AKINTIYA KARŞI KÜREK ÇEKME DEVRİ

Bir konuda herkesin savunduğu fikrin aksini savunursanız, dikkat çekersiniz.
Köşe yazarları arasında yaygın bir taktiktir bu, genellikle amacına da ulaşır.
Şimdi magazin dünyası da keşfetti bu taktiği ve gayet iyi kullanıyor.
Mesela Sıla’ya şiddet vakasında, Tuğba Ekinci Ahmet Kural’a destek verdi, bir sürü yerde haber oldu.
Sıla’ya destek veren insanlar, sayıca daha fazla oldukları ve normali savundukları için Ekinci kadar haber olamadılar.
Şimdi benzer bir durum Didem Soydan için geçerli.
Herkesim Kerimcan Durmaz’a yüklendiği bir dönemde ona destek vererek, gündemden pay çıkardı.
Desteğinin hukuki bir bedeli yok, çok zor ama Kerimcan’ın o videoyu bilerek paylaştığı ispatlansa “Ben arkadaşıma inandım” der, çıkar işin içinden.
Eskiden akıntıya karşı kürek çekilmez denilirdi, devir akıntıya karşı kürek çekip, haber olma devri...

İvana Sert şarkıcı olabilir mi?
İvana Sert bir şarkı yaptı, parçadan çok, yapılan tanıtım konuşuldu, halen de konuşuluyor.
Başlıktaki soruya cevap vereyim, bu ülkede öyle isimler şarkıcı oldu ki, Sert de elbette şarkı söyleyebilir.
3-5 gündür Sert’in konservatuvar mezunu olduğu da yazılıp çiziliyor ama geçmişte hiç öyle bir bilgi yok.
16 yaşına kadar piyano, bale eğitimi aldığını ama sonra manken olmayı tercih ettiğini ve güzellik yarışmalarına katıldığını anlatmış Sert.
Sonuçta insanlar her zaman aldıkları eğitime göre bir hayat kurmuyorlar.
Satırları hepimizin gönlünde taht kurmuş bir isim olan Oğuz Atay, İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği mezunudur mesela.
Garip ama Yılmaz Erdoğan tiyatro yüzünden inşaat mühendisliği, Orhan Pamuk da yazma hevesiyle, mimarlık eğitimini yarıda bırakmıştır.
Yani diploma şart değildir bazı işleri yapabilmek için...

İşini ciddiye almak
Tan Sağtürk’ün İz TV’de ekrana gelen belgesellerini seyrediyor musunuz?
Daha önce de ekrana gelmiş işler bunlar ama her seferinde aynı ilgiyle seyrediyorum.
Bazen Anadolu’da yerel dansları anlatıyor bize, bazen Tan Sağtürk Akademi’de öğrenim gören çocukları dansın başkentlerine götürüyor.
Nereye giderse gitsin, ciddi bir adam Sağtürk, disiplin konusunda da tavizsiz bir havası var.
Acaba gerçekten hep böyle mi diye merak ediyordum, son üç haftada, iki ayrı şubesini ziyaret etmem gerekti.
İnsanların para vererek ya çocukları ya da kendilerinin sanat eğitimi aldığı bir yer, görece daha rahattır diye düşünmüştüm, yanılmışım.
Bildiğiniz tam bir kolej disiplini kurulmuş, düzen büyükler için de, küçükler için de aynı şekilde işliyor.
Sağtürk, özel hayatında ne kadar ciddi bilemem ama işini fazlasıyla ciddiye alan bir adam olduğu kesin...

Maymunluklar azalır biraz!
Instagram yeni bir karar almış ve artık fotoğraflardaki beğeni sayısını sadece fotoğrafı paylaşanlar görebilecekmiş.
Çok sevindim bu karara. İnsanlık uzun zamandır karakteri, eğitimi, yetenekleri üzerinden değil sosyal medyada sahip olduğu takipçi ve aldığı beğeni sayısıyla övünür olmuştu.
Başkalarına, daha başkalarının sizi ne kadar beğendiğini göstermek ve o beğenilerden değer bulmak, ne acınılası bir durum değil mi?
İnsanlık kendini düzeltemediği için sosyal medya devi kendini düzeltiyor ki, bu maymunlukların azalması anlamına da geliyor biraz..

Allah’ım nasıl hayatlar bunlar...
Genç bir kadının cinayet zanlısı yakalandı, ifadesinde öldürdüğü kadın tarafından kiralık katil olarak tutulduğunu anlattı.
İlginç bir üçüncü sayfa haberinden çok daha fazla sayıda dram barındırıyor aslında bu haber.
Parklarda yatıp kalkan bir kiralık katil düşünün...
Kendini öldürmesi için onu tutan kadına aşık oluyor, bu duygusunu da “Hayatta hiç kimse bana onun kadar iyi davranmamıştı” diye açıklıyor.
“İnsan aşık olduğu kadını öldürmez” diyenler çıkabilir ama aşık olduğu kadın, ısrarla onu öldürmesini istiyor.
Sonra kadının yaşadığı artık nasıl bir travmaysa, kiralık katiline, kendini öldürdükten sonra ne yapacağını soruyor.
Kiralık katil de intihar edeceğini söylüyor.
“Burada değil, git başka yerde intihar et” diyor kadın, aynı evden çıkacak, bir kadın ve bir erkek cesedinin yol açabileceği aşk dedikodusu, ölerek vermek istediği mesajı gölgelemesin istiyor yani.
Başka detaylar da var olayda, mesela Pendik’te birine gidip cinayet silahını satın alıyorlar.
Maktul ve katilin birlikte cinayet silahı satın aldığı kaç vaka vardır acaba dünyada?
Bazen iki satır haberin içinden bir sürü dram çıkıyor hayata dair.
Aslında bizim son olarak okuduğumuz şeylerin başlangıcı da o dramların içinde saklı...