Ferhan İstanbullu

Ferhan İstanbullu

ferhanist@gmail.com

Tüm Yazıları

Geçen hafta bu köşede “Hâlâ ergen bir kız gibi makyaj yapıyorum” diye ağladım durdum. Derdime çare, makyaj gurusu Terry Barber’dan geldi

DESTEK, ‘PiR’iNDEN GELDi

Terry Barber, M.A.C. kozmetik markasının ‘artistry director’ı... Marka, klasik markaların ağır-oturaklı duruşuna alternatif bir yerde. Simsiyah ambalajları, birlikte çalıştığı süper-ünlü isimler ve tüm yıl AIDS’i desteklemeyi misyon edinmesiyle moda takipçilerinin hep radarında. Ben de hazır M.A.C.’in kıdem olarak padişah seviyesindeki makyözünü bulmuşum; birkaç soruyu araya sıkıştırmadan edemedim.
“Adettendir” deyip önce bu kışın makyaj trendlerini, “Favorim” dediği ürünleri sordum. (Sonbahar makyaj modası da neymiş deyip dudak bükenler için: Vitrinleri, podyumları zarif, 40’lı yılları andırı silüetler basmışken makyaja da aynı ince ayarı yapmak gerek. Bir gece önceden kalma göz kaleminin cool durduğu tarzınız, artık hayli demode kalabilir!) Terry, her şeyden önce eye-liner modasının daha da yürüyüp gideceğini söylüyor. Kuyruğunu da biraz uzun tutmak gerekiyormuş. 50’ler makyajının modern versiyonu gibi düşünün... Doğal görünen ciltler yerine mermer gibi görünen bir doku yaratmamız lazımmış. Bir de ‘highlight’ denen ürünler var. Bugüne dek makyaj sanatçıları hariç kimsenin bu ürünlerin ne işe yaradığını anladığını zannetmem! İşte bu kış ‘highlighter’ ne demekmiş onu da öğrenmemiz gerekecek. Elmacık kemikleri mi dersiniz, kaşınızın altı mı... O mermer ifade için şart bu ürünler... Gelelim dudaklara. Geçen hafta da yazdım, içine turuncu karışmış kırmızı tonu çok çok moda. Ben yine de Terry’ye “Koleksiyondan tek bir makyaj ürünü seç” diye bastırıyorum. “Metal X göz farı” diyor, başka bir şey demiyor. Bu ürünleri sadece göze değil dudaklara bile uyguluyormuş.

Haberin Devamı

Çalışan kadının makyaj çantası
Bu yazıları böyle mırıl mırıl okumak kolay. Peki, sabah evden 15 dakika içinde çıkması gereken anne/iş kadını, makyaj modasını hangi ara takip edecek? Kestirme sorumun cevabı da kestirme oluyor. Terry, önce kolay sürülür bir eye-liner almamızı öğütlüyor. Bir de cildi pürüzsüz gösterecek; fondöten-pudradan farklı, baz ürünler keşfetmemizi öneriyor. M.A.C.’in bu uğurda yarattığı Prep+Prime serisi var. Bu formülü benim gibi ciddi uyku sorunu çeken ve sabahları ‘insana dönebilmek için’ çaba harcayan kadınlara öneriyor. Bir de son zamanlarda duyduğum her makyaj önerisinde fondöteni bile fırçayla uygulamak gerektiğinden bahsediliyor. Hatta eye-liner’ı da ayrı fıçayla sürmenin hem daha kolay olduğu hem de daha kusursuz göründüğü anlatılıyor. Meraklısına, M.A.C’in 209 no’lu fırçasından hanımlar pek memnun.

Haberin Devamı

Hep aynı surat!
Kozmetik ürünlerin cazibesine kapılıyorum, sonra aynaya baktığımda hangi ‘son moda’ ürünü kullanırsam kullanayım, makyajımın aynı olduğunu ruhum sıkılarak fark ediyorum. “Makyaj rutinimi nasıl değiştirebilirim?” diye soruyorum Terry’ye. “Makyaj yaparken hep aynı sırayı tekip etme!” diyor. “Mesela gözüne bir şey sürmeden önce kırmızı rujunu sür; belki de sadece kırmızı dudakların yeterli olduğunu düşüneceksin.” Verdiği formül, şık giyinmenin de temel şartı olan ‘eklemek yerine çıkarmak’...
Genç görünmenin sırrı, yüze kalıp gibi yapışan fondöten sürmemekten geçiyor. Biraz evvel bahsettiğim, o ‘sihirli’ baz ürünlerine dönüyor konu yine. Bu ürünler hem ciltteki lekelenmelere iyi geliyormuş, hem gözenekleri sıkıştırıyormuş. Üzerine sadece şeftali ya da pembe tonu allık sürmek yeterliymiş.

Haberin Devamı

Amy mi Tilda mı?
Terry, Tilda Swinton’ın erkeklik ve kadınlık kavramlarıyla oynadığı tarzını çok beğendiğini anlatıyor. “Onun güzelliğinin bir ruhu var. Herkesin zevkine hitap etmeyebilir ama ben gerçek güzelliğin bir yandan fikir ayrılığı da yarattığını düşünürüm” diyor. Amy Winehouse’un kariyerinin başlangıcında Terry Barber’la çalışmışlığı var. “Amy, 50’lerin eye-liner sürme tarzını aldı, kusurlu ve tamamen kendine özgü bir hale getirdi. Makyajıyla kendi imzasını yaratmış bir sanatçıydı. Artık kusurlu güzellik kavramı diye bir şey söz konusu ve Amy de kesinlikle bu anlayışı başlatan, temsil eden isimdi” diyor...