Cadde'Kariyerim benim için yeni başladı'

'Kariyerim benim için yeni başladı'

05.02.2022 - 07:04 | Son Güncellenme:

Oyuncu, “O tarihi dövmecide dudağımın içine yazdırdım. Son bir yıldır oyunculukta tutkuluyum. Kariyerim benim için yeni başladı” dedi.

Kariyerim benim için yeni başladı

Ekin Mert Daymaz, iki sinema filmi ve bir dijital projeyle izleyici karşısına çıkmaya hazırlanıyor. 30’lu yaşlarla birlikte kariyerinde daha sağlam adımlarla ilerlediğini söyleyen oyuncu, “Son bir yıldır oyunculukta tutkuluyum. Öncesinde üzerine düşmedim açıkçası. Eskiden çok önemsememenin pişmanlığı var” diyor. Daymaz ile Fairmont Quasar İstanbul’da buluştuk, projelerini, kariyerini ve yaşadığı değişimi konuştuk.

Haberin Devamı

- Başrolünü üstlendiğiniz ‘Obsesyon’ filmiyle başlayalım. Senaryoyu okuduğunuzda sizi çeken ne oldu?

Alışılagelmişin dışında bir senaryosu var. Okuduktan sonra bayağı heyecanlandım ve bir an önce sete çıkmak istedim.

- Canlandırdığınız Mert karakterini nasıl anlatırsınız?

Çok güzel bir aşk hikayesi... Sevdiği kadın için her şeyini veren fakat hastalığı nedeni ile seyirciyi şoke edecek şeylere sürüklenen bir adam...

- Mert, Beren’e ilk görüşte aşık oluyor. Siz ilk görüşte aşka inanır mısınız?

Göreceli bir kavram ama genelde mutsuz sonla sonuçlanır. Biraz tanımak, ortak noktalara bakmak lazım. Ben buna inanıyorum.

- Aşk sizin için ne ifade ediyor? Hiç aşık oldunuz mu?

Herkes olmuştur bence. Aşk benim için tutku, bağlılık demek. Yaşadım mı çok uç noktada yaşarım. Bazılarına garip gelebilir ama suç ortaklığı, serserilik, bu terimler bana daha uygun.

Haberin Devamı

- Hikayeniz Hollanda’dan İstanbul’a uzanıyor. Yolculuğunuzu nasıl anlatırsınız?

Yolculuğumu anlatamayacak kadar küçüktüm Türkiye’ye döndüğümde (gülüyor). Babam Türkiye’yi tercih etmiş, buraya geri dönmüşüz. İyi ki de gelmişler. Amcalarımın, halalarımın, kuzenlerimin büyük bir kısmı hâlâ orada.

- Haliç Üniversitesi’nde fitness ve antrenörlük üzerine eğitim almışsınız. Spor tutkunuz devam ediyor mu?

Etmez mi hiç? Hayatımın her anında var spor... Bir bağlılık, bir tutku... Az önce aşkta da bahsettiğim gibi. Ama işte bunu da çok uç noktalarda yaşıyorum bazen, kaptırıyorum kendimi ve sakatlanıyorum (gülüyor).

- Aşk ve sporun sizin için tutku olduğunu söylediniz. Peki ya oyunculuk?

Son bir yıldır oyunculukta da tutkuluyum. İş geliyor, oynayayım geçeyim diye bakıyordum. Çok üzerine düşmedim açıkçası. Son bir senedir ama tam tersi, oyunculuk için ekstra çalışıyorum ve odaklanıyorum. Sorumluluk ve eskiden çok önemsememenin pişmanlığı var. Bundan sonra farklı olacağını biliyorum.

- Sizin için yeni bir dönem başladı yani...

Aslında evet, kariyerim benim için yeni başladı. Kıbrıs’ta ‘Masal’ı çektim, bitti ve bir hafta sonra ‘Obsesyon’ başladı. O bitti, ertesi gün dizi seti başladı. Normalde olsa birinci filmi çektikten sonra 3-4 ay yatmak isterdim. Ama şimdi bir film daha geldi, diziyle birlikte araya sıkıştırabilir miyim diye programa bakıyorum. İşkolik oldum.

Haberin Devamı

- Bu süreçte bir de rahatsızlık yaşadınız. Zor oldu mu sizin için?

Küçük bir vertigo tedavisi gördüm. Aşırı zorlandım. Bir şekilde çıkardım sahneleri ama anda kalamıyordum.

- 30’larla birlikte nasıl bir Ekin var artık?

Daha mantıklı, sağlam adımlarla ilerliyorum. Düşünmeden hareket eden, anı yaşayan bir insandım. Şimdi daha programlıyım. Hayatıma dikkat ediyorum. Erkekler biraz geç olgunlaşıyor gerçekten, geçen seneye kadar çocuktum diyebilirim. Sorumluluklarımın farkında değildim. Bir gün uyandım ve “Ben ne yapıyorum?” dedim. Hemen dövmeciye koşup, o günün tarihini dudağımın içine yazdırdım, 23 Nisan 2021. Bu tarih dönüm noktam oldu. Arada unutmamak için bakıyorum.

Kariyerim benim için yeni başladı

‘Daha önce denemediğim rolleri istiyorum’

- ‘Obsesyon’ çekimleri nasıl geçti?

Harika. Biraz yüksek tempolu ama çok keyifli ve eğlenceli. Yapımcılar Ensar Sevim ve Nilay İslamoğlu çok sevdiklerim ki, Eray Altay yönetmenimiz aynı zamanda senaristimiz... Onun sayesinde bu işteyim, senaryoyu yazdı ve “Bu sensin” dedi. Aynı zamanda rol arkadaşlarım eskiden de tanıdığım ve sevdiğim isimler; Sarpcan Köroğlu, Ege Kökenli ve Burcu Karakaya. Herkesin bu kadar iyi iletişimde olması, harika bir set süresi geçirmemize yardımcı oldu.

Haberin Devamı

- Televizyona yeni projeniz olacak mı?

‘Hayaller ve Hayatlar’ adlı dijital bir projeye başladım. Televizyon olur mu bilmiyorum ama istiyorum tabii...

- Dijital platformu tercih etmenizin sebebi neydi?

Daha özgür tabii, senaryo, canlandıracağım karakter olarak... Çalışma şartları da daha rahat.

- Ekranda nasıl bir karakteri canlandırmak istersiniz?

Net bir şey yok aklımda. Ama artık yavaş yavaş farklı, alışılmışın dışında, daha önce denemediğim karakterler canlandırmak istiyorum.