Kahve bahane, ünlüler şahane
Amacınız tiyatrocu/dizi oyuncusu görmekse yeriniz Cihangir. Ben diyeyim Smyrna (evet inanması zor ama hâlâ) siz deyin Kaktüs, Porte ya da Lirna. Şansınız varsa Nejat İşler, Ozan Güven, Önder Açıkbaş, Şebnem Ferah ya da Beren Saat gibi birileriyle karşılıklı oturursunuz. Onlar yoksa Selçuk Yöntem kesin oralardadır.
Eğer ünlüden kastınız sosyeteyse o zaman durum başka. Sosyete dediniz mi Beymen Brasserie’ye uğrasanız yeter. Orada Mermerci, Sabancı, Boyner, Çapa, Dürüst ya da Dereli ailelerinden birileri kesin bir masada derin muhabbette ve şen kahkahalardadır. Hiç olmadı, mekanın sahipleri Fadıllıoğlu ailesinden birileri vardır. Yetmezse oradan da İstinye Park’a geçer Masa Restoran’da ya da Emporio Armani Cafe’de mutlaka birilerini bulursunuz. Hatta bahse girerim Esra Dinçkök, Nalan Aksoy, Suzan Sabancı Dinçer, Sadettin Saran ve/veya Hülya Avşar, Caroline Koç, Ivana Sert ya da futbol dünyasından en az bir ünlü ismi yakalarsınız.
Sosyete de var, yazarlar da
Bir de hangi kategoriye koysanız alır türden mekanlar var. Bunlara günün hangi saati giderseniz gidin mutlaka ünlü birileriyle göz göze gelebilirsiniz. Sadece sosyete değil, gazeteci, manken, şarkıcı ya da yazarçizer takımından birileri de olabilir. Yaz ayları olsa Aşşk Kahve bunların başında gelirdi ama olmadığı için Bebek Kahve’den başlamak gerekir. Kâh Nurgül Yeşilçay, Cem Özer kâh Deniz Berdan, Dilara Endican buradan çıkabilir. Ardından The Marmara Oteli’nin altındaki Kitchenette, Nişantaşı’ndaki House Cafe ya da Starbucks’ta bile elinizi sallasanız bir ünlüye çarpabilir. Ece Gürsel’den Orhan Pamuk’a, Gülşen’den Asuman Krause’ye, Demet Akalın’dan Dilek Hanif’e çeşitli isimler buralarda olabilir şu an.
Artık kimi görmek isterseniz ona göre takılın, umudu bende aramayın...