Ferhan İstanbullu

Ferhan İstanbullu

ferhanist@gmail.com

Tüm Yazıları

Lady Gaga iki yıl boyunca konserlerinin, kliplerinin yanında MTV Müzik Ödülleri’nde, Grammy ödül töreninde, Amerika’nın ünlü şovları Today ve Saturday Night Live’da, hatta Miss Universe güzellik yarışmasında boy göstermiş. Vanity Fair’den Elle’e, Cosmopolitan’a, New York dergisine kadar iddialı yayınların kapaklarında görünmüş. Şarkıcının aylardır devam eden turnesi de taa Nisan 2011’de bitecekmiş. Paparazzilerin her dakika peşinden koşması, neredeyse her gününü görüntülemesi de cabası... Kısaca aşırı dozda Lady Gaga’ya maruz kalma durumumuz sözkonusu...
Onun şarkıları pop türüne özel ‘sabun köpüğü’ klişesinin en iyi örneklerinden. Popüler müziklerin çaldığı neredeyse her yerin ‘play list’inde varlar. Üstüne bir de remiksleri de dönüp duruyor. ‘Poker Face’, ‘Paparazzi’, ‘Alejandro’, ‘Telephone’ gibi şarkılar dillere takılmış olsa da, şarkıcıya bu denli çok haber malzemesi olmuş birine göre hayli az ürettiği eleştirisi getiriliyor.

Haberin Devamı
Lady Gaga tatile çıksın
Müzik basınının ilk günden itibaren büyük destek verdiği isim olan Lady Gaga’ya aynı ‘dostların’ şimdi de farklı bir tavsiyesi var: “Bir dur, Gaga...” diyorlar.
Ne Beyonce ne Christina Aguilera; Madonna’nın tek varisinin Lady Gaga olduğunu belirten tecrübeli müzik yazarlarının işaret ettiği örnek hiç sürpriz değil: Her yeni albüm öncesi izini kaybettirip yepyeni bir konseptle ortaya çıkmayı başaran Madonna... Gerçi Lady Gaga da ‘vur-kaç’ metoduna yabancı değil. Ama o bunu sık sık acayip demeçler vererek ve kendini her seferinde farklı bir mahluğa dönüştürerek yapıyor.
Müzik endüstrisinin guruları kendini sürekli yeniden keşfediyor olmanın, beyzbol maçlarında, havaalanlarında acayip kıyafetlerle boy göstermenin de bir süre sonra yetmeyeceğinde ısrarcı. O yüzden hepimizin eğlenerek izlediği Lady Gaga’ya bir mola almasını, kendisine bir süreliğine de olsa unutturmasını tavsiye ediyorlar.
Klipleriyle tam 13 farklı MTV Video Müzik Ödülü’ne aday gösterilmeyi başarmış Lady Gaga’nın böyle bir molanın ardından dönüşünün muhteşem olacağına, kimsenin şüphesi yok.

Unutmadan...
* Cafe Nero’da oldukça uzağında oturmama rağmen bir kadının spor hocasıyla yüksek sesli sohbetinin tamamına maruz kaldım! İnsanlar özel hayatlarını başkalarının duyacağı biçimde anlatmakla ilgili nasıl da rahatlar! Bunun üzerine dedikodu dergilerinin çok satıyor olmasını eleştir eleştirebilirsen!
* Geç saate kadar oturup sahur etmekle bunun için sabahın o saatinde kalkıp bir yere gitmek arasında fark var! Emirgan’da yeni açılan muhallebici Örge, sahur için özel bir mönü yapmış. Uyanık kalınan bir gecenin sonunda değil, özel olarak kalkıp gidilen bu sahur mönüsünü denemek istiyorum.
* Geçtiğimiz Pazar Sabah’ta Şirin Ediger tekne tatilini keşfedenlerden sıkıldığından bahsetmiş. Hak vermemek elde değil! Herkes kendini Sadun Bora zanneder oldu; altını bir karıştırınca aslında çoğunun tekne yolculuğunun kendisinden değil, bir koyda sabit durmaktan hoşlandığını keşfediyorsunuz. Bunun deniz kenarında sakin bir tesiste kalmaktan farkı ne?
* Aynı röportajda bir de mankenlerin hamileyken nasıl da kilo ‘almadıklarına’ dair çıkan sayfa sayfa yazıları eleştiriyordu Ediger... Ben de mankenlerin bu konuda ipin ucunu kaçırdığını düşünenlerdenim. Son olarak Gisele Bündchen de eksik kalmamış, emzirmenin zorunlu olması gerektiğine dair fikir beyan etmiş. Hamilelik haberlerinin modası yetmedi, şimdi emzirmenin erdemi katıldı paketin içine. Mecburen izlemedeyiz!

Haberin Devamı

Bu aralar ne moda?
Moda tasarımcısı Özlem Kaya yanıtladı.
* Birkenstock sandaletler. Zamansız olduğunu düşünüyorum.
* Zadig & Voltaire tişörtler.
* Alman tasarımcı Damir Doma’nın koleksiyonu.
* Ümit Benan’ın pantolonları. Atelier 55’te bulabilirsiniz.
* Ray-Ban’in subway desenli gözlükleri.
* Toywatch saatler.