Eski sevgilinin evlenmesinden daha kötü ne olabilir?

Bir zamanlar mutlu olan çift öyle ya da böyle, kavgalı veya mantıklı, olaylı ya da sessizce ayrılır. Aralarında ne yaşanmış olursa olsun artık önemli olan kimin kimi daha çabuk unutacağıdır. Sonrasında ise süreç şöyle işler. İlk sevgilisi olan kişiye hemen

“Acaba aldattı mı” suçlaması yapıştırılır. Böylece diğer tarafa da otomatik olarak mağdur imajı kalır.
Eğer mağdur olarak görülen bu kişi bir an önce iyi repütasyonu olan bir manita yapmazsa bu mağduriyet durumu bir anda eziklik durumuna dönüşebilir. Böylece doğru olsa da olmasa da hakkında çıkacak olan, “Eski sevgilisini bir türlü unutamayan filanca yine yalnız başına görüntülendi” haberlerinden kurtulamaz. 

İlk evlenen daha şanslı
Ama asıl sorun eski sevgilinin hızlı hareket edip daha önce evlenmesiyle yaşanır. Böylelikle eziklik resmiyet kazanır. Çünkü bilindiği gibi tüm Türkiye’nin kalbinde evlilik kutsal bir bağdır ve sonsuza kadar mutlu yaşamanın ilk adımı olarak kabul edilir. Bu yüzden de ilk evlenen paçayı sıyırır. Geriye bekâr kalansa istediği kadar bekârlık sultanlık savunması yapsın hüzünlü gözlerle incelenir. Hatta daha düğün bitmeden kameralar şehrin tüm meyhanelerinde eski sevgiliyi aramaya başlar...

Öldürücü darbe
Bu durumlara örnek mi istiyorsunuz... Bakınız Brad Pitt - Jennifer Aniston. Bakınız Ben Affleck-Jennifer Lopez. Bakınız Umut Elçioğlu-Pınar Altuğ.
Yine de asıl darbe yukarıdaki tüm çiftlerdeki bir diğer ortak özelliği olan “bebekler” ortaya çıkınca yaşanır. Hatta uzun süre birlikte olduktan sonra başkalarıyla evlenmeleri bayıltıcı darbeyse, onlardan bebek yapmaları kesinlikle öldürücü darbe olarak adlandırılabilir! Bu durumda “Bu evlilik kıskanılacak bir evlilik değil” açıklamasını yapan Umut Elçioğlu’na bile “Ya şimdi?” sorusu sorulabilir.

Masum imajı satar mı?

Bir yarışma sırasında Hilal Cebeci’ye sinirlenip “Oraya gelirsem o mikrofonu senin ağzına sokarım” diyen Yeşim Salkım...
Deniz Akkaya’ya bin-iki bin dolarlık kadın ithamında bulunan Yeşim Salkım...
Sevgilisini elinden alıp evlendiği Güzide Duran’a “Devede de boy var ama eşek çekiyor” diyen Yeşim Salkım... Tuğba Ekinci’ye “Haddini bilmeyi öğreneceksin” diyen Yeşim Salkım...
Cenk Eren’e “Senin işin bu değil... Car car konuşuyorsun. Senin işin bizi yönlendirmek değil. Sunuculuğunu yap” diyen... “Bundan sonra benim adımı ağzına alanlarla sonuna kadar uğraşacağım” açıklamasını yapan... Halkın kendisini çok sevdiğini ve sapına kadar kadın olduğunun altını çizen Yeşim Salkım...
Neredeyse her ekrana geldiğinde kendini beğenmiş duruşu, insanları tersleyen sözleri ve etrafındakileri küçümseyen tavırlarıyla tanıdığımız bir kadın değil mi Yeşim Salkım? 

Huylu huyundan vaçgeçmez
Onu tanıdığımız ilk günden itibaren böyle değil mi o? Şimdi yeni sevgilisi, fotoğrafları ve albümüyle büründüğü masum kadın imajını satabilir mi size? İstediği kadar artık eskisi gibi agresif olmadığını, kimse hakkında tek kelime konuşmadığını söylesin ben inanamam şahsen.
Birincisi huylu huyundan vazgeçmez ikincisi Yeşim Salkım gibi bir kadın öyle çiçeklerin böceklerin içinde fotoğraf çektirerek sakin bir insan kıvamına gelemez...