946’YLA GELECEĞE DÖNÜYOR
Vespa, 1946’da geliştirdiği ilk ürünü MP6 prototipi üzerinden geliştirdiği 946’yı geçen hafta tüm dünyayla aynı anda Türkiye’de tanıttı. Eskiyle yeninin kusursuz şekilde bir araya geldiği 946’nın tek göze batan tarafı, 9 bin 720 euro’luk etiketi
Bugün dünyada 17 milyondan fazla aracıyla sokaklarda olan Vespa, “Yalnızca geçmişi yaratanlar geleceği inşa edebilir” diyerek, 946 tasarımıyla gelenekle yeniliği bir araya getirmiş.
Orijinal fikre iliklerine kadar bağlı kalan Vespa, 946’yı markanın tarihinde ilk kez alüminyum alaşımla süslemiş. Köklerindeki asaletten aldığı stili ve zerafet değerlerini bir araya getiren Vespa 946, scooter dünyasındaki lüks markaların seçkinliği içinde ön plana çıkıyor. Bu, geçmişle geleceği ustaca harmanlayan stilin yanında 125 cc’lik bir motosiklet için hayli yüksek diyebileceğimiz 9.720 euro’luk satış fiyatından da anlaşılabiliyor.
“Gülü seven dikenine katlanır” lafını “Arıyı seven iğnesine katlanır”a çevirece-ğiz zira ‘vespa’, İtalyanca eşekarısı demek.
Tüm Vespa tarihinde olduğu gibi Vespa 946’nın da teknik olarak ayırt edici özelliği yekpare çelik/alüminyum gövdesi. Kullanılan malzemeler, onu dünyadaki diğer iki tekerlekli araçlardan ayırıyor.
Geleneksel olarak ‘küçük gövde’ (mevcut LX ve S serileri) ve ‘büyük gövde’ (GTS ve GTV serileri) olarak ikiye ayrılan Vespa ürünleri, şimdi ilk defa bu kategorilere girmeyen yeni bir araçla karşımıza çıkıyor. Klasik hatlara atıfta bulunan 946, bir çeşit ‘geleceğe dönüş’ hareketiyle mola veriyor.
Alüminyum bir destek üzerine yerleştirilen seleyse sıra dışı bir tasarıma sahip olmasıyla, işlevselliğinin yanı sıra Vespa 946’nın özel tasarımına da layığıyla hizmet ediyor. Alüminyum
döküm bir desteğe menteşeli olan sele, ince su geçirmez kumaştan üretilmiş.
Tümüyle LED olan lambaları da yine Vespa 946’nın ayırt edici özelliklerinden.
Üst düzey güvenlik
Maksimum güvenliği amaçlayan fren sistemi, çift diskli ve özel bir yazılıma sahip bir üniteyle kontrol edilen iki kanallı bir ABS sistemiyle tamamlanıyor. Vespa 946, arka tekerleğin kaymasını ve tutunma kaybını önleyerek her zaman optimum çekişi sağlayan gelişmiş bir elektronik sistem olan yenilikçi
ASR çekiş kontrolüyle donatılmış.
Vespa 946, teknolojik cephede de geleceğe bir pencere açıyor. Geleceğin motorlarındaki gelişimin çizgilerini taşıyor, daha düşük yakıt tüketiminin yanı sıra gaz ve gürültü emisyonlarında belirgin azalmayla karakterize ediliyor.
Tek silindirli, 125 cc, 4 zamanlı, 3 valflı, hava soğutmalı ve elektronik enjeksiyonlu bu motor, Piaggio Group’un scooter motorlarında geldiği son noktayı temsil ediyor. 946 motorunu karakterize eden yenilikçi 3 valflı zamanlama sistemi, silindirdeki yükleme hareketlerini optimize ederken aynı zamanda bujiyi optimum bir konuma yerleştirerek, yanma işleminin verimliliğini artırıyor ve dahili parçaların optimum şekilde soğumasını sağlıyor.
8.250 rpm’de maksimum 8.5 kW şaft gücü ve 6.500 rpm’de 10.7 Nm’lik maksimum torkuyla performans, yeni motoru kendi kategorisinde en üst sıraya yerleştiriyor.
Performanstaki önemli artışlara rağ-men, yakıt tüketi-minde mükemmel sonuçlar elde edilmiş: 50 km/s hızda menzil 55 km/lt (önceki nesil motora göre yaklaşık yüzde 30 daha fazla). Dahası, bakım aralıkları artık 10 bin km. noktasında planlanıyor.
Geçen cumartesi motosikletimle yol alırken Beşiktaş’ta, Taksim dolmuşlarının orada trafik çevirmeye takıldım. Kümelenmiş motosikletler, iki tekerliklere özel bir uygulama olduğunu gösteriyordu. Polisin en sol şeritte giden beni avlayıp çevirmesinde, kaskımın gizem yaratan siyah vizörünün bir etkisi var mıydı, bilmiyorum.
Trafik polisi, “Ehliyet-ruhsat lütfen” dediğinde, sık çanta değiştiren bir insan olarak aklımdan geçen, “Ruhsat n’olur çantamdan çıksın” cümlesi oldu. Sorun yoktu, polis belgelerimi kontrol edip yol verdi. Benden sonra çevirdiği motosiklet sahibininse ne ruhsatı, ne ehliyeti, ne kaskı ne de plakası vardı! Polis yalnızca ehliyetsizliğin cezasının 1.504 TL
olduğunu söyleyip, makbuz defterine uzanırken, ben gururla motosikletime kurulup, yoluma devam ettim.