27.06.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
Sercan Kısmet
Ramazan Bayramı için buluştuğumuz Başak Sayan’la bayram geleneklerini, ikiz bebeklerini ve eşi Murat Vardal’la evliliğini konuştuk.
Anne olarak geçirdiğiniz ilk bayram, neler hissediyorsunuz?
Bayram gibi birçok ilkleri yaşıyorum. Bebeklerden sonra ilk doğum günüm ve Anneler Günü’nü de yaşadım. İkizlerin de benim çocukluğumdaki bayramları görmesini diliyorum. Bugüne kadarki hayatım tamamen bitti ve yeni bir sayfa açıldı. Hiç bilmediğim bir yola girdim. Her gün yeni bir şeyler öğreniyorum. İnanılmaz bir duygu yaşıyorum.
Sizin için bayramlar ne ifade ediyor?
20 yıldır onlardan uzak yaşıyorum. Bayramda bütün herkes bir araya gelip, yemekler yenip çocuklar için eğlenceler organize ediliyor. Keyifli zamanlar geçiriyoruz.
Çocukken yaşadığınız bir bayram anınız var mı?
Bayram öncesinde, önünde beyaz önlüğü olan kabarık kırmızı bir elbise alınmıştı. O gece gözüme uyku hiç girmemişti. Uyuyamadığım o geceyi hâlâ hatırlıyorum.
Kapı kapı dolaşıp şeker toplar mıydınız?
Utangaç çocuktum. Sadece tanıdığımız komşuların kapılarını çalardım.
Bayram gelenekleriniz neler?
Eski bayramların tadı kalmadı. Şimdi bayram olduğu zaman akıllara tatil geliyor. Ailemi mutlaka ziyaret ederim. Komşu ziyaretleri de yaparız. Bir araya gelip yemekler yiyip, gelenekleri unutturmamaya çalışıyoruz.
Anne olduktan sonra hayatınızda neler değişti?
İnsan bencil bir varlıktır. Her zaman kendisini düşünür. İkizler dünyaya gelene kadar dünya benim etrafımda dönüyordu.
Şimdi ise her saniye çocuklarımı düşünüyorum. Annelerin, “Anne olduktan sonra anlarsın” sözünü şimdi anladım. Bebeklerden sonra ikinci hayatım başladı. Eskiden uykusuz yapamazdım ama şu an uykusuz kalabiliyorum ve hiç şikayetim yok. Çocuklarımın her anını görmek istediğim için sosyal hayatımı geride bıraktım.
Birini sevince aklınız diğerinde kalıyor mu?
İkiz annesi olmak, bitmeyen bir suçluluk duygusudur. Birini kucağıma aldığım zaman, diğeri için üzülüyorum.
Erken doğduklarından dolayı ilk zamanlar süt sağıyordum. Biri az içince vicdan azabı duyuyordum.
‘Sadece aşk beklemek yanlış’
Ekrana ara verdiniz. Yeni sezon için yeni proje var mı?
Şu an ikizler çok küçükler, daha erken. Set saatleri uzun, bu kadar süre onlardan ayrı kalamam. Doğumdan önce, “İki ay geçsin gelen projeleri değerlendireceğim” diyordum ama şimdi öyle bir düşüncem yok.
Bu dönemde televizyon programı ve reklam kampanyaları gibi projeler olabilir.
Eşiniz Murat Vardal size yardım ediyor mu?
Yükümü hafifletmek için elinden ne geliyorsa yapıyor. Çocukların gazlarını çıkartıp, ağlama krizlerini geçiriyor. Ama Murat’la tanıştığım ilk gün iyi bir baba olacağını biliyordum.
İkizlerden sonra evliliğinizde değişen bir şey oldu mu?
Aranızdaki bağ daha çok kuvvetleniyor. İkizlerden biri Murat’a benzediği için, ‘Sen benim oğluma ne kadar benziyorsun’ diye espri yapıyorum. Bebekler sizi daha çok yakınlaştırıyor. Çocuk yapmayı sürekli erteliyordum. Ama bu korku boşunaymış.
Milan ve Ares yabancı isimler. Neden böyle tercih ettiniz?
Hayal ettiğim isimlerdi. Mitolojiyi çok severim. Yunan mitolojisinde Ares, savaş tanrısı demektir. Milan ise Slavca, ‘canım’ demektir. Bir de Milan Kundera’yı çok seviyorum. Herkesin bildiği isimleri koymak istemedim.
‘Bir kızım olsa fena olmaz’
Zor bir hamilelik süreci geçirdiniz. O dönem neler hissettiniz?
Hamilelikten önce gebelik zehirlenmesi yaşadım. Komşumuzla yaşadığımız kavgadan sonra erken doğum süreci başladı. Hepsi üst üste geldi. Başıma ne geliyorsa mutlaka sebebi vardır diye düşünüyorum. Bazı şeyleri kontrol edemiyorsunuz, Allah’a sığınıyorum.
Yeniden anne olmayı düşünüyor musunuz?
Geçen hafta Murat’a, ‘Bir tane daha yaparım’ demiştim. Bir tane kız olsa fena olmaz.
Erkek çocukların anneye düşkün olduğu söylenir. Murat Bey bu konu hakkında ne düşünüyor?
Düşünsenize, evde size aşık iki erkek olacak. Bende kraliçe gibi dolaşacağım. Ama Murat çok iyi bir baba hatta, “Bana daha düşkün olacak” diyor. Milan, ağladığı zaman bir tek
Murat’ın söylediği şarkıyla susuyor.