İstanbul’dan kilometrelerce uzakta, Gaudi, Miro, Dali ve Picasso gibi sanat tarihinin özgün ve sıra dışı isimlerinin memleketinde Türkiye’den bir sanatçı gövde gösterisi yapıyor. Dünyanın en prestijli sanat galerilerinden New York merkezli Marlborough Gallery’nin ilk ve tek Türk sanatçısı ressam Ahmet Güneştekin, Malborough Barcelona’da yeni sergisiyle izleyenleriyle buluşuyor.
Üstelik bu, Batı’yla ilk buluşması da değil. Daha önce 55’inci Venedik Bienali, ardından 56’ncı Venedik Bienali ile eşzamanlı sergileri dolayısıyla Avrupalı sanat çevreleri onu zaten tanıyor. Bir başka deyişle Güneştekin’in uluslararası yolculuğu Barcelona ile devam ediyor.
Kimlik değil sanat
Serginin küratörü Daniel - Giralt Miracle, İspanya’nın yaşayan en önemli sanat eleştirmeni ve Gaudi sergilerinin küratörü. Ahmet Güneştekin sergisinin küratörlüğü teklif edildiğinde hiç tereddütsüz kabul etmiş.
Güneştekin’in Batman’dan başlayan hayat hikayesi, etnik kimliği ve köklerinin sanatında ifade bulduğunu görmüş, hatta Katalanlar ile Kürtler’in ortak yanları olduğunu düşünmesi de kararında etkili olmuş.
Yine de, Güneştekin’e göre, uluslararası sanat platformlarında, düşündüğümüzün aksine, coğrafi, etnik ve kültürel ayrım yapılmıyor. Bir noktadan sonra, kimlikle ilgilenilmiyor.
Batıdaki sanatseveri, önce sanatçının eseri ve sanatın kendisi heyecanladırıyor.
Özgün olmanın önemi
Çağdaş sanatın dünyada giderek daha popüler olması bir etken elbette. Yanı sıra yapılan işin, yaratılan eserin sunumu, tanıtımı da olmazsa olmaz. Ve Ahmet Güneştekin’in bu konudaki becerisi göz ardı edilemez. Ancak onun da kabul ettiği bir gerçek var ki; “Ne kadar parlatırsanız parlatın, eğer yaptığınız iş yarattığınız eser özgün değilse bir kıvılcım gibi parlar ama sonra sönersiniz.”
Nihayetinde, aslolan tamamen sana ait olanla evrensele ulaşabilmek.
Bana göre Güneştekin’in bir sırrı daha var: O üstten bakmıyor, kibirli durmuyor, eserleriyle ilgilenen her kesimden izleyiciye aynı samimiyetle davranıyor ve dost biriktiriyor. Bunu da yine kendi üslubunca anlatıyor ve diyor ki;
“Ağabey de, ‘abla’ de, belki bir gün lazım olur.”
Barcelona’ya yolunuz düşerse, Ahmet Güneştekin’in Marlborough Gallery’deki sergisine uğramayı ihmal etmeyin. ‘Kökenin Yetisi’ başlıklı sergi 12 Aralık’a kadar görülebilir.