ASLOLAN HİKAYE ANLATMAK

Yerli film çokluğu içinde, seyirciye hediye gibi gelen bir film ‘İftarlık Gazoz’. Anlattığı hikaye, gülmecesi ve dramıyla özlediğim türde bir yapım. Bir Yüksel Aksu filmi. Evet, ‘Dondurmam Gaymak’tan izler var; önce yerli dondurma, sonra yerli gazozun derdine düşmüş görünse de aslolan onun iyi bir hikaye anlatıcısı olması. Yüksel Aksu,yine Ege’de geçen bir hikayeye götürüyor bizi çünkü kendi anlatımıyla ‘memleketinde film çekmek daha konforlu’.

‘İftarlık Gazoz’da bizim kuşağın çocukluğundaki Ramazan ritüelleri, kasaba insanının halleri, biraz şive, biraz mahalle gülmecesi derken hepsi tastamam. Üstelik bu kez başrolde bir star, Cem Yılmaz var. Yılmaz’a yine olağanüstü bir keşif, pırıl pırıl bir çocuk oyuncu Berat Efe Parlar eşlik ediyor. Usta - çırak, bu ikili birlikte yıldızlaşıyor.

Hikaye yine organik gıdanın endüstriyel gıdaya karşı mücadelesi gibi düşünülse de bana göre bize dayatılan kalıplara karşı bir duruş da var. Hırçın ve öfkeli bir karşı duruş değil, tam aksine biraz naif, biraz nostaljik bir hatırlatma.

Küçücük bir çocuğun Allah inancı ve oruçla sınavı bir yandan, gencecik bir adamın devrim ve ideolojiyle sınavı diğer yandan. Ama elbette dünyayı kurtarmıyoruz, sonuçta bir hikaye anlatıyoruz. Beyaz perdeye yansıyan haliyle de gülmekle ağlamak arasındaki ince sınırda izliyoruz.

Seyirci olarak derdim, iyi bir film seyretmek. Ve kendi adıma ‘İftarlık Gazoz’u son dönemde seyrettiğim az sayıdaki iyi filmler listesine aldım bile.

Dilerim ‘İftarlık Gazoz’, Yüksel Aksu - Cem Yılmaz işbirliğinin hakkı, seyirciyle karşılığını bulur Aksu da gerçek anlamda gıda üçlemesini tamamlamak üzere bir sonraki filmine, büyük ihtimalle, bisküvi filmine doğru yol alır.

ROMANTiK KOMEDi TAMAMDIR

Bu hafta seyrettiğim filmler açısından şanslıyım. Romantik komedi türünde üretim artarken, iyi örneklerden biri de bugün vizyona giren ‘Her şey Aşktan’. Özcan Deniz, yapım ortağı ve konuk oyuncu olduğu halde geride duruyor, filmi yazan ve yöneten Andaç Haznedaroğlu; başrol oyuncuları Şükrü Özyıldız, Hande Doğandemir, Mithat Can Özer ön planda yer alıyor. Artık Türkiye’de de romantik komedinin tüm gerekleri hakkıyla yerine getiriliyor. Genç ve yakışıklı esas oğlanlarla genç ve güzel esas kızlar filmin lokomotifi olurken; mekandan dekor ve kostüme kadar ince detaylarla renkli görseller parıldıyor.

Geriye kalan fark yaratmaksa, Haznedaroğlu’nun birkaç özgün dokunuşu yeterli oluyor. Bu kez kentli ve modern çağın aşk hikayelerinden birini anlatarak, yeni neslin daha gerçek ve samimi bulacağı bir üslup yaratıyor. Yerli yerinde kullanılmış film müzikleri de cümbüşü tamamlıyor. O zaman ‘Herş ey Aşktan’ın da gişesi bol olsun.