse, daha çok hayıflanırız. Tarihin değerini bilelim. Ülkenin saygınlığı, turizmin yaygınlığıyla artar.