NOTO’DA FERRAGNI ETKİSİ!

İtalya, markalaştırmayı en iyi bilen ülkelerin başında gelir her daim. Kendi kültürleri, turizmi ve tasarımcıları derken, şimdi de blogger’larını marka haline getiriyor. Ferragni, bu akımın öncülerinden... Şöhretiyle gittiği her yerde Oscar ödüllü isimlerden bile daha fazla ilgi çekiyor. Geçtiğimiz hafta ‘rüya gibi’ denilen cinsten bir düğünle dünyaevine girdi. Bizim medyadan olay, ‘Her şeyi bedavaya getirdiler’ gibi görüldü. Ama işin kodları farklı. İtalya devleti, fenomenleri üzerinden yeni bir turizm bölgesini sahneye sundu!

Kaderi değişti

İtalya’nın en az turist alan yerlerinden biridir Noto. Ülkenin güneyinde, geri planda kalmış, Sicilya’da, unutulmuş bir yer. Kaderi, devlet desteğiyle 15 milyon takipçili fenomenin burada evlenmesiyle bir gecede değişti. Onlar evlenirken, az gelişmiş Noto’yu da dünya turizmine sundular. Düğünün her anından yararlanan bir kurgu hazırlandı. Eskilerin iyi ama şimdilerin konforsuz algılı Alitalia’sıyla başlayan seyahat boyunca, dev maskotlar ikiliye eşlik etti. Sokaklar, evler ve yemekler her paylaşıma girdi. Neticede bol çift tıklı ve milyon izleyicili bir düğünle Ferragni kadar, Noto da konuşuldu. Düğünün üzerinden henüz bir hafta geçmesine rağmen, oteller fiyatlarını katlayıp, 2-3 ay sonraya rezervasyon verecek duruma geldi. Şehrin esnafı, düğünü sembol yapıp, hediyelik eşyalar satmaya başladı. Ferragni de oradan Verona’daki geleneksel Intimissimi Show’a katılıp, dünya basınında boy gösterdi...

Yeni medya fırsatı

İtalya, bir blogger’ıyla yeni bir turizm bölgesinin ve havayolu markasının algı yönetimini gerçekleştirdi.

Bizim fenomenler hâlâ bilinen yerlerlerde, yerel takipçiye yönelik iş yapıyor. Ferragni kadar etkili, bir Nusret’imiz bulunuyor. NBA’de sadece bir sezon geçirmesine rağmen, isminden de sebep sempatik bulunan Cedi Osman’ımız var. Ve dizilerle şöhreti sınırları ülkeyi aşmış oyuncularımız! Tabii ki takipçileri Ferragni etkisinde değil.

Yine de yeni medyanın hızlıca tüketime dönüşen bu yanından yararlanmak, önemli bir fırsat, değil mi?

Şımarık, kötü niyetli bir adam!

Geçtiğimiz hafta lüks seyahat fenomeni Justin Ross Lee, Türkiye’deydi. Sevgilisiyle dünyayı gezen ve aşırı lüks paylaşımlar yapan şımarık bir adam. Yeşilköy’deki bir otelin suitinden iki paylaşım yaptı. Seyahati sırasında hikayesinde Türk havacılık markalarına garezi varmışcasına davrandı.

İnince, Atatürk Havalimanı’nı hiçbir sebep olmadan kötüleyici bir paylaşım yaptı. Dönerken de sayısız ödüle sahip CIP Lounge’a yine nedensiz bir şekilde olumsuz bir yazı yazdı. Uçakta koltuğa düşürdüğü telefonu kurtarmaya çalışan yetkiliyi çekip, havayolunu iğneledi.

Burada kötü hizmet varsa, tabii ki en ağır şekilde bunu yapabilir. Ama üçüncü havalimanına taşınmadan önce birçok ödülü bulunan Atatürk Havalimanı ve CIP Lounge’a eleştiriler yapması, koltuğa kaçan telefonu anlatırken uçak veya koltuk üreticisini değil de havayolunu suç-laması, pek manidar geldi.

Acaba bu basit şımarıklık mı, yoksa sponsorluk anlaşması aldığı Emirates’e şirin görünme çabası mı, pek anlam veremedim!