Ferhan İstanbullu

Ferhan İstanbullu

ferhanist@gmail.com

Tüm Yazıları

Şehir, yılbaşı rehavetini pek hızlı attı! Sokaklarda yürürken dahi bir etkinliğin parçası olacağınız 13 Ocak haftasına hoşgeldiniz

Türk tasarımcıların zamanıdır!

Moda haftasına çeyrek kala konuyla ilgili her mecradan Türk tasarımcılarla ilgili projelerin sesleri geliyor. Dikkatimi çeken; daha doğrusu benim dışımda dünyanın en önemli moda yayıncılarının da dikkatini çeken bir ismin bu hafta yapacağı konuşma... Markasını kuralı henüz 4 yıl olan Aslı Filinta, koleksiyonlarını Hong Kong’tan Dubai’ye, Kuveyt’ten Japonya’ya ulaştırmayı başarmış bir isim. Türk tasarımcılar arasında bizde de en rağbet gören, yıldızı parlak olan isimlerin arasında... Bugün bir tasarımcının Opening Ceremony, Takashiyama gibi evrensel şöhreti olan mağazalarda ürünlerinin satılması öyle kolay değil... Comme Des Garços gibi ‘modanın en yüksek hali’ne ulaşmış bir markayla işbirliği yapabilmek de... İşte Aslı Filinta, az zamanda çok başarı sığdırdığı tasarımcılık hikayesini bu çarşamba; 16 Ocak’ta
ESMOD’DA anlatacak. Eminim konuya ilgisi olanların bu söyleşinden kendine çıkaracağı ciddi dersler, tüyolar da olacaktır. www.esmodistanbul.com

Haberin Devamı

Ümit Ünal rötuşuyla...

Ümit Ünal’ın yaratıcılığı esas şöhret kazandığı moda tasarımının sınırlarıyla yetinmeyen, tasarımcının ‘özgün’ olanı merak etmesiyle başlayıp heyecan verici başka işlere de imza atmasını sağlayan bir motivasyon, benim gözümde. Şimdi, Yudum Zeytinyağı için bir şişe tasarlamış. Kendisinin arkeoloji eğitimi, arkaik dönemden bu yana cam ve şişe formuna bağlı kalan insanlığın hikayesi; hepsi bu zarif ve yalın tasarımla bir araya gelmiş. Masaya şişesiyle çıkarabileceğiniz bir şıklığı olmuş. İncecik ağızlık formatıyla, beyaz mat seramik dokusuyla, üzerindeki zeytin yeşili yazılarıyla yemek keyfini daha da artıracağını düşündüğüm şişeler, limitli sayıda üretilmiş.

Fransız lüksü, şahane projelerle kutlanıyor!

Hafta sonu Çağdaş Ertuna’nın yazısında okudunuz...
75 Fransız lüks markasının oluşturduğu Comite Colbert, her yıl farklı bir ülkede yaptığı Colbert Festivali için bu yıl İstanbul’u seçti. Şehrimiz de Fransız lüks markalarının eksikliğini hiç çekmiyor. Bu hafta yolu Nişantaşı ve İstinye Park’a düşecek olanlar, markaların festival için düşündüğü incelikli fikirlere kesin bayılacak. Mesela masa ve ev koleksiyonlarına bayıldığımız Christofle’ın ‘modernlik’ temasını tasarımcı Alper Böler’le bir olup yorumlaması çok hoşuma gitti. Böler’in Fransız-Türk buluşmasını yansıtan çok yönlü enstelasyonu, bu festival için tasarlanmış bir teleidoskoptan yola çıkıyor. Yansıyanlarsa, Christofle ürünlerinin sonsuzla çarpılan ışıltısı...

Haberin Devamı

Nihayet!

Yurt dışı seyahatlerinde özellikle peşine düşüp aldığım Clarks’ın şahane Desert Boot’ları artık memleket genelindeki mağazalarında da var. Clarks Ailesi’nden birinin Mısır’daki savaşta askerlerin kösele ayakkabılarının paramparça olmasıyla geliştirdiği bir tasarım bu. Mısırlıların giydiği çöl ayakkabılarından yola çıkıp bugünkü halini almış. İlk hazır tabanlı ayakkabı olarak tanınan Desert Boot’lar, 60’lı yıllarda hippilerin de favorisiymiş. Yeni koleksiyonda desenlisinden tüvidine türlü varyasyonu yapmışlar; lakin benim gönlüm hala tabalardan, kahverengi olanlardan yana. Yakın gelecek için içi muflonlu bir modeli de gözüme kestirdim. 188 yıllık tarihi olan bu mitin modellerini ve mağazalarını www.clarks.com.tr’de bulabilirsiniz.