Maslak’da evime yakın eğlence komplekslerinden biri de Park Orman. Geçtiğimiz yıl daha sık giderdim. Ama bu yıl
ancak iki kez gidebildim. Bir akşamüstü, bir de hafta sonu. Gönlümce 5 saat dolaştım ve güneşin batışını izledim. Vücudumun direnci yetmediği için doğuşuna kalamadım. Ama gecesi ayrı, gündüzü ayrı güzel Park Orman’ın. Türk ekonomisine önemli katkıları olan üç iş adamı; Atilla Aksoy, Ferruh Tanay ve Asım Kocabıyık ortaklar. Cafe de Park ve Face Bar’ın sahibi tanıdık bir isim, Mirror’ın ortağı, tekstilci Gürhan Ersin. Yıldız Yokuşu’ndaki ünlü Chef’s, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Park Orman’da. İşletme Marco Anzani ve Mike Norman’a ait. Bildiğimiz Karaköy Balıkçısı’nı Hakan Özkaraman işletirken, Nilüfer-Can Tayfun, Alp Bozdoğan, Kaan Taşkın Urban Bug Lounge’ı, İrfan Çetin Park Et’i, Hikmet Ongan, Rafi Karako ise Tribeca’yı idare ediyorlar. İstanbul’un doğayla bütünleşmiş en büyük eğlence merkezlerinden biri olan Park Orman 560 dönümlük çam ormanının içinde. 7 restoran, 4 bar, açık havuz ve açık hava sineması var. Park Orman bu seneki amacını şöyle belirlemiş; ‘Farklı kitlelere, farklı hizmet seçenekleri sunabilmek’. Türk ve İtalyan mutfaklarının yanı sıra kebap, balık gibi lezzetlere ait restoranların bulunduğu mekan her yaş grubuna hitap ediyor. Popüler ve alternatif müziğin en güzel örneklerinin sunulduğu mekan yaz partilerine de ev sahipliği yapacak. Park Orman’ı özellikle Maslak, Sarıyer, İstinye, Tarabya’da oturanlara şiddetle öneririm. Pazar günleri değişik lezzetlerin sunulduğu müthiş brunch’ın ardından ailece serinlemek isterseniz, 1600 metrekarelik havuzu kullanabilirsiniz. İster güneşlenin, ister kocaman minderlerde gölgede oturun. Her türlü alternatif mevcut. Brunch 35 milyon. Havuz girişi hafta sonu 30, hafta arası 15 milyon lira. Ama Tribeca’da saat 16.00’ya kadar süren, 37.5 milyon olan brunch’a havuza giriş ücreti de dahil. Yani girin, çıkın, karnınız acıkınca da yiyin.
Havuzlu manzaraya sahip olan Pine Club klasik ya da hafif İtalyan mutfağındaki örneklerden oluşan
bir mönüye sahip. Marco Anzani ve Mike Norman tarafından işletilen mekanda hem öğle hem akşam servisi yapılıyor. Buranın yemekleri gerçekten muhteşem. Pazar günleri de brunch var. Spesiyalleri arasında odun kömüründe pizza, İtalyan usulü ve yapımı dondurma, tiramisu geliyor. Kapalı ve açık alanı bulunan mekan toplam 500 kişiye hizmet verebiliyor. Fiyatlara gelince; kişi başı 25 milyona da 50 milyona çıkabilirsiniz. Kışlığında, geçen yıl da yazlığında yemek yediğim Chef’s at The Park, New York Times tarafından ‘İstanbul’un en yaratıcı ve en revaçta’ restoranı olarak nitelendirilmiş. Geleneksel Türk mutfağının lezzetleri Akdeniz mönüsüyle birleştirilmiş. Mönüde tapas, mezeler, av kuşlarından yapılan özel yemekler var. Buradan da kişi başı 25-60 milyona çıkabilirsiniz. Makarna, risotto ve erişteler 8-14, ızgara çeşitleri 16-21 milyon arasında. O gün ben cevizli kuskus ve keçi peynirli soslu ızgara sebze salatası aldım. Üzerine tavuklu erişte yedim, 20 milyon liraya çıktım.
Park Orman’ın Arena adı verilen bölümü, bu yaz doğal yaşamak isteyenlere hitap edecek. Cafe de Park, Karaköy Balıkçısı ve Melon Bar bu bölümde yer alıyor. İstanbul’un başarılı İtalyan restoranlarından Mirror’ın ortağı olan Gürhan Ersin Cafe de Park’ın da işletmecisi. Ersin, Cafe de Park’ı tercih edecek olan konuklara ceviz soslu salata, Cafe de Paris soslu bonfile ile patates kızartma ve profiterol sunacaklarını söylüyor. Bu lezzetli yemek için 20 milyon ödemeniz yeterli. 80 yıllık bir geçmişe sahip olan ünlü Karaköy Balıkçısı ise deniz mahsullerinden oluşan muhteşem mönüsüyle Park Orman’da balık yemek isteyenlerin tek tercihi olacak. Hakan Özkaraman’ın işlettiği Karaköy Balıkçısı’nda aldım soluğu. Bir çaylarını içtim. Buranın müdürü Bülent Başarır limitsiz yemek ve içkiyle 35-40 milyona çıkılacağını söyledi. Mönüyü fazla kalabalık tutmamışlar ama her çeşit balık mevcut. Soğuklarda lakerda, ara sıcaklarda lipsos tava ve terayağında karides öneriler arasında. Park Orman’ın en uzun soluklu barı olan Melon Bar ise sabah 08.30’dan 16.00’ya kadar çeşitli kokteyller, taze meyve sularıyla sıcaktan bunalanların imdadına yetişiyor. Melon Bar’ın sabah mönüsünde Türk usulü kahvaltı, öğle mönüsünde mevsim sebzeli yeni versiyon dürümler, kek ve kurabiyeler veriliyor. Akşamüstü ise çeşitli snackler, ev yapımı cipsler ve barbekü keyfi sizleri bekliyor. Buranın dürümlerini öneriririm. Izgara yaz sebzeleri 7.5 milyon. Marul ve ince sebze şeritleriyle sunulan soya soslu tavuk 8 milyon. Izgara, baharatlı sucuk-sosis porsiyonu ise 5 milyon.
Yani Park Orman diye korkmayın.
Zaten mönüden fiyatları görebiliyorsunuz. Sadece kokteyller ve soğuk içecekler
bana sanki biraz pahalı gibi geldi.
Bu yıl Park Orman bünyesinde ilk kez yer alan Park Et’de yemek öyle lüks filan değil. Üstelik piknik alanından yararlanmak için yanınızda bir şeyler getirmenize gerek yok. Buranın ekonomik paket servisinden yararlanabilirsiniz. Park Et’in spesiyalleri arasında sebzeli tavuk kebap, abugannuş, ali nazik ve Park usulü pirzola bulunuyor. Ben tok gittiğim için dondurmalı sıcak helva yedim. Ama
tabii ki sizin için mönüye göz gezdirdim.
O sırada Park Et’in müdürü Vedat Lafadoymaz "Abla, özellikle fiyatlarımıza bak. Ye, iç, kişi başı 13-15 milyon öde. Bizden ucuz neresi var, söyle" dedi. Gerçekten de baktım; mönüde soğuk mezeler 2-5, ara sıcaklar 2.5-4.5, lahmacun 1.5, salatalar 3.5, ızgaralar, kebap ve et çeşitleri 6-12 milyon. Bayağı lüks bir yer için bu fiyatlar bana mütevazı geldi. Rakının 70’liği 20, 35’liği 12.5 milyon. Valla Park Et’i deneyin derim. İrfan Çetin’in sahibi olduğu Park Et’de etler yöresel baharatlarla marine edilip özel taş fırında pişirildikten sonra müşterilerin beğenisine sunuluyor. Lezzetli yemekleri, güzelim margaritaları, en sevilen parçaların çalındığı müziğiyle bu yaz sıcağında serinliği yaşayabileceğiniz keyifli bir mekan. İster ağaçlar arasındaki verandada, ister yer minderlerinde oturun ama Hikmet Ongan ve Ragi Karako tarafından işletilen Tribeca Xclusive’e mutlaka uğrayın. Cumartesi ve pazar günleri brunch var. Yalancı cennet görünümünde olan Park Orman’ın içindeki dört bardan biri olan Urban
Bug Lounge bu kış Nişantaşı’nda açıldı. Restoran, cafe, bar kimliği taşıyan Urban Bug’lerin ikincisi Park Orman’da. Amaç ‘lounge’ sıcaklığı, rahatlığı ve müzik anlayışını birleştirerek bir keyif merkezi oluşturmak. Haftanın yedi günü açık olan Urban Bug Lounge, Park Orman’ın genel müzik akışına da yön veriyor. Eğlence merkezinin Arena bölümünde yer alan Face Bar, işletmeci Gürhan Ersin tarafından daha çok iş çıkışlarında bir akşamüstü barı ya da hafta sonları buluşma mekanı olarak düşünülmüş. Zengin bir içki mönüsüne sahip. Havuz Bar ise barbekü seçeneği ve soft içecekleriyle gün boyu Park Orman keyfini yaşamak isteyenlerin tek adresi. Harley Davidson tutkunlarını da unutmayan Park Orman, gelenlerin amfitiyatronun içinde keyifle içkilerini yudumlamaları için bar yapmayı ihmal etmemiş. Artık İstanbul’da bulunmayan ormanın tertemiz havasını ciğerlerine çekmek isteyenlerin 1100 metrelik Turkuaz Park Orman parkurunda koşu, yürüyüş ve egzersiz yapmaları mümkün. İsterseniz bu yürüyüş sırasında Park Orman eğlence ekibi yanınızda oluyor. Yıldızların altında film galalarını izlemek isteyenler de Fida Film’in organizasyonuyla her pazar saat 22.00’de amfitiyatroda buluşuyorlar. Büyük yastıklar üzerinde içkinizi yudumlayarak vizyona girecek filmleri seyretmek keyif veriyor. Rezervasyon için Park Orman’ın telefon numarası (0212) 328 20 00.
Sezon yarılandı, nedense Laila’daki atılım sürüyor. Esra Çavuşoğlu’na ait olan ve Laila’nın girişinde yer alan Circus-Lounge’a bir ortak geldi. Levent’in ünlü kebapçısı Venge. Meze ve kebapları, hesaplı fiyat politikası, davetleri, başarılı basın ve halkla ilişkiler danışmanı Dilek Terzioğlu ile birlikte Venge de artık Laila’da. Bu arada balık restoranı Çapari ve Cafe de Paris, Laila’da yer alan yeni restoranlar oldu. Ama bence Cafe de Paris fiyat politikasına dikkat ederse iyi olur. Kısa sürede Laila içinde ‘in’ duruma geçen Gatto, sahile yakın bir VIP bölüm açtı. Buraya öyle herkes giremeyecek. İşletmeci Ergun Yıldız yaklaşık 50 kişilik bu bölümün korumalarla ayrıldığını, çok
özel davetlerin yanı sıra partileri kabul edeceklerini söyledi. Hafta sonları ise özel konukları ağırlayacaklarmış. Gatto VIP hoş olmuş doğrusu. Dekorasyonu, sosyetenin güzel kadınlarından Sedef Bozok yapmış.
Cuma akşamı 19.20 uçağı ile Bodrum’a uçtum. Seda Sayan’ın, Club M içinde yer alan Samba’daki galası için. Valla krizden söz etmeyin bana. 10 dakika arayla Bodrum’a iki uçak birden indi, CIP Salonu’nda de oturacak yer yoktu. Beşiktaş Kulübü Başkanı Serdar Bilgili, Amerika’da yaşayan Ali Gürsoy, Hasan, Süleyman Kosif, Dilek-Mehmet Hanif, Sezer İnanoğlu ile yeni sevgilisi Zeynep ve daha kimler vardı, kimler. Seda Sayan 3 saat süren konserinde muhteşem bir performans sergiledi. Tüm İstanbul salondaydı. Seda’nın menajeri Stelyo Pipis, sırdaşım İsmail Akkaya, Yavuz Samancı ve ben birlikteydik. Bülent Ersoy ve Müzeyyen Senar’ın fasıl yaptığı, İbrahim Tatlıses’in sahne aldığı gece bile böylesine bir kalabalık görülmemiş. Patron Yavuz Samancı ve işletme müdürü Sibel Barış
çok mutluydular. İrma-Nurhan Çıtak, modanın duayeni Canan Yaka ve yakışıklı iş adamı eşi Ergin Tanca, Meral-Hasan Kosif, Füsun-Süleyman Kosif, Özlem Yıldız, Ece Erken, Kanal D Genel Müdürü
Murat Saygı, Faruk Bayhan, modacı
Muzi Karaata ve ‘Elifnağme’ Elif Güvendik aileleriyle eğleniyorlardı. Seda, Canan
Yaka imzalı iki muhteşem tuvalet giydi. Ortalığı kırıp geçirdi. Sadece Türk Sanat Müziği’nden değil, kendi albümünden
ve günün popüler parçalarından da oluşan muhteşem bir konser verdi. Bu arada
Seda Sayan’dan önce sahne alan Birebir Şov’un konukları çok eğlendirdiğini belirtmeliyim. Evet efendim, bu pazar da bu kadar. Hoş kalın, hep mutlu yaşayın.
Yazara e-mail: