Ferhan İstanbullu

Ferhan İstanbullu

ferhanist@gmail.com

Tüm Yazıları

İstanbullu’nun yaz rehberi



- En mutluluk verici gelişme, okulların kapanmasıyla birlikte trafikte görülen rahatlama. Bizi üç ay sürecek bir saadet bekliyor! Ramazanda iftar öncesi keşmekeşi saymazsak tabii...
- Bu hafta sonu hava kapalı, bunu saymayın... Lakin yolu hafta sonları Ada’ya düşecek olanların sabah en erken vapuru, dönüş için de ilk akşamüstü vapurunu tercih etmesi gerekecek. Aksi takdirde kalabalık, gürültülü, tahammülsüz bir yolculuğun sizi beklediğini bilin.
- Kışın kaçırdığınız filmleri klima serinliğinde, boş salonlarda izlemek mümkün olacak. ‘Sinema yazarlarının seçtikleri’ gibi türlü seçkiler, yıllardır her yaz yapılıyor. Beyoğlu’nda akşamüstü güzel bir film izleyip üzerine açık havada bir şeyler içmek, her zaman keyifli bir programdır.
- Her yaz aynı şey: İstanbul’da hafta arası cayır cayır olan hava, hafta sonu geldiğinde bulutlu, güneşin bir görünüp bir kaybolduğu formata dönüşür. Bu da özellikle deniz-havuz programı yapıp muhakkak bronzlaşmak isteyenleri canından bezdirir. Yine de yılmayın!
a) Hafta sonunu su kenarında geçirdiğinizde kendinizi her halükarda tatilde gibi hissedeceksiniz. b) Kendini ucundan kenarından gösteren güneş de yakıcıdır, hiç yanmıyor değilsiniz!
- Yaz trafiği çoğunlukla konser mekanları yüzünden olacak. Biletix’te minik bir araştırma yaparken yüzüm güldü! Küçükçiftlik Parkı’ndan Enka Açıkhava Tiyatrosu’na, Sabancı Müzesi içindeki The Seed performans merkezine dek, bu yaz bir dolu konser var! Ajda Pekkan-Serdar Ortaç’lı True Blue’yu, Ozzy Osbourne’lu Kuruçeşme Arena’yı saymıyorum bile... Hepsi iyi hoş, yalnız bu destinasyonlara feci bir trafiğin ardından ulaşabileceğinizi unutmamanız lazım. En iyi çözüm, taksiyle ya da arabayla yakın bir yere ulaşıp devamını yaya getirmek.
-Kilyos’u sadece denize girmek için tercih etmeyin. O yol üzerinde şahane kahvaltı veren lokantalar, nefis köfteciler var. Yine evden çıkış saatimize dikkat ediyoruz: Sabah mesele değil de, akşamüstüne kalmak, gerçekten azap verici olabilir. Siz yine beni dinleyin, hırs yapmadan plajdan erken ayrılın. ‘Bacaklarım yanmadı’ diyerek bir saat daha kalmanın bedelini trafikte acı çekerek ödersiniz.
- Doğası gereği erkenci biri olduğumdan sabah erken kalkma konusunda kolaylıkla
ahkam kesebiliyorum. Herkesin öyle olmadığını, alemci ruhların yatağa sabaha karşı girdiğini de biliyorum. Şu kadarını söyleyeyim, şehir hiçbir zaman sabah erken saatlerdeki kadar sakin ve güzel olmuyor! Tatil günü bile olsa gerekirse zorla kalkın, güne erken başlayın! Başka bir İstanbul’la karşılaşacaksınız. Tecrübeyle sabit!
- Şu hep hayranlıkla bahsettiğim Karşı (Anadolu) yakalıların park keyfini bir kez muhakkak deneyin. Neymiş? İçecekler, plastik bardaklar elinizde, yanında biraz sandviç, kuruyemiş, istikamet beğendiğiniz bir park olsun!
- Havanın feci boğucu olduğu bir gün yine İstanbul kazan ben kepçe dolaşıyordum. Nihayet Kanyon’a vardığımda buranın İstanbul’un en serin köşelerinden biri olduğunu hatırladım. Sizin de aklınızda bulunsun.