Röportajında "1970'te 'Sinema Yüz Güzeli' seçildim, 15-16 yaşındaydım. Önce fotoromanlarda yer aldım. O zaman Kadir İnanır'la aynı kuyruğa girer, maaşımızı alırdık. İlk filmim Ayhan Işık'laydı. 23 yaşında sinemayı bıraktım, sinema bitmişti" diyen Okay, "Fizik okumayı çok isterdim ama olmadı. Ama kızım Eda beş dil biliyor. Sorbonne mezunu, yüksek lisans yaptı. Güzel Sanatlar okudu. Ben de yapamadıklarımı ona yaptırdım galiba." açıklamasında bulunmuştu.
Okay, geçimini sağlamak için erotik film çektiğini de anlattı: “Keşke Bilge Olgaç da erotik filmi çekseydi de, ölmeseydi. Çünkü, zavallı Bilge, kaloriferli evde oturamıyordu. Sobalı evde çıkan bir yangında yaşamını kaybetti. İşte bunu hiç hazmedemiyorum. Kısacası, bazı şeyleri kaloriferli evlerde oturmak ve minik konforlar için yapmak zorundaydık.”
O yıllarda 70-80 filmde oynayan güzel yıldız çok büyük paralar kazanmadığını, bir ev bile alamadığını bir röportajında belirtmişti. Fakat yapımcılar onun ismiyle filmleri tekrar tekrar satıp büyük paralar kazanmışlardı.
Arzu Okay, Posta gazetesine verdiği röportajda, “Karanlıkta hayranlık duyulan bir kadındım ama gerçek hayatta eşleri olmamı asla istemeyecekleri biriydim. Belki ben de kendimi anlatmadım. Kimse Arzu'yu merak etmedi ki.” sözlerini söyledi. Gerçekten de erkekleri, güzelliğiyle korkutan bir kadındı. Onunla beraber olabilecek cesaret birçoklarında yoktu." demişti.