Yılmaz Erdoğan, bugün vizyona giren yeni filmi ‘Kelebeğin Rüyası’yla beşinci kez yönetmen koltuğuna oturuyor. 1940’larda geçen dönem filminde Behçet Necatigil’in iki öğrencisinin; iki genç şairin hazin öyküsünü anlatan Erdoğan filmle, bundan önceki beyazperdedeki başarılı projelerini devam ettiriyor. Ancak komedi ağırlıklı bir filmografiye sahip Erdoğan, ilk kez ‘Kelebeğin Rüyası’nda başından sonuna kadar dramla yoğrulmuş bir filme imza atıyor. Başrollerini Mert Fırat’la Kıvanç Tatlıtuğ’un paylaştığı ‘Kelebeğin Rüyası’ndan yola çıkarak, Erdoğan’ın önceki filmlerini hatırlayalım.
‘Organize işler’ (2005)
Yılmaz Erdoğan bu filmde mekân değiştirip, taşradan metropole; İstanbul’a uzandı. Tolga Çevik’in canlandırdığı Süpermen Samet’in dolandırıcılık yapan Asım Noyan’la (Yılmaz Erdoğan) tanışmasından sonra gelişen olayları konu alan film, suç dünyası, mafya ve sıradan insan karşılaşmaları sunan komedisiyle çok sevildi. Replikleri gösterimde olduğu dönemde ezberlenen film, gişede de başarılı oldu ve 2.6 milyondan fazla izleyiciyi salonlara çekti.
‘Vizontele Tuuba’ (2004)
İlk filmin başarısının ardından aynı yerde, aynı karakterlerle öyküyü 6 yıl ileriye taşıdı. Dolayısıyla yıllardan 1980’e gelince film, darbe döneminde geçen bir hikaye anlattı. Ana oyuncu kadrosuna Tarık Akan ve Emin’in aşık olduğu kız rolünde Tuba Ünsal’ın katıldığı film, köylünün yaşadığı ideolojik çatışmaları konu alıyordu. İlk filmin gişe başarısını sürdüren yapım, Yılmaz Erdoğan’ın yönetmenlik kariyerinin emin adımlarla sürdüğünü kanıtladı.
‘Neşeli Hayat’ (2009)
Film, bir alışveriş merkezinde Noel Baba olarak iş bulan ama Noel Baba’nın ne olduğunu bile bilmeyen Rıza Şenyurt’un maddi güçlüklerle dolu mücadelesini, ailesini ve mahallesini konu alıyordu. Başrollerde Rıza’yı canlandıran Yılmaz Erdoğan’ın yanı sıra Ersin Korkut ve Büşra Pekin’i izlediğimiz film, sevimli, izleyicisine karakterlerini sevdiren çok başarılı bir filmdi. Hatta Erdoğan’ın filmografisinin en tepesine yerleştiği de söylenebilir. Ancak nedense film gişede iyi gitmesine rağmen beklendiği kadar izleyiciyi salonlara toplayamadı ve 1 milyon barajını az farkla geçebildi.
‘Vizontele’ (2001)
Yılmaz Erdoğan yönetmenliğini Ömer Faruk Sorak’la üstlendiği bu filminde 1970’ler Türkiye’sinden; doğudan bir manzara sunuyordu. Film, televizyonun doğunun bir ilçesine gelmesini konu alan bir hikaye etrafında dönüyor, teknik işlere hakim, ilçenin eksantrik adamı Emin’i ise Erdoğan canlandırıyordu. ‘Vizontele’, komediyle sosyal gözlemi birleştiren, diyalogların ve sevilen karakterlerin öne çıktığı bir film olarak akıllarda yer etti. Diğer önemli rollerde Demet Akbağ, Altan Erkekli ve Cem Yılmaz’ı izlediğimiz film, dönemin gişede başarılı olan yapımlarından biriydi.
BUGÜN ViZYONA GiREN 2 FiLM
1- KELEBEĞİN RÜYASI
Yönetmen: Yılmaz Erdoğan
Oyuncular: Kıvanç Tatlıtuğ, Belçim Bilgin, Mert Fırat, Yılmaz Erdoğan
KONU: 1941 yılının Türkiye’sini, II. Dünya Savaşı dönemi ve mükellefiyet günlerini yansıtan film, iki genç şairin hayatla ama en çok da aşkla olan mücadelesini anlatıyor. Aşk, şiirin de hayatın da başrolünü üstleniyor ve film, şairlerin altın çağı olan yıllarda adım adım gelişen bir aşkı aktarıyor.
2- AŞK SEANSLARI
The Sessions
Yönetmen: Ben Lewin
Oyuncular: John Hawkes, Helen Hunt, William H. Macy IMDB Notu: 7.3
KONU: 38 yaşındaki yazar ve şair Mark O’Brien, küçük yaşta geçirdiği felç sebebiyle yapay solunum cihazına bağlı yaşamaktadır. O yaşına kadar hiçbir kadına temas etmemiş ve bakir kalmıştır. Terapistlerinin yardımıyla profesyonel bir ’seks vekili’ olan Cheryl ile tanışır.