Los Angeles, ilk kez giden birinde “Bu muymuş?” sorusunu tetiklese de, herkese bir ömür boyu yetecek eğlenceliklerle dolu. Geniş bir alana yayılı kenti hakkıyla keşfetmek için bir araç şart. Dünyanın dört bir yanından ünlü olma hayali kuranların akın ettiği kentte insan ilişkilerine de bu beklenti yön veriyor
Hesaplar Los Angeles’ta yaşayan her altı kişiden birinin yaratıcılık gerektiren bir işte çalıştığını gösteriyor. Hesaba, Hollywood ‘Şöhretler Kaldırımı’nda, çeşit çeşit film kahramanlarının ucuz kostümleri içinde, turistlerle 1 dolar karşılığında fotoğraf çektiren Amerikalılar dahil midir bilmiyorum.
Kabul ediyorum Los Angeles, ilk kez ve 3-4 günlüğüne giden birini kolay kolay içine almaz. Ama bir kez yaşamaya başladınız mı orada, bağımlılık yapar, kolay kurtulamazsınız. 18 milyon nüfuslu, dev bir bölgeyi işaret eden LA, New York’tan sonra ABD’nin ikinci büyük kenti. Sinema, TV, video oyunları, müzik ve porno sektörleriyle, ‘dünyanın eğlence başkenti’ tanımınını, Los Angeles’ın medar-ı iftiharı Hollywood’dan daha fazla hak eden bir yer dünyada yok.
Yıl boyunca 20-30 derece arasında seyreden hava sıcaklığıyla taçlanan müthiş iklimi, Los Angeles’ı ayrıca tüm ABD çapında arzulanan bir kent haline getiriyor. Ancak geniş bir alana yayılan kenti keşfedebilmek için emek harcamanız ve altınızda bir araç olması gerekiyor.
Los Angeles ve onun özelinde Hollywood’da 35 Avrupalı gazeteciyle birlikte mevcudiyetimin nedeni, Chevrolet’nin genç yetenekleri keşfetmek adına 2007’den bu yana Avrupa’da düzenlediği ‘Genç Yaratıcı Chevrolet Ödülleri’nin töreni. Chevy, Los Angeles çevresinde dört güne yayılan güzel bir program hazırlamış. O programdan yola çıkarak eleğimden geçenleri aktarıyorum:
HOLLYWOOD BULVARI
Anıt yapıları ve kültürel imkanlarıyla Los Angeles’ın en turistik bölgesi. ‘Şöhretler Kaldırımı’, Grauman’s Chinese Theatre, Oscar ödüllerinin dağıtıldığı Dolby Theatre (Eski Kodak), bulvar üzerinde yer alıyor. Kaotik yaya trafiğinin nedeni Şöhretler Kaldırımı’nda ünlü yıldızlarıyla hatıra fotoğrafı çektiren turistler. Tabii bu sirkülasyon, hediyelik eşya dükkanlarında astronomik fiyatlar şeklinde cüzdanlara yansıyor. Bulvarda adım başı karşınıza tur satmak isteyenler çıkıyor. Onlardan biri soru üzerine Türk olduğumu öğrenince “Hey adamım, lideriniz Atatürk’ü biliyorum. Tam bir mo***f**r’mış” dedi. Konuyu hemen Ermeni techirine getirince de, “Bunun yeri kaldırım değil” diye düşünerek kaçtım.
Hollywood Bulvarı, kentin en turistik caddesi. Çakma film kahramanlarıyla fotoğraf çektirmenin bedeli 1 dolar.
SUNSET STRIP
Otelimiz Andaz, kenti bir baştan diğerine kat eden 35 kilometrelik Sunset Bulvarı’nın, 2.5 kilometrelik Sunset Strip hattındaydı. Buradaki Whisky a Go Go, Roxy gibi kulüpler Doors, Guns N’ Roses, Skid Row, Poison’ın şöhret merdivenlerine ilk tırmanmaya başladığı mekânlar. Rolling Stones, The Who, Led Zeppelin gibi grupların konakladığı Andaz’da gecelik oda fiyatları 250 dolardan başlıyor, 7 bin dolara kadar çıkıyor. Kendinizi yeterince Rock N’ Roll hissediyorsanız, bu otelden daha iyisini bulamazsınız. Los Angeles’a hakim terası, havuz partilerine sahne oluyor. Ancak adımınızı dışarı attığınızda, belli bir saatten sonra sokakların tekinsiz hali ürkütüyor.
Gece kulüplerinin 02’de kepenk indirmesi, bünyede “Haydaaa” efektini tetiklerken, açık bir kulüp için danıştığımız Hollywoodlular’ın, “Eğlenmek istiyorsanız New York’a gidin” şeklindeki tepkisi ağzımızın payı oluyor.
Otele bir dakika yürüyüş mesafesindeki Saddle Ranch, beslenme saatinde otantik Amerikan tarzını benimseyenlerin uğrak yeri. Rezervasyonda fayda var. Bir saatten sonra mekanik boğanın üzeri çakma rodeo yapanlardan geçilmiyor. Mekan ‘Sex and The City’ ve başka Hollywood yapımlarında da set işlevi görmüş.
En iyi Griffith Rasathanesi’nden görülen Hollywood işareti, 1923’te kurulan yeni yerleşimin reklamını yapmak için dikilmiş. Orijinali Hollywoodland olan işaretteki dört harf daha sonra sökülmüş. Hollywood romantizmini daha iyi sembolize eden başka bir anıt yok.
UNIVERSAL STÜDYOLARI
Mutlaka bir gününüzü Universal Stüdyoları’na ayırın. Tam gün giriş 80 dolar ama karşılığını fazlasıyla alacaksınız. Dönemine göre günde 15-50 bin turistin ziyaret ettiği Universal’de şanslıysanız, gerçek bir filmin çekimlerine de denk düşebilirsiniz. Say say bitmeyecek atraksiyonlar arasında ‘Sapık’ filminde Norman Bates’in annesiyle yaşadığı ev, King Kong’un anavatanı Kurukafa Adası, Jurassic Park, tur otobüsüne Jaws saldırısı ve Transformers 3D bulunuyor. Bu sonuncusuna katılabilmek için kalp sağlığınızın iyi olduğunu taahhüt etmeniz gerekiyor. Setlerde elinizi attığınız eşyaların aslında içi boş birer maket olduğunu da göreceksiniz.
SANTA MONICA PLAJI
Santa Monica, Los Angeles’ın hemen dibinde ayrı bir kent. Kumsalı, Los Angeles sınırları içinde Venice’i de içine alacak şekilde uzuyor. Kumsal, -iklim sağolsun- yılın her mevsimi dolu. Sörfçüler, cimnastik aletlerinde kas yapan gençler, kumda, çimende uzanmış evsizler ve turistlerle dolu. Bu hat, hayatımda gördüğüm en ‘bisiklet dostu’ yer. Zamanınız varsa, tam bir gününüzü Santa Monica/Venice Plajı hattına ayırın. Kiralayıp ya da bisikletli turlardan birine katılıp, boylu boyunca katedin. Kaliforniya’da tıbbi amaçlı marihuana kullanımı serbest. Sahildeki dükkanlarda, önce gerçek doktorlar muayene ediyor ardından malum...
VENICE
ABD’nin Venedik’i diye adlandırılan Venice, Los Angeles’ın bir ilçesi diyelim. Tütün milyoneri Abbot Kinney’in Venedik’e özenerek kurduğu mahallede İtalyan kentindeki kanallar var. Aslında kanalların, bataklık bölgenin suyunu tutması gibi fonksiyonel bir işlevi var. Zamanında düzenlenen Venedik’teki gibi gondol sefalarının yerini tekne gezileri almış olsa da, bisiklet turunuzun kapsamına Venice’i de alın.
CHEVROLET VOLT’LA HOLLYWOOD TURU
Chevrolet etkinliğindeki tek Türk olarak, benim gibi ülkelerinin tek temsilcisi olan İspanyol mimar/gazeteci Juana Molina ve Sloven gazeteci Jure Rejec’le Los Angeles günlerimi daha eğlenceli kılmak adına arkadaş oldum. Chevrolet’nin emrimize amade ettiği Volt’u birlikte, şirketin belirlediği rotada 70 km. yol yaptık. Chevrolet’nin ödüllü hibrid modeli Volt, konforuyla dikkat çekiyor. Yol bilgisayarı, sürücüsünün her türlü navigasyon ve pratik ihtiyacını karşılıyor. 70 km.’nin büyük bölümünü otomobilin bataryalarından elektrikli olarak kat ettik. Bataryanın tükenmesinin ardından 70 km.’nin sonunda tükettiğimiz benzin yalnızca iki litreydi. Bir otomobil uzmanı değilim, bu yüzden Volt hakkında ahkâm kesmeyeceğim.