Samsung’un Galaxy Camera’sı Android işletim sistemiyle fotoğraf makinesini birleştiren yepyeni bir segmenti işaret ediyor. Çekilen fotoğrafı anında paylaşabilen, bir tabletin bütün gücüne muktedir Galaxy Camera, profesyonel fotoğrafçıları da cezbedecek kapasitede
Faaliyet gösterdiği neredeyse her alanda lider olan Samsung, fotoğraf makineleri konusunda bir türlü istediği başarıyı yakalayamıyordu. Güney Kore şirketi bu kez kamera sektöründe taşları yerinden oynatacak, diğer üreticileri de benzer aletler üretmeye zorlayacak yepyeni bir ürünle karşımızda: Galaxy Camera.
Android işletim sistemiyle, iyi bir fotoğraf makinesini aynı bünyede buluşturan Galaxy Camera, geçen perşembe Samsung Electronics Türkiye Başkanı Sung Yong Hong tarafından bir grup gazeteciye tanıtıldı.
Elimden düşmüyor
Test için edindiğim Galaxy Camera’yı altı gündür elimden düşürmüyorum. Sürekli fotoğraf çektiğimden değil; 4.8 inçlik ekranıyla Android 4.1’in diğer tüm nimetlerini de sömürdüğümden... Utanmasam bluetooth kulaklık ve Skype’la, telefon olarak da kullanacağım.
Sung Yong Hong, Galaxy Camera’yı Türkiye’ye şu ifadelerle ilan etti: “Galaxy Note ile başladığımız ‘yeni bir ürün segmenti yaratma’ vizyonumuz doğrultusunda, tüketicilerin hayatına zenginlik katacak yeni teknolojiler geliştirmeye devam ediyoruz. Galaxy Camera’yla da yepyeni bir ürün kategorisi oluşturuyoruz. ‘Bağlantılı Kamera’ kullanıcılara istedikleri yer ve zamanda canlı ve yüksek kalitede fotoğraf/video çekerek, bunları sosyal ağlarda ya da sevdikleriyle paylaşabilme olanağını sağlıyor.”
Yani Galaxy Camera, çektiği fotoğrafı hemen sitesine taşımak isteyen blogger’lar ve sosyal ağlarda paralel bir yaşam sürenler için biçilmiş kaftan.
Fotoğraf Servisi etkilendi
Galaxy Camera’yı denediğimi duyan Yurttaş Tümer liderliğindeki Milliyet Fotoğraf Servisi, benden bir demo istedi. Gösteri sırasında gözleri faltaşı gibi açılan ekip, Galaxy Camera’dan etkilendiğini açıkça beyan etti; Yurttaş kendisi için bir alışveriş operasyonuna başladı.
Galaxy Camera, fotoğrafları 3G ve Wi-Fi üzerinden anında paylaşabiliyor. Fotoğraf veya videolar, Android uygulamalarıyla işlenip, montajlanabiliyor. Kalbinde 4 çekirdekli güçlü bir işlemci olan Galaxy Camera’da 35 fotoğraf düzenleme aracı var. Kullanıcının bu işlemler için tablet ya da bilgisayara ihtiyacı yok!
Galaxy Camera’nın bünyesinde gelen Instagram’ın, paylaşımcı sevgi kelebeklerini ayrıca tavlayacağına eminim.
21x optik zum, 23 mm geniş açı, F2.8~5.9 lens başarılı. 16M BSI CMOS sensör, yeterli kalitede fotoğraflar elde ediyor. Smart Mode’da aksiyon dondurma, makro, manzara, en iyi yüz, seri çekim, gün batımı, panorama gibi 15 farklı mod ve ayar bulunuyor. Panorama modu, daha önce denediğim kompakt makineler içinde bir adım önde.
Galaxy Camera’nın beğendiğim özelliklerinden biri de Expert Mode. Bu modda, fotoğraf makinesinin ayarlarına gayet profesyonel müdahalelerde bulunabiliniyor, olası sonucu önizlemeyle aynı anda görebiliyorsunuz.
Note II’nin sevilen ‘Paper Artist’ uygulaması da Galaxy Camera’da yer edinmiş.
Bu arada cep telefonu operatörleri, Galaxy Camera’nın kontratlı satışlarına da başladı.
SOKAK FOTOĞRAFI NASIL ÇEKİLİR?
Londra’daki mükemmel aydınlatma koşullarına sahip, kontrollü, sakin stüdyosundan çıkıp, İstanbul’un renkli ve kaotik sokaklarına uzanan usta fotoğrafçı Andy Barter, mükemmel kareyi yakalamak için sezgilerine güvenmek zorunda olduğunun farkındaydı.
Panasonic’in ‘Changing Photography’ projesi kapsamında bir Lumix G5 ve boy boy objektifle İstanbul’a gelen Andy, ışığın peşinde koşmak yerine rahat ve spontane çalışmaya başladı. Kısa süre sonra kendini sokaklarda yatarken, gemilerden sarkarak fotoğraf yakalamaya çalışırken bulmuştu. Sonuç ortada!
Andy Barter sokak fotoğrafçılığınızı geliştirecek şu tavsiyelerde bulunuyor:
Çok çekmekten korkmayın: Pikseller ücretli değildir. Ne kadar fazla kare çekerseniz güzel bir tesadüf ve mükemmel kareyi yakalama şansınız o kadar artar.
Deneyimlerinizi hatırlayın: Işığa göre konumunuz neydi? Günün hangi saatiydi? Nasıl bir lens kullanıyordunuz? Hangi açıdan çekim yapmıştınız? Tüm bu faktörleri göz önünde bulundurarak başarılı bir fotoğraf çekme şansınızı yükseltirsiniz.
Kurcalamaktan korkmayın: Fotoğrafçılık bir öğrenme deneyimidir ve ancak hata yaparak daha iyiye ulaşabilirsiniz.
Sadece göz hizasından çekmeyin: Alçak açıları deneyin. Yüksek noktalardan çekin.
Makineniz hep yanınızda olsun: Fotoğraf makinenizi günlük koşullarda kullanarak fotoğrafçılığınızı çok daha hızlı geliştirebilirsiniz.
Aksiyona yakın olun: Sadece yakınlaşarak gerçek ifadeleri ve mükemmel kareyi yakalayabilirsiniz.
El titremesi en büyük düşmanınızdır: Fotoğraf çekerken sakinleşin ve yavaş nefes alın. Fotoğraf makinenizi sabitleyebileceğiniz yerler arayın ve onu sıkı tutun. Deklanşöre de hızlı basın.
Hızlı düşünün: Ayarlarınızla çok fazla uğraşırsanız fotoğrafını çekeceğiniz kişi yorulabilir veya sıkılabilir. ISO ve mod gibi ayarları önceden hazırlayın.
ANDY BARTER ANLATIYOR: “Gezinirken çekişmeli bir futbol maçı yapan çocuklara rastladım. Bu çocukların benim fotoğraf çekmemi beklemeyeceğini bildiğimden hızlı hareket etmeliydim ve G5’in art arda çekim özelliği doğru fotoğrafı yakalamamda çok yardımcı oldu. Sokağın atmosferini yansıtmak istediğimden serbest açılı LCD ekranını kullanarak fotoğrafı çok düşük açıdan çektim. Böylece oyunu izleyen ve çamaşır asan insanlarla eşsiz bir perspektif yakalayabildim.”