‘iLGi ÇEKiCi OLMAK iSTiYORUZ’

Newman, “Biz tuhaf insanlar değiliz. Müzik ve sanat zevkimiz var. Yapıp beğendiğimiz şeyi, insanların da beğeneceğine inanıyoruz” diyor

1977’de kurulan İngiliz post-punk efsanesi Wire, çarşamba akşamı İstanbul Babylon sahnesine çıkacak. Bu özel gecede Wire’dan önce kitleyi havaya sokacak Rashit,
CADDE için Wire kurucusu Colin Newman’la röportaj yaptı.

Wire benim için hep öncü bir grup oldu. Diskografinize baktığımızda punk, post punk, elektronik, alternatif ve deneysel müziğe doğru evriminizi görüyoruz. Ki bu, her grubun yapmaya cesaret edemeyeceği bir şey. Sizce albümlerinizdeki bu çeşitliliğin nedeni sürekli kendinizi baştan yaratmanız mı?
Tabii ki. Değişim unsurunu başlatıyor. Yaptığımız şeyleri değiştiriyoruz çünkü sıkılıyoruz. İlgi çekici olmak istiyoruz. Ve kendimize ilgi çekici geliyorsa diğer insanlara da ilgi çekici gelmeli diye düşünüyoruz, öyle umut ediyoruz. Çünkü biz tuhaf insanlar değiliz, müzik ve sanatta bir zevkimiz var. Bu yüzden yapıp beğendiğimiz bir şeyin insanlar tarafından da beğenileceğine inanıyoruz. Gidişatımız bu yönde oluyor genelde.

1977’den önce punk müzik daha oluşmamıştı, siz neler dinliyordunuz? Hangi gruplar ve müzisyenler size ilham verdi?
Açıkçası punk rock’la ilgili çok şey bilmem. Ben aklınıza gelen her türlü müziği dinlerim. Steely Dan’den tutun Genesis’e, ilginç olan her türlü müziği dinlerim. Hiç beğenmediğim bir sürü müzik de var aynı zamanda.

Wire devrimci müzikal yaklaşımıyla bir çok müzik grubunu etkiledi. Mesela, Minor Threat de “Pink Flag” albümünüzdeki “1 2 X U” şarkısını coverladı. Sizce hardcore punk müziği “Pink Flag” albümünüzdeki kısa ve hızlı şarkılardan mı ilham aldı?
Evet, bu öyle olduğunun bir kanıtı. “Pink Flag” albümünün Amerika’da büyük bir plak şirketinden çıkmasının bunu çok etkilediğini düşünüyorum. O zamanlar İngiltere’deki müzisyenler Amerika’daki büyük plak şirketleriyle anlaşma yapamıyorlardı. Yaptıkları müzik İngiltere’de mevcuttu ama Amerika’da değildi. Bu yüzden, bizim Amerika’daki geniş kitlelere ulaşabilmemiz insanları daha çok etkilememizi sağladı.

1991’deki “The First Letter” albümünüzden sonra “Send” albümüne kadar Wire olarak hiç albüm yayınlamadınız. Ama sonrasında “Object 47”, “Red Barked Tree” ve “Change Becomes Us” gibi beklenmedik albümler çıkardınız. Bu albümleri yaratmak için grubunuzla sürekli birlikte olmanız gerekmiş olmalı. Stüdyoda ne kadar zaman geçiriyorsunuz?
Grubun stüdyoda çok fazla zaman geçirmesine gerek olmuyor genelde. Ben daha çok zaman geçiriyorum, prodüksiyon kısmında özellikle. Altı ay kadar süren prodüksiyonlar. Ama bu albümler birbirinden çok farklı ve farklı düşüncelerden geliyorlar. Evet 90’larda Wire diye bir grup yoktu, hatta insanlar Wire’ın bir daha ortaya çıkmayacağını düşündüler ancak, 2000 yılında tekrar başlamaya hazırdık.

Şarkılarınızı prova yaparken mi yoksa kaydederken mi bitirmeyi tercih ediyorsunuz?
Önce Graham sözleri yazıyor, ben de müziğini yapıyorum çalışmanın en iyi yolu bu bence.

Herkesin merak ettiği soru, İstanbul’a geldiğinizde kariyerinizin ilk dönemlerinden parçalar seslendirecek misiniz?
Eminim ilk dönemlerimize ait bazı parçaları seslendireceğiz Türkiye’de, tabii.

Peki bize biraz ipucu verebilir misiniz?
Bunu size söylemeyeceğiz

Wire 30 Ekim Çarşamba - 21:30 - 40TL-30TL
Tür: Post-Punk / New Wave / Punk
Nereden: Londra
Kısaca: Colin Newman’ın başını çektiği Wire, özellikle 1970’lerin sonuna doğru İngiltere’de başlayan punk akımın öncü isimlerinden oldu. Punk’a dışarıdan bakarken kendini yenileyerek bir adım ötede tutmayı başaran Wire, ilk albümleri “Pink Flag”den itibaren punk’tan post-punk’a evrilen tarzlarıyla ve avantgard duruşlarıyla müzik tarihinde önemli bir noktaya sahip.
Dinlemeden Gelmeyin: Ex Lion Tamer, In Vivo, Ahead
Benzerleri: Magazine, Gang of Four, The Fall
Kaçırmayın çünkü: Sonic Youth, R.E.M , Manic Street Preachers, New Order ve pek çok kült gruba ilham veren Wire, türünün son temsilcilerindendir.
Warm Up & After Party @ Babylon Lounge: Gulsah Guray (RadyoEksen)
21.15: Rashit
22.15: Wire