CaddeSeda Üren: ‘Tasarımlarıma güveniyorum’

Seda Üren: ‘Tasarımlarıma güveniyorum’

01.02.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Kendi adını taşıyan ayakkabı markası için Nişantaşı’nda mağaza açan Seda Üren, “Yüksek kalitedeki bir ürünü uygun fiyatla piyasaya sürmeyi hedefledik. Tasarımlarıma güveniyorum” dedi

Seda Üren: ‘Tasarımlarıma güveniyorum’

Seda Üren, kendi adını taşıdığı markasıyla moda dünyasına giriş yaptı. 20 yıldır müzik sektöründen kopmadığını söyleyen şarkıcı, “Sesim beni terketmediği sürece şarkı söylemeye ara vermek yok” dedi. Üren’le kendi tasarladığı ayakkabıları, müzik sektörünü ve ailesini konuştuk.

- Ayakkabı markanızla moda dünyasına adım attınız. Mağaza açma fikri nasıl ortaya çıktı?
Aslında showroom mantığıyla yaptık. ‘Bysedauren’ ayakkabılarımızı yakından görmek isteyen müşterilere modelleri sunduğumuz, aynı zamanda da kahvelerini yudumlayıp keyifle mola verebildikleri bir yer oldu. Fikir, eşim Ercüment Nefesoğlu’ndan çıktı.

- Ayakkabıların tasarımlarını da siz yapıyorsunuz. Nelerden ilham alıyorsunuz?
Her işin üstesinden gelen, her şeye yetmeyi bilen kadınlardan... Şehir hayatının yorucu temposuna da yetişmeye çalışan kadınların gün ve geceyi tamamlayabilecekleri şıklıkta ve rahatlıkta olmalarına dikkat ediyorum.

Seda Üren: ‘Tasarımlarıma güveniyorum’
- Nişantaşı’ndaki mağazanızda sürekli duruyor musunuz?
İşi asıl internet üzerinden yürütüyoruz. Showroom’a çocuklarımdan fırsat buldukça ve gerekli oldukça gidiyorum.

- Ayakkabılar Yunanistan’da üretiliyor. Neden yurtdışını tercih ettiniz?
Aile dostumuz, 40 yıllık ayakkabıcı Vasilis’in Yunanistan’da üretim bandı var. İstediğimiz kaliteyi oradan alacağımızdan emin olduğumuz için tercih ettik.

- Daha önce, ‘Ayakkabıların maddi bir değeri yok. Rahatlığı önemli’ demiştiniz. Modellere önem vermiyor musunuz?
Biz yüksek kalitedeki bir ürünü, uygun fiyatla piyasaya sürmeyi hedefledik. Bu, uzun soluklu bir süreç. Tasarımlarıma güveniyorum ve tüm gün bedenin yorgunluğunu, ağırlığını taşıyabilmelerine önem veriyorum.

- İtalyan markası Osvaldo Rossi Calzature modellerini de satışa sunuyorsunuz. Bu talep onlardan mı geldi?
İtalya, modanın kalbi ve ayakkabı konusunda dünyanın en iyisi. Birkaç araştırma yapmakla birlikte tercih ettim diyebilirim. İtalyan kalitesini Türk zevkiyle buluşturduk. Onlar da bizimle Türkiye piyasasına girmek için heyecan duydu.

- Sizin ayakkabı tutkunuz var mı?
İhtiyacım ve gerekliliği derecesinde... Güzel, şık ve rahat ayakkabılar kaçınılmaz.

‘Hayatım değişti’

- Evlendikten sonra hayatınızda bir değişiklik oldu mu?
Aslında tamamen değişti. Sonsuz şükürler olsun ki Allah’a, eşimle bana iki mucize nasip etti. Aile olduk evlatlarımız sayesinde... Bu dünyada iki melekle iki kere cennetin kokusunu çektim içime...

- Üçüncü çocuğu düşünüyor musunuz?
Çevreme göre bende üçüncü çocuk yapma potansiyeli varmış. Eşim zaten istiyor. Bense, Allah isteyenlere nasip etsin, bana iki tane erkek evlat nasip etti, onlarla mutluyum, diyorum.

Seda Üren: ‘Tasarımlarıma güveniyorum’

‘Şarkıcılığı bırakmadım’

- Şarkıcılığı bıraktınız mı?
1999’dan bu yana profesyonel olarak mesleğimi yapıyorum. Şarkıcılık sadece bir iş değil, Allah vergisi bir yetenek. Bu nedenle ara vermek söz konusu değil. İlk çocuğum Nefes üç, küçük oğlum Ateş ise bir yaşında. Annelik, büyük emek ve fedakârlık gerektiriyor. Mesleğimle ilgili aktif bir proje üretmeye zamanım olmasada aslında dört senedir hayatımın en güzel ve özel sahnesindeyim. Sesim beni terketmediği sürece, şarkı söylemeye ara vermek yok. Sadece önceliklerim değişti; çocuklarım ve huzurum her şeyden önemli.

- Son dönemdeki müzik sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?
Örnek sanatçılarımız ve iyi müzisyenlerimiz var. Günümüzde yeni çıkan şarkılar, güzel olsa da çok hızlı tüketiliyor, unutuluyor. Ruhumuz hâlâ eski şarkılarla doyuyor, onlarla besleniyoruz.